KARAR VE İLAM HARCININ YARGILAMA SONUNDA KABUL EDİLEN DAVA DEĞERİ ÜZERİNDEN ALINMASI GEREKİR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


17 Eki
2021

Yazdır

T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2021/1487
KARAR NO    : 2021/3158

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

Taraflar arasında görülen davada;

Davacılar, mirasbırakanları Mustafa V.'ın maliki olduğu 342, 1306 parseller ile 562 ada 121 parsel sayılı taşınmazdaki 5 nolu bağımsız bölümü mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline aksi taktirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.

Davalı, mirasbırakanın eşinden boşandığını ve bakım ihtiyacının olduğunu, çocuklarının kendisine bakmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davalının uzun süre mirasbırakana baktığı, akdin yükümlülüklerini yerine getirdiği, mirasbırakanın mal kaçırma amacı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen karar, Dairece “...Somut olaya gelince; dinlenen tanıklar, davalı ile mirasbırakanın bir dönem fiilen birlikte yaşadıklarını, mirasbırakanın eski eşinden boşandıktan sonra davacı çocukları ile arasının açıldığını, kendisi ile ilgilenmediklerini söylerek davalı ile Şarköy’e gittiğini beyan etmişlerdir. Bu durumda, mirasbırakan çekişme konusu 652 ada 121 parseldeki 5 nolu bölüm için ölümüne kadar bakılmadığı iddiası ile herhangi bir dava açmadığına göre bu taşınmaz bakımından mirasbırakanın amacının kendisine baktırmak olduğu ve muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı açıktır. Ancak mirasbırakanın 5 nolu bölümün devrine esas 26.07.2010 tarihli akit ile kendisine baktırma imkanı varken malvarlığının kalanını oluşturan diğer iki taşınmazı da 02.11.2012 tarihinde yine ölünceye kadar bakma akdi ile temlik etmiş olması karşısında 342 ve 1306 parsellerin temliklerinde makul sınırın aşıldığının ve mirasbırakanın arasının iyi olmadığı anlaşılan çocuklarından mal kaçırdığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca; dava konusu 652 ada 121 parseldeki 5 nolu bölüm yönünden davanın reddine, diğer iki taşınmaz bakımından ise kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile tüm taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 342 ve 1306 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne, 5 numaralı bağımsız bölüm yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi A.Elif Arslan Kurt'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde inceleme yapılarak yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.

Hemen belirtilmelidir ki; harç, kamu düzeni ile ilgili olup, temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın re’sen gözetilmesi gereken hususlardandır.

Bilindiği üzere, karar ve ilam harcı yargılama sonunda kabul edilen dava değeri üzerinden alınmaktadır.

Ne var ki, mahkemece anılan husus göz ardı edilerek reddedilen taşınmazlar yönünden de karar ilam harcına hükmolunması doğru değil ise de, bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 5. bendinin yerinden çıkartılmasına, 6100 Sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan       Üye                            Üye               Üye              Üye
H. KAYA      Ö. KAKİLLİOĞLU     T.T. GENÇ     İ. AYSAL      F. DEMİR