DAVADAN SONRA MEYDANA GELEN İÇTİHAT DEĞİŞİKLİĞİ TAKDİR EDİLECEK VEKALET ÜCRETİNİ ETKİLEMEZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


23 Şub
2019

Yazdır

TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2016/4718
KARAR NO    : 2018/8518

Y A R G I T A Y   İ L A M I

MAHKEMESİ          : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                    : 19/01/2016
NUMARASI             : 2013/291 - 2016/19
DAVACI                   : H.A. vekili Avukat G.A.
DAVALI                   : S.S.K. vekili Avukat G.A.

Davacı Hacer A. vekili Avukat G.A. tarafından, davalı Suay Seda K. aleyhine 29/03/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 19/01/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 

Dava, kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından lehlerine vekalet ücreti takdir edilmemesine ilişkin olarak temyiz edilmiştir.

Karar gününde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/3. maddesi gereğince manevi tazminat davalarının tümden reddedildiği durumlarda avukatlık ücreti, Tarife’nin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre belirlenir.

Mahkemece; davacı Hacer Acun'un 5.000,00 TL lik manevi tazminat isteminin reddedildiği gözetilerek, davalı yararına yukarıda açıklanan Tarife uyarınca maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı lehine olarak "Davadan sonra meydana gelen içtihat değişikliği sebebiyle davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına," şeklinde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi uyarınca temyiz hükümleri bakımından halen yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK’nun 438/7 maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle hüküm fıkrasının avukatlık ücreti takdirine ilişkin yazılı "Davadan sonra meydana gelen içtihat değişikliği sebebiyle davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına," bendinin çıkarılarak yerine "Davalı yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," rakam ve sözcük dizisinin yazılmasına kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan                    Üye                    Üye                    Üye                   Üye
S.Demircioğlu         N.Taş                 S.Arslan            Y.Yılmaz           S.Küçük

 

AYNI YÖNDE KARAR:

T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2018/4445 
KARAR NO    : 2018/10685

Y A R G I T A Y   İ L A M I

MAHKEMESİ          : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                    : 08/10/2015
NUMARASI             : 2014/374 - 2015/320
DAVACI                   : E.Y. vekili avukat E.Y.
DAVALI                   : A. Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili avukat R.A.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, maliki bulunduğu binayı Kuzey Ankara Kentsel Dönüşüm Projesi Kanunu ve buna bağlı yönetmelik ve belediye meclis kararına dayanarak davalıya devrettiğini, 2..4 analiz numaralı kıymet taktir komisyonu raporunda bina, müştemilat ve ağaç bedelinin 14.132,78 TL olarak belirlenmesine rağmen davalının tüm yapı bedelini değil sadece enkaz bedelini ödediğini, oysa tüm yapı bedelinin ödenmesi gerektiğini ileri sürerek bakiye 11.317,00 TL’nin tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, sözleşme ve yönetmelik hükümleri birlikte değerlendirildiğinde mülkiyeti belirleyici belge olmadan edinilen yerde enkaz bedeli dışında dışında yapı bedelinin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.

Dava Kuzey-Ankara kentsel dönüşüm projesi kapsamında yapılan sözleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen dava tarihinden sonra meydana gelen içtihad değişikliği yapıldığı gerekçesiyle red edilen kısım üzerinden kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Bilindiği gibi içtihat değişikliği bir mevzuat değişikliği değildir. Dolayısıyla içtihadın değişmiş olması başlangıçta davacının dava açmakta haklı olduğunu göstermez. O halde mahkemece, red edilen kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HMUK'un 438/7. maddesi gereğidir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının hükmün 3. fıkrasının vekalet ücretine ilişkin kısmının çıkartılarak yerine “...Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT 13. maddesi gereğince 1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

BAŞKAN             ÜYE               ÜYE            ÜYE            ÜYE
A.S.Erkuş            H.Dündar       A.Çolak       Ş.Bozer      A.Arslan

BİLGİ : Bu konunun irdelendiği çalışma için bkz. TUTUMLU, Mehmet Akif, Dava Açıldıktan Sonra Gerçekleşen Kanun Veya İçtihat Değişikliğinin Yargılama Giderlerinden Sorumluluğa Etkisi, Terazi Hukuk Dergisi, C: 13, Y: 2018, S: 145, s. 196-201.