İCRA MÜDÜRLÜĞÜNCE BORÇLU HAKKINDA SADECE SORGULAMA YAPILMASI ZAMANAŞIMINI KESMEZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


23 Mar
2017

Yazdır

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO      : 2014/23579 
KARAR NO    : 2014/24946 

 T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ          :
Biga İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                    : 25/06/2014
NUMARASI             : 2014/30 - 2014/44
DAVACILAR            : Borçlular : T. Teknik Mal.Tic.San.Şti, C.A.
DAVALI                   : Alacaklı   : D.D. Mob.San.Tic.A.Ş

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Emin Bilseloğlu tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; borçlular 31.03.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurularında zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek icranın geri bırakılmasını talep etmişler, mahkemece istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür. 

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 154. maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve 6102 sayılı TTK.nun 778/1-h maddesi gereğince bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 750. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. Yine 6102 sayılı TTK.nun 778/1-h maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 751. maddesi gereğince zamanaşımı kesilince son işlem tarihinden itibaren, müddeti aynı olan yeni bir zamanaşımı işlemeye başlar ve zamanaşımını kesen işlem hangi borçlu hakkında gerçekleşmiş ise ona karşı hüküm ifade eder. Ayrıca, alacaklı tarafından yapılan takibin devamını sağlayıcı nitelikte her takip işlemi ile de zamanaşımı kesilir ve yeni bir süre işlemeye başlar.

İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı vekili tarafından 04.06.2008 tarihinde borçlular hakkında haciz talebinde bulunulduğu, 05.04.2011 tarihinde borçlular adına kayıtlı araçların sorgulamasının talep edildiği ve 10.03.2014 tarihinde yenileme talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Alacaklı vekilinin 04.06.2008 tarihli haciz talebi, 05.04.2011 tarihli borçlular adına kayıtlı araçların icra dairesince sorgulanması talebi ve 10.03.2014 tarihli yenileme işlemi, takibin devamını sağlamaya yönelik olup, anılan işlemler talep tarihleri itibariyle zamanaşımını kesen işlemlerdir. Bu durumda takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak takibin (3) yıldan fazla işlemsiz bırakılmadığı ve dolayısıyla borçlular hakkında zamanaşımının gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. 

O halde mahkemece icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan                  Üye                    Üye                  Üye                      Üye
E. UZUNER           Y. Z. AKSOY       M. USLU          A. DOĞAN          A. TUNCAL

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
BİGA
İCRA HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO    : 2014/129 Esas
KARAR NO  : 2015/5

TALEP                        : İcranın Geri Bırakılması 
TALEP TARİHİ           : 22/12/2014
KARAR TARİHİ          : 04/02/2015
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ            :
05/02/2015

Mahkememizde görülmekte olan takip sonrası zamanaşımı nedenine dayalı icranın geri bırakılmasına ilişkin talebin açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

TALEP EDEN: Talep edenler vekilince, 31.03.2014 tarihinde verdiği talep dilekçesinde, Biga İcra Müdürlüğü'nün borçlu hakkında yürütülen 2007/15.2 Esas sayılı icra takip dosyasının yenilendiği 2014/8.2 esas sayı numarasını aldığını, yenileme emrinin borçluya 26.03.2014 tarihinde tebliğ edildiği; takip dosyasına konu 02.11.2006 tanzim 03.11.2006 vade tarihli 100,000.00 TL bedelli bono ile alakalı taraflarınca Biga Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan menfi tespit davası açıdığı, anılan mahkemenin 2008/203 E. ve 2014/198 K. Sayılı kararı ile kötü niyet tazminatı dahil davayı kazandıkları belirtilmiş, ayrıca yukarıda zikredilen bononun zamanaşımına uğradığını bu nedenle icranın geri bırakılmasını, masraf ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

KARŞI TARAF:

Karşı taraf alacaklı vekilince 24.04.2014 tarihinde verilmiş olan cevap dilekçesinde, borçlu Can A.'nın konutunda haciz ve muhafaza işlemi yapıldığı, talep eden Can A.'nın eşi Ülker A. tarafından istihkak davası açıldığı ve mahkeme kararının temyiz edilmekle henüz kesinleşmediği, istihkak davası nedeniyle İİK. Md 97/8 gereği satış sürelerinin işlemeyeceği, dolayısıyla zamanaşımı süresinin de işlemeyeceği, davacının açmış olduğu menfi tespit davasının müvekkil şirketçe temyiz edildiği ve bu dava ile ilgisiz olduğu savunmasında bulunulmuş ve yerinde olmayan şikayetin reddi ile mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin talep edenlerden tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Mahkememizce borçlu adına varsa kayıtlı araçların sadece sorgulanması talebinin cebri icranın ilerlemesini sağlamaktan öte, daha çok ileride haciz konulabileceği ihtimaline karşın, icra takip işlemine yardımcı bir işlem olarak görülmesinin daha uygun olacağı, icra takip işlemi olmadığı kanaatine varılan 05.04.2011 tarihli talep göz ardı edildiğinde; 04.06.2008 tarihli haciz ve satış talebinden, 18.03.2014 tarihli yenileme talebine kadar hiçbir icra takip işlemi yapılmadığından, bonoya ilişkin (3) yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiş; karar karşı taraf vekilince temyiz olunmakla Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 27/10/2014 gün ve 2014/23579 E. 2014/24946 K. sayılı kararında "Alacaklı vekili tarafından 04.06.2008 tarihinde borçlular hakkında haciz talebinde bulunulduğu, 05.04.2011 tarihinde borçlular adına kayıtlı araçların sorgulamasının talep edildiği ve 10.03.2014 tarihinde yenileme talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Alacaklı vekilinin 04.06.2008 tarihli haciz talebi, 05.04.2011 tarihli borçlular adına kayıtlı araçların icra dairesince sorgulanması talebi ve 10.03.2014 tarihli yenileme işlemi, takibin devamını sağlamaya yönelik olup, anılan işlemler talep tarihleri itibariyle zamanaşımını kesen işlemlerdir. Bu durumda takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak takibin (3) yıldan fazla işlemsiz bırakılmadığı ve dolayısıyla borçlular hakkında zamanaşımının gerçekleşmediği anlaşılmaktadır." gerekçesi ile mahkememize ait 2014/30 E. ve 2014/44 K. sayılı kararı bozulmakla, mahkememizin 2014/129 esas sırasına kaydedilmiştir.

Gerek mahkememizin bozmaya konu kararında gerekse Yargıtay 12. HD'nin bozma kararında uyuşmazlığın, alacaklı vekilince yapılan 05.04.2011 tarihli talebin, zamanaşımını kesen nitelikte bir işlem olup olmadığı noktasında toplandığı görülmekle; bozulan mahkememiz kararında da belirtildiği üzere, alacaklı vekilinin takip sonrasında 04/06/2008 tarihli haciz talebi ile 10.03.2014 tarihinde yapılan yenileme talebine kadar icra dosyasında takip işlemi yapılmadığı, alacaklı vekilinin 05.04.2011 tarihli talebinin ise aynen "AVG:Borçlu adına kayıtlı araçların sorgulanmasını talep ederim, dedi. Beyanı okundu. İmzası alındı. 05.04.2011" şeklinde olduğu, mahkememizce kayıtlı araçların sadece sorgulanması talebinin icra takip işlemi sayılamayacağı yönünde gerekçe oluşturduğu ve buna göre karar verildiği; öte yandan Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 26/05/2014 gün ve 2014/12067 E. 2014/14768 K. sayılı kararında konusu aynı olan  ilgili mahkeme kararını "Şikayete konu icra dosyasının incelenmesinde, zamanaşımının yeniden işlemeye başladığı 15/04/2008 tarihinden sonra 16/04/2008 tarihinde haciz talebinde bulunulduğu, ancak alacaklının 05/09/2008 tarihli talebi sadece sorgulama niteliğinde olup haciz talebi olmadığından zamanaşımını kesecek nitelikte olmadığı, dolayısıyla 16/04/2008 tarihli talep ile 20/02/2009 tarihli talep arasında altı aylık zamanaşımının dolduğu görülmektedir." şeklindeki gerekçe ile bozulduğu, yine Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 01/07/2013 gün ve 2013/15804 E. 2014/24540 K. sayılı kararında konusu aynı olan  ilgili mahkeme kararını "...Bilahare alacaklı tarafın talebi ile borçlu hakkında 05.04.2011 tarihinde SGK kayıt sorgusu yapılması takip işlemi olmadığından zamanaşımını kesmez..." şeklindeki gerekçe ile bozulduğu; tekrar belirtmek gerekirse, icra dairesinde borçlu adına yapılan haciz taleplerinin anlık işlemler olduğu, yani alacaklı taraf haciz talebinde bulunduğunda, icra memurunun POLNET veritabanından sorgulayıp, borçlu adına kayıtlı araç çıkması halinde haciz tesis ettiği, aksi halde borçlu adına kayıtlı araç bulunmadığını talep üzerinde belirttiği; şu halde sadece borçlu adına kayıtlı araçların sorgulanmasının talep edilmesinin icra takip işlemi sayılamayacağı, aksi düşünceye göre sorgulanmasının da icra takip işlemi sayılacağının kabul edilmesi halinde borçlunun SGK sorgusunun da icra takip işlemi sayılması gerekeceği, zira SGK sorgusu sonucunda borçlu sigortalı bir yerde çalışmakta ise maaşına konulmak üzere haciz talep edilebileceği, oysa bu bağlamda somut olaydaki gibi sorgulandıktan sonra sadece sorgulanma talep edildiği için alacaklı vekilinin ayrıca haciz talebinde de bulunması gerekeceği düşünülmekle sadece sorgulanma taleplerinin icra takip işlemine ancak hazırlık sayılabileceği, nihayet bozmaya konu mahkememiz kararında icra takip işleminin niteliği tartışılmak suretiyle söz konusu talebin neden icra takip işlemi sayılmayacağı gerekçelendirilmek suretiyle zamanaşımını kesmeyeceğine kanaat verilerek sonuca gidilmiş, fakat Yüksek Mahkemenin bozmaya ilişkin kararında söz konusu talebin neden icra takip işlemi sayıldığı ve icra takip işlemi sayılmak suretiyle zamanaşımının kesildiği sonucuna götüren nedenler belirtilmediğinden, mahkememizce bu hususta bozma kararına uygun karar vermek bağlamında yeterli kanaat oluşmamakla aşağıda yazılı şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:

1- Mahkememizin 25/06/2014 gün ve 2014/30 esas ve 2014/44 esas sayılı ilamında DİRENİLMESİNE,

2- Talebin KABULÜ ile, Biga İcra Müdürlüğü'nün 2014/832 esas sayılı dosyasına ilişkin olarak, zamanaşımı nedeni ile İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA,

3- Peşin harcın mahsubu ile 2.50 TL maktu karar ve ilam harcının KARŞI TARAFTAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA,

4- Talep edenler kendilerini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 500,00 TL ücreti vekaletin KARŞI TARAFTAN ALINARAK TALEP EDENLERE ÖDENMESİNE,

5- Talep edenlerin yaptığı 74,70 TL yargılama giderinin KARŞI TARAFTAN ALINARAK TALEP EDENE ÖDENMESİNE,

6- HMK'nun 333. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Yönetmeliği'nin 47/1 maddeleri uyarınca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde TALEP EDENLERE İADESİNE,

Dair; Karşı taraf vekilinin yüzüne karşı kararın tefhiminden, talep edenin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren İİK'nun geçici 7. maddesi gereği aynı kanunun 363. maddesi (değ-1965-538.140) uyarınca on (10) gün içerisinde İlgili Yargıtay Hukuk Dairesine gönderilmek üzere mahkememize yazılı dilekçe ile başvurmak sureti ile yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okundu usulen anlatıldı.04/02/2015

 

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO      : 2016/32908 
KARAR NO    : 2017/214

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ            :
Biga İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                     : 04/02/2015
NUMARASI              : 2014/129 - 2015/5
DAVACILAR             : BORÇLULAR : C.A., T. Teknik Mal.Tic. San. Şti.
DAVALI                    : ALACAKLI       : D.D. Mob. San. Tic. A.Ş

Taraflar arasındaki şikayet sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, yukarıda tarih ve numarası yazılı direnme kararına ilişkin mahkeme dosyası, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa'nın 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'na eklenen geçici 4/1. madde uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, Tetkik Hakimi Yeliz Aziz Peker tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçluların, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak zamanaşımı şikayetini ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurdukları; mahkemece, şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce; alacaklının icra müdürlüğüne yaptığı 05.04.2011 tarihli borçlu adına kayıtlı araçların sorgulanması talebinin zamanaşımını kesen işlemlerden olduğu ve zamanaşımının gerçekleşmediği gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece, salt sorgulama işlemi yapılması talebinin, ayrı bir haciz talebi bulunmadığı sürece zamanaşımını kesmeyeceğinden bahisle Dairemizin bozma kararına karşı direnildiği görülmektedir.

Somut olayda, alacaklı vekili tarafından 04.06.2008 tarihinde borçlular hakkında haciz talebinde bulunulduğu, 05.04.2011 tarihinde borçlular adına kayıtlı araçların sorgulamasının talep edildiği ve 10.03.2014 tarihinde yenileme talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Alacaklı vekilinin 04.06.2008 tarihli haciz talebi ile 10.03.2014 tarihli yenileme işlemi, takibin devamını sağlamaya yönelik olup, anılan işlemler talep tarihleri itibariyle zamanaşımını kesen işlemler ise de, 05.04.2011 tarihli borçlular adına kayıtlı araçların icra dairesince sorgulanması talebi, takip işlemi olmadığından zamanaşımını kesmez, zira alacaklı, sadece sorgu talebinde bulunmuş olup, ayrıca haciz talebinde bulunmamıştır. Bu durumda takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak takibin 04.06.2008 ile 10.03.2014 tarihleri arasında (3) yıldan fazla işlemsiz bırakıldığı ve dolayısıyla borçlular hakkında zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmaktadır. 

O halde, mahkemece şikayetin kabulüne dair verilen 25.06.2014 tarih ve 2014/30 Esas - 2014/44 Karar sayılı kararın onanması gerekirken Dairemizce, maddi hataya dayalı olarak bozulduğu anlaşılmakla, mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ : 1- Dairemizin 27.10.2014 tarih ve 2014/23579 E.- 2014/24946 K. sayılı BOZMA kararının kaldırılmasına, 

2- Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile Biga İcra Hukuk Mahkemesi'nin 25.06.2014 tarihli 2014/30 Esas- 2014/44 Karar sayılı kararının İİK'nun 366 ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan              Üye                     Üye                 Üye                     Üye
E. UZUNER        F. ALTINOK         A. TUNCAL    Dr. Ş. KELEŞ     G. HEYBET