HUMK DÖNEMİNDE AÇILMIŞ KISMİ DAVA TAMAMEN ISLAH YOLUYLA TAM EDA DAVASINA DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİNİR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


04 May
2017

Yazdır

T.C.
YARGITAY
22. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2015/14932
KARAR NO    : 2017/280

Y A R G I T A Y   İ L A M I

DAVA  TÜRÜ         : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi N. Özdamar Karakülah tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y     K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.

1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 

2- Somut uyuşmazlıkta, dava, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlükte olduğu bir tarihte, kısmi dava olarak açılmıştır. Dava dilekçesinde, 250,00 TL fazla çalışma ücreti, 250,00 TL hafta tatili ücreti ile 50,00 TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti talep edilmiştir. Yargılamanın devam ettiği bir safhada sunulan, 27.11.2013 havale tarihli dilekçeyle ise, davanın belirsiz alacak davası türünde açılmış olduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107/2. maddesi uyarınca, fazla çalışma ücreti alacağı bakımından talep edilen değerin artırıldığı beyan edilmiş ve fazla çalışma ücreti alacağı bakımından toplam talep sonucu 5.164,77 TL’ye yükseltilmiştir. 01.12.2014 havale tarihli dilekçeyle ise, davanın tamamen ıslah edilerek tam alacak davasına dönüştürüldüğü belirtilmiş, 01.12.2014 havale tarihli yeni dava dilekçesi sunulmuş ve bu dava dilekçesinde, 1.770,24 TL fazla çalışma ücreti, 250,00 TL hafta tatili ücreti, 50,00 TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı talep edilmiştir.

Davanın, 1086 sayılı Kanun’un yürürlükte olduğu bir tarihte açılmış kısmi dava olduğunun sabit olması karşısında, 27.11.2013 havale tarihli dilekçede ifade edilen, esasen davanın belirsiz alacak davası türünde açılmış olduğu yönündeki beyanın bir geçerliliği yoktur. Çünkü, 1086 sayılı Kanun’da belirsiz alacak davasına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Kısmi davada talep edilen değerin ıslah yoluyla yükseltilmesi mümkündür. Ancak, kısmi davada, 6100 sayılı Kanun’un 107/2. maddesinin uygulanması imkanı yoktur. Bu halde, davacı vekilinin sunduğu, 27.11.2013 havale tarihli dilekçedeki, miktar artırımı hukuken geçersizdir. Ne var ki, davacı vekili, 01.12.2014 havale tarihli dilekçede, davasını tamamen ıslah ederek tam eda davasına dönüştürdüğünü beyan etmiş ve aynı tarihli yeni dava dilekçesini sunmuştur. Bu usul işlemi kanuna uygundur. Böylece, davacının netice olarak dava talepleri, 1.770,24 TL fazla çalışma ücreti, 250,00 TL hafta tatili ücreti, 50,00 TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti şeklinde belirlenmiştir.

Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, fazla çalışma ücreti alacağının 3.794,65 TL tutarında hüküm altına alınması suretiyle, talep miktarı aşılmış olup, bu yön 6100 sayılı Kanun’un 26. maddesine aykırıdır. Davacının fazla çalışma ücreti alacağı bakımından toplam talep sonucunun, 1.770,24 TL olduğu kabul edilerek, taleple bağlı kalınmalıdır. Diğer taraftan, ıslaha karşı zamanaşımı savunmasının değerlendirilmesinde de, 01.12.2014 tarihinde ıslahın gerçekleştiği nazara alınmalıdır.

Ayrıca, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, toplu iş sözleşmesi hükmüne göre fazla çalışma ücretinin yüzde yetmişbeş zamlı hesaplandığı belirtilmiş ise de, dosya içeriğinde hesaplamaya konu dönemde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmeleri bulunmadığından, bu husus denetlenememektedir. Hesaplamaya konu dönemde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmeleri dosyaya getirtilerek, fazla çalışmanın yüzde yetmişbeş zamlı ödenmesi gerekliliğine ilişkin bir hüküm bulunup bulunmadığı belirlenmelidir.

Fazla çalışma ücreti alacağında temerrüdün gerçekleşip gerçekleşmediği bakımından ise, yine hesaplamaya konu dönemdeki toplu iş sözleşmeleri incelenerek, fazla çalışma ücreti için açık bir ödeme tarihini öngören hüküm bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve neticeye göre, faiz başlangıç tarihi noktasındaki talep değerlendirilmelidir.

Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan                 Üye                            Üye                      Üye                    Üye
S.GÖKTAŞ           B.AZİZAĞAOĞLU      H.AYDINLI           A.S.ULAŞ          Ş.KIRMAZ

BİLGİ : Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 07.07.2020 tarih ve 173 sayılı kararı ile aynı uyuşmazlıkların temyiz incelemesini yapmakla görevli 22. Hukuk Dairesi kapatılarak 22. Hukuk Dairesi'nin işlerinin tamamı, 9. Hukuk Dairesi'ne gönderilmiştir. Bu değişiklik sonrası Yargıtay 9. Hukuk Dairesi İÇTİHAT FARKLILIKLARININ GÖRÜŞÜLMESİ yönünde bir toplantı yapmıştır. 2020 yılının Eylül ayında yeni içtihatlar açıklanmıştır. Buna göre, ıslah yoluyla davanın türü değiştirilemez. Örneğin, belirsiz alacak davası, kısmî davaya veya kısmî dava, belirsiz alacak davasına dönüştürülemez.

 

DEĞİŞİKLİK SONRASI KARAR:

T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2016/20701
KARAR NO    : 2020/8136

TÜRK MİLLETİ ADINA

Y A R G I T A Y   İ L A M I

DAVA  TÜRÜ         : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi D. Duran tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y     K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili; davacının davalılar A. Güvenlik Hizmetleri A.Ş. ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinde alt-üst işveren ilişkisi içerisinde 01.03.2006-30.09.2009 tarihleri arası güvenlik elemanı olarak çalıştığı, son ücretinin aylık brüt 1.632,67 TL olduğu, iş akdinin 30.09.2009 günü işveren tarafından haksız şekilde feshedildiği, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediği belirtilerek Kıdem Tazminatı, İhbar Tazminatı, Fazla Mesai ücreti alacaklarının davalılardan tahsilini dava ve talep edilmiştir. 

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı A. Güvenlik Hizm.A.Ş. vekili; davalı Şirket ile diğer davalı İstanbul Büyükşehir Belediyesi arasında yapılan sözleşmenin konusunun işçi temini olması dolayısıyla asıl ve tek işverenin İstanbul Büyükşehir Belediyesi olduğu, A. Güvenlik A.Ş.’ye husumet yöneltilemeyeceği, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığı, davacının belirli süreli sözleşme ile çalıştığı, sözleşme süresi dolmadan 30.09.2009 günü istifa ederek işten ayrıldığı, aylık maaşının bordrolarda gözüken tutarda olduğu, davacının davlı Şirkette sürekli çalışmasının söz konusu olmadığı, işyerinde üç vardiya sistemi ile çalışıldığı için fazla çalışma olmadığı, kabul anlamına gelmemek üzere varsa fazla mesai çalışmalarından sorumluluğunun diğer davalı İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait olduğu savunularak davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.

Davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili, İstanbul Büyükşehir Belediyesine husumet yöneltilemeyeceği, Belediyenin asıl işveren değil ihale makamı konumunda olduğu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile yüklenici firmalar arasında 4857 sayılı İş Yasasının 2.maddesi anlamında alt-üst işveren ilişkisi bulunmadığı, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığı savunularak haksız davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, dosya kapsamına ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.

Gerekçe:

1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2- Davacı dava dilekçesinde 5.500,00 TL Kıdem Tazminatı, 2.400,00TL İhbar Tazminatı ve 100,00 TL Fazla mesai ücreti talep etmiş davasını kısmi dava olarak açmıştır. Davacı yargılama sırasında mahkemeye verdiği “talep artırım talebi hakkında” konulu ıslah dilekçesi ile taleplerini arttırmıştır.

Mahkemece fazla mesai alacağı yönünden davanın belirsiz alacak davası şeklinde açıldığı kabulü ile karar verilmiştir. 

Öncelikle ıslah ile dava türü değiştirilemez ve Mahkemece ıslaha ancak arttırım yapılan alacak kalemleri açısından değer verilebilir. 

Mahkemece kısmi dava olarak açılan davanın türünün bu şekilde değiştirilmesi hatalıdır. Davacı ıslah ile talep miktarını arttırdıktan sonra davalı A. Güvenlik Hizmetleri A.Ş. vekilince ıslaha karşı zamanaşımı def'i ileri sürülmüştür.

Mahkemece yapılacak iş fazla mesai alacağı yönünden davalı A. Güvenlik Hizmetleri A.Ş. vekili tarafından ıslaha karşı zamanaşımı def'i değerlendirilen 25.02.2016 tarihli ek rapora itibarla bir inceleme yapmak, faiz başlangıcını da dava ve ıslah tarihlerine göre ayrım yapılarak sonuca gitmekten ibarettir. 

SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 16.09.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.

Başkan                   Üye                        Üye                           Üye                   Üye
Dr. S. GÖKTAŞ       N. KARABABA      B. AZİZAĞAOĞLU    Ş. KIRMAZ      Ş. ÇİL