BAŞVURU HARCI YATIRMADAN İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDİLMESİ HALİNDE HARCIN TAMAMLAMASI İÇİN USULÜNCE İHTARAT YAPILMALI VE SÜRE VERİLMELİDİR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


05 Eki
2022

Yazdır

T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2022/1582
KARAR NO    : 2022/5882

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ              :
KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR
                                      KURULU
TARİHİ                        : 22/10/2020
NUMARASI                : 2020/3 - 2020/3

I. BAŞVURU

5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un “Başkanlar kurulunun görevleri” başlıklı 35 inci maddesinin birinci fıkrasının üçüncü bendi;

“Re'sen veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk veya ceza dairesinin ya da Cumhuriyet başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi Kanununa göre istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların, benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesini istemek,” hükmünü,   

Aynı maddenin birinci fıkrasının beşinci bendi ise;

“(3) numaralı bende göre yapılacak istemler, ceza davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, hukuk davalarında ise ilgili hukuk dairesine iletilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı uyuşmazlık bulunduğuna kanaat getirmesi durumunda ilgili ceza dairesinden bir karar verilmesini talep eder. Uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak dairece bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.” hükmünü içermektedir.

Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 28/12/2020 tarihli başvurusunda; “Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2020/1330 E. 2020/1365 K. sayılı kararıyla aynı konuya ilişkin 6. Hukuk Dairesinin 2020/1990 E. 2020/1299 K. sayılı kararları arasında, harcı yatırılmadan talep edilen ihtiyati tedbir istemleri ile ilgili olarak harcı tamamlatmak üzere muhatabına süre verilmesi veya harç noksanlığı nedeniyle istemin usulden reddedilmesi hususunda uyuşmazlık bulunduğu” gerekçesi ve “Yargılama başında ve devamı sırasında harcın az ya da hiç yatırılmamış olduğu halde mevcut harç yatırılmadıkça, tamamlanmadıkça geçici hukuki koruma talebinin incelenemeyeceği, bu durumda mahkemece harcın tamamlanması için talepte bulunan tarafa süre verilmesi, süresi içinde harç yatırılmaz ise ilgili talebin değerlendirilmemesi, harç eksikliği tamamlanır ise yargılamaya devam edilerek geçici hukuki koruma noktasında inceleme yapılması gerektiği” yönündeki görüşüyle, yukarıda açıklanan kanun hükümleri gereğince uyuşmazlığın giderilmesi talep edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIĞA KONU KARARLAR

1- Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 22/10/2020 tarihli ve 2020/1330 E. 2020/1365 K. sayılı kararı:

Konya 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/180 Esas sayılı dosyasında; kamulaştırma bedelinin tespiti ve tahsili istemiyle açılan davada, davalı vekilinin 12/08/2020 tarihli dilekçesiyle davacılara ait taşınmazın başkasına devir ve temlikinin önlenmesi için tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği, mahkemece taşınmazın devrinin davalı şirket yönünden bir hak kaybı meydana getirmeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddedilmesi yönünde verilen ara kararına karşı davalı şirketin yapmış olduğu istinaf başvurusu, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 22/10/2020 tarihli kararıyla; ihtiyati tedbir talep eden davalı vekilinin başvuru harcını yatırmadığı, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30 ve 32 nci maddeleri uyarınca harç ödenmedikçe ihtiyati tedbir talebine ve yargılamanın sürdürülmesine olanak bulunmadığı, bu nedenle davalı şirket vekiline başvuru harcını yatırması için uygun bir süre verilmesi, süresi içinde harç yatırılmamasının sonuçlarının ihtar edilmesi, harç eksikliği tamamlanır ise ihtiyati tedbir konusunda karar verilmesi gerektiğinden bahisle, ilk derece mahkemesince verilen ara kararının kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.

2- Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 22/10/2020 tarihli ve 2020/1990 E. 2020/1299 K. sayılı kararı:

Yunak Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/81 Esas sayılı dosyasında; davacı şirket, elektrik abonesi iken tüketimden kaynaklanan borçlarını ödememesi nedeniyle aboneliği iptal edilen dava dışı Hali İbrahim’in taşınmazını muvazaalı olarak davalı Fatma’ya devrettiğini, akabinde davalı Fatma’nın taşınmaz ile ilgili olarak yaptığı elektrik aboneliği başvurusunun yasal zorunluluk nedeniyle kabul edildiğini ileri sürerek; abonelik sözleşmesinin iptali ile davalının aboneliğinin tedbiren durdurulmasını talep etmiş, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin ancak dava konusu olayla ilgili olarak ve yaklaşık ispat koşulunu taşıdığı takdirde verilebileceği, abonelik işleminin geçici olarak durdurulması isteminin idari işlem niteliğinde olduğu gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddi yönünde verilen ara kararına karşı davacı şirketin yapmış olduğu istinaf başvurusu, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 22/102020 tarihli kararıyla; davacı tarafından ihtiyati tedbir karar ve ilam harcını yatırılmadığı halde ilk derece mahkemesinin bu hususu göz ardı ederek talebi esastan inceleyip karar verdiği, talebin incelenmesinin Harçlar Kanunu’nun 2 ve 27 nci maddeleri gereğince talep tarihinde geçerli olan maktu karar ve ilam harcının yatırılmasına bağlı olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen ara kararı kaldırılarak, yeniden davacı şirketin ihtiyati tedbire yönelik talebinin usulden reddine karar verilmiştir.

III. UYUŞMAZLIK

Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin yukarıda açıklanan kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlık; davanın açılması sırasında veya dava sırasında harcı yatırılmadan talep edilen ihtiyati tedbir talebi ile ilgili olarak harcı tamamlatmak üzere talepte bulunana süre verilmesi ve harcın ikmal edilmesi halinde ihtiyati tedbir talebinin incelenmesi mi yoksa harç noksanlığı nedeniyle talebin usulden reddedilmesi mi gerektiği noktasında toplanmaktadır.

IV. GEREKÇE:

Harçlar konusunda genel düzenleme içeren, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun gerekçesinde harcın tanımı “fertlerin özel menfaatlerine ilişkin olarak, kamu kurumları ve hizmetlerinden yararlanmaları karşılığında yaptıkları ödemelerdir” biçiminde yapılmıştır.

Bir hizmetin harç konusu olabilmesi için; kişinin bir kamu kuruluşundan yararlanması, kişilere kamu eliyle özel bir çıkar sağlanması ve kamu idaresinin kişinin bir işiyle uğraşması gerekir (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 07/12/1964 tarihli ve 1964/3 E. 1964/5 K. sayılı kararı).

Bir kamu hizmetinden dolayı harç alınabilmesi, bu hizmetin kanunla belirlenmesine ve bu hususla ilgili harç alınmasına ilişkin düzenlemelerin de kanunda yer almasına bağlıdır.

Nitekim 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın (Anayasa) 73 üncü maddesinin üçüncü bendi “Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.” hükmünü içermektedir.

Bahsi geçen Anayasa hükmünün vergi, resim ve harç gibi parasal yükümlülüklerin veya bunlardan bağışıklığın, kapsam ve içeriğinin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek biçimde ve açıkça gösterilmesi amacına yönelik bulunduğu bellidir.

O hâlde, harca ilişkin bir kanun hükmünün yorumu ve uygulanmasında, bu ilke ve amaç gözden uzak tutulmamalıdır. Aksi hâlde, kişi ve kurumların yasal dayanağı olmayan bir yükümlülük altına alınmaları veya Devletin önemli bir gelir kaynağından yoksun bırakılması gibi, kanun koyucunun amacına aykırı ve sakıncalı sonuçların doğmasına yol açılmış olur.

Açıklanan kanunilik ilkesi doğrultusunda, Harçlar Kanunu'nun 1 inci maddesinde, bu Kanuna göre alınacak harçlar arasında, diğer harçlar yanında yargı harçları da bulunmaktadır. Aynı Kanun’un 2 nci maddesinde ise, yargı işlemlerinden bu Kanuna bağlı (1) sayılı Tarifede yazılı olanların yargı harçlarına tâbi olduğu vurgulanmıştır.

Yargı harçları; mahkeme harçları, icra ve iflas harçları, ticaret sicili harçları ve diğer harçlar olarak dört başlık altında toplanmıştır. Mahkemelerde ödenecek harçlar ise başvurma harcı, celse harcı, karar ve ilam harcı, temyiz, istinaf ve itiraz harçları ile keşif harcıdır.

Harcın kimden alınacağı konusu, Harçlar Kanunu'nun “Mükellef” başlığını taşıyan 11. maddesinde düzenlenmiş; bu madde ile genel olarak yargı harçlarının, davayı açan veya harca konu olan işlemin yapılmasını isteyen kişilerce ödenmesi yükümlülüğü getirilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389 vd. maddeleri uyarınca, esas hakkındaki hükme kadar taraflar açısından davanın uzamasından kaynaklanan sakıncaları gidermeyi ve geçici hukuki koruma sağlamayı amaçlayan ihtiyati tedbir talepleri, Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı Tarife uyarınca başvurma harcına tabidir.

Harçlar Kanunu’nun 32 nci maddesinde; yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe mütaakıp işlemler yapılamayacağı belirtildiğine göre, başvurma harcı ilgilisince ödenmedikçe ihtiyati tedbir talebinin incelenmesi olanağından söz edilemez. Buna göre mahkemece yapılacak iş; ihtiyati tedbir talep edene başvuru harcını tamamlaması için usulünce ihtarat yapılarak süre verilmesi, bu sürede harç tamamlanırsa ihtiyati tedbir talebinin esasının incelenmesi olmalıdır.

 Bu açıklamalara göre, davanın açılması sırasında veya dava sırasında, Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olan başvuru harcı yatırılmadan ihtiyati tedbir talep edilmesi halinde, ihtiyati tedbir talep edene başvuru harcını tamamlaması için usulünce ihtarat yapılarak süre verilmesi, bu sürede harç tamamlanırsa ihtiyati tedbir talebinin esasının incelenmesi gerektiğinden, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin, başvuru harcı yatırılmadan talep edilen ihtiyati tedbirin usulden reddine dair kararı, usul ve kanuna uygun değildir.

Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2020/1330 E. 2020/1365 K. sayılı kararıyla aynı konuya ilişkin 6. Hukuk Dairesinin 2020/1990 E. 2020/1299 K. sayılı kesin kararları arasındaki görüş ve uygulama uyuşmazlığının bu şekilde giderilmesi gerekmiştir.

V. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın açılması sırasında veya dava sırasında, Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olan başvuru harcı yatırılmadan ihtiyati tedbir talep edilmesi halinde, ihtiyati tedbir talep edene başvuru harcını tamamlaması için usulünce ihtarat yapılarak süre verilmesi, bu sürede harç tamamlanırsa ihtiyati tedbir talebinin esasının incelenmesi gerektiğine, başvuru harcı yatırılmayan ihtiyati tedbir talebinin usulden reddine reddine dair Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının usul ve kanuna uygun bulunmadığına, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2020/1330 E. 2020/1365 K. sayılı ve 6. Hukuk Dairesinin 2020/1990 E. 2020/1299 K. sayılı kesin kararları arasındaki görüş ve uygulama uyuşmazlıklarının bu şekilde giderilmesine,

Karardan bir suretin tüm Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlıklarına iletilmek üzere Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreterliğine gönderilmesine,

5235 sayılı Kanun’un 35 inci maddesinin birinci fıkrasının üçüncü bendi uyarınca, kesin olarak 16/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan            Üye               Üye            Üye                 Üye
M. DUMAN       H. KANIK     E. ATEŞ     Ö. KERKEZ     İ. ULUKUL