SOMUT OLAYA GÖRE KOCASINI İŞİNDEN DOLAYI AŞAĞILAYAN KADIN AĞIR KUSURLUDUR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


21 Haz
2018

Yazdır

T.C.
İstanbul Anadolu
19. AİLE MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO       : 2014/842 Esas
KARAR NO    : 2015/916

DAVA                       : Boşanma
DAVA TARİHİ          : 20/10/2014
KARAR TARİHİ       : 16/12/2015

Mahkememizde görülen Boşanma davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ile davalının 1997 yılında hayatlarını birleştirdiklerini, resmi olarak 2002 yılında evlendiklerini, tarafların müşterek üç çocuklarının olduğunu, tarafların evliliğin ilk yıllarında davalının ailesi ile birlikte yaşadıklarını, müvekkilinin hem davalıdan hem de davalının babasından şiddet gördüğünü , davalının bu duruma sessiz kaldığını, farklı zamanlarda iki kez düşük yaptığını, müvekkilimin tüm bu olumsuzluklara rağmen ailesinden aldığı terbiye ve çocuklarının mutluluğu için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştığını, tarafların 2007 yılında İstanbul'a taşındıklarını, davalının müvekkiline yönelik şiddetinin devam ettiğini, bir keresinde davalının müvekkiline çaydanlık fırlattığını ve müvekkilinin belinin kesilip, dikiş atıldığını, çok büyük acılar yaşadığını, davalının aynı zamanda müşterek çocuklara da fiziksel ve psikolojik olarak bir çok kez şiddet uyguladığını, son olarak davalıya müşterek çocukların yanında fiziksel şiddet uyguladığını, çocukları ile birlikte müvekkilini evden kovduğunu, bu nedenlerle müvekkili lehine 6284 sayılı kanun uyarınca koruma tedbiri kararı verilmesini, tarafların şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesini, müvekkili yanında olan müşterek çocuklar için ayrı ayrı aylık 200-TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, kararın kesinleşmesinden sonra aynı miktarların iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesini, müvekkilinin yaşadığı elem ve ızdırabın bir nebze giderilmesi amacıyla 5.000-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 

CEVAP : Davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

TOPLANAN DELİLLER ve DEĞERLENDİRİLMESİ : Dava TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. 

Mahkememizce taraflara ait nüfus aile kayıt tablosu getirtilmiş ve incelenmesinde tarafların 29.03.2005 tarihinde evlendikleri ve bu evliliklerinden 20.06.2001 doğumlu Ali Haydar K., 05.09.2002 doğumlu Aynur K. ve 14.01.2009 doğumlu Hüseyin K. isimli müşterek üç çocuklarının olduğu anlaşılmıştır. 

Tarafların dayandığı yazılı deliller getirtilmiştir. Buna göre deliller ve olayların akışı birlikte değerlendirildiğinde boşanmaya neden olan olaylarda davalının davacıya karşı "a... koyduğumun kızı" şeklinde küfür ettiği, 03.07.2015 tarihli inceleme raporunda müşterek çocuklardan 2001 doğumlu Ali Haydar K. ile 2002 doğumlu Aynur K.'un davalının davacıya yaptığı hakaret sözel ve fiziksel şiddete şahit olduklarını belirtmeleri dikkate alındığında davalının fazla alkol alan, eşinin kapıcı olmasından rahatsızlık duyan yaşadıkları en son olayda da evi terk eden davacıya nazaran daha ağır kusurlu olduğu, davalının belirlenen bu kusurlu davranışları nedenleriyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve devamında özellikle davacı için korunmaya muhtaç bir yarar kalmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına karar vermek gerekmiştir.

Müşterek çocukların yaşları, yararları ve uzman raporunun içeriği gözetilerek velayetlerinin davacı anneye verilerek , davalı baba ile aralarında şahsi ilişki kurulmasına karar verilmiştir. 

Dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocukların her biri için taktir edilen aylık 100,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, müşterek çocukların yaşları, barınma ,eğitim ve sair giderleri ile hakkaniyet ilkesi gözetilerek aynı miktarın karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. 

Tarafların ekonomik ve sosyal durumları , paranın alım gücü, kusur oranları ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek davacının kişilik haklarının ihlali niteliğindeki kusurlu davranışlarından dolayı TMK'nun 174/2 maddesi uyarınca taktiren 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir. 

KARAR    : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- Davanın kabulü ile S. ili, Y. İlçesi, Y. Köyü/mah. Cilt 1.0 hane 14 de nüfusa kayıtlı, C. ve G.'den olma, 10.05.1981 doğumlu 4.........8 T.C Kimlik numaralı davacı SİBEL K. ( BSN:96) ile aynı hanede nüfusa kayıtlı D. ve Ç.'den olma 10.04.1973 doğumlu 4.........8 T.C Kimlik numaralı davalı İSMAİL K. (BSN:49)'in T.M.K.166/1 maddesi uyarınca BOŞANMALARINA,

2- Tarafların müşterek çocukları anne ve babayla aynı yer ve hanede nüfusa kayıtlı bulunan 20.06.2001 doğumlu Ali Haydar K., 05.09.2002 doğumlu Aynur K. ve 14.01.2009 doğumlu Hüseyin K.'ın velayetlerinin davacı anneye verilmesine;

3- Müşterek çocuklar ile babaları , arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü saat 10:00 'dan pazar günü saat 18:00 'e kadar, dini bayramların 2. ve 3. günü aynı saatler arasında, yarı yıl tatilinin ikinci haftası ve yaz aylarında bir ay (1-31 Ağustos baba yanında kalacak şekilde şahsi ilişki tesisine, masrafların baba tarafından karşılanmasına, 

4- Dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocukların her biri için taktir edilen aylık 100-TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, davalıdan alınarak davacıya verilmesine , aynı miktarın karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına fazlaya ilişkin istemin reddine,

5- TMK 174/2 maddesi uyarınca 5.000- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 

6- 27,70 TL başvuru harcı ile 27,70 TL peşin harcın davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına, 

7- Davacı tarafça yapılan 52,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, 

8- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 1.500-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; 

9- Velayet verilen ana tarafından T.M.K.'nın 353. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4. Maddesi uyarınca, kararın kesinleşmesinden itibaren 15 gün içinde varsa çocukların mal varlığını gösterir bir defter vermesine ve bu mal varlığında veya yapılan yatırımlarda önemli değişiklikleri, değişiklik tarihinden itibaren 15 gün içinde mahkememize bildirmesine

Dair, tarafların yokluğunda, taraf vekillerinin yüzlerine karşı,kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal sürede Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/12/2015

 

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi

ESAS NO:           KARAR NO:
2018/218             2018/1055

Y A R G I T A Y   İ L A M I

DAVA TÜRÜ         : Boşanma
TEMYİZ EDEN      : Davalı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere Ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Mahkemece, boşanmaya neden olan olaylarda, davalı erkeğin davacı kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve davacı kadın lehine manevi tazminata hükmedilmiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı kadının eşinin kapıcı olmasından rahatsızlık duyarak eşini aşağıladığı ve müşterek konutu terk ettiği, kadına yüklenen diğer kusurlu davranışların ispatlanamadığı, davalı erkeğin ise eşine hakaret ettiği, velayete yönelik düzenlenen sosyal inceleme raporundaki müşterek çocuk beyanlarının ise hükme esas alınamayacağı anlaşılmaktadır. O halde, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir. Eşit kusurlu eş yararına manevi tazminat (TMK m. 174/2) hükmedilemez. Somut olayda kadın yararına Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi koşulları oluşmamıştır. Bu husus nazara alınmadan kusur durumunun hatalı belirlenmesi ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.01.2018 (Salı)

Başkan                            Üye                       Üye                       Üye                   Üye
Ömer Uğur Gençcan       Sedat Demirtaş     Çetin Durak          Sevil Kartal       Erdem Şimşek