PARA ALACAĞINA HÜKMEDİLMİŞ OLMASI TAŞINMAZIN AYNINI İLGİLENDİREN MUVAZAA DAVASINI KONUSUZ BIRAKAMAZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


16 May
2022

Yazdır

TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2021/16403
KARAR NO    : 2021/4072

Y A R G I T A Y   İ L A M I

MAHKEMESİ              : Kayseri 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                        : 18/02/2020
NUMARASI                 : 2017/29 - 2020/40
(Birleşen Dava Kayseri 3. Aile Mahkemesi'nin 2010/620 Esas - 2011/360 Karar
Sayılı dosyası )
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA
DAVACI                      : N.D. vekili Av. M.H.
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA
DAVALILAR               :
1- H.D. 2- H.K. vekili Av. S.D.
                                      3- R.Ç. vekili Av. R.A.
                                      4- G.K. 5- H.A.

Taraflar arasındaki muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı Ramazan Ç. vekili, davalılar Hüseyin K. ile Hüseyin D. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili ile davalı Ramazan Ç.’ın evli olduklarını, boşanma süreci öncesinde davalı eş Ramazan Ç. tarafından müvekkilinden mal kaçırmak kastıyla muvazaalı olarak asıl ve birleşen dosyada dava konusu yapılan taşınmazların devrinin diğer davalılara tapuda satış gösterilmek suretiyle tescilinin yapıldığını belirterek tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur.

Davalılar davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davacı ve davalı Ramazan Ç. arasında görülen mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkin dava ile eldeki davada aynı taşınmazların konu edildiği, katılma alacağı davasının neticelenerek davacı lehine katılma alacağına hükmedildiği, eldeki davanın konusuz kaldığı belirtilerek asıl ve birleşen davaların konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; karar, davacı vekili, davalılar Ramazan Ç., Hüseyin K. ve Hüseyin D. vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratılanlar, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Çünkü, danışıklı olan bir hukuki işlem haksız eylem niteliğindedir. Muvazaalı muamele (danışıklı işlem) ile hakkın zarar gördüğünün benimsenebilmesi için danışıklı işlemde bulunandan bir alacağın olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı işlemin yapılması gerekir. İşlemin danışıklı olduğu kanıtlanırsa davacılar, işleme konu edilen maldan alacağını almak için yararlanabilecektir. Davacının bu davadaki amacı, alacaklarını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olduğunu ileri sürdüğü işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır.

Öte yandan medeni usul hukukunda hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için davacının bu davayı açmakta (mahkemeden hukuksal korunma istemekte) bir çıkarının bulunmasıdır. Bu çıkarın da karar verilene kadar sürmesi gerekir. TBK’nın 19. maddesine göre dava açılabilmesi için davacının kesinleşmiş bir alacağının varlığı ön koşul değildir. Ancak davacıların bu davayı açmakta hukuki yararı olması için davalıdan bir alacağının olması gereklidir.

Dava, muvazaa hukuksal sebebine dayalı tapu iptal-tescil istemine ilişkindir. Davacının alacağı Kayseri 2. Aile Mahkemesi’nin 2014/5.4 esas sayılı dosyası ile hüküm altına alınan ve mal rejimi tasfiyesi sebebiyle davacıya ödenmesi gereken meblağdır. Davacının iş bu davayı açmakta davalı Ramazan Ç.’tan alacağının bulunması sebebiyle hukuki yararının olduğu aşikar olup katılma alacağı davasından kaynaklanan alacağa hükmedilmiş olması sebebiyle eldeki davanın konusuz kaldığından bahsetmek mümkün değildir.

Şu halde mahkemece, yukarıdaki ilkeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında davacının mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağına dair hüküm tesis edildiğinden bahisle davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması doğru olmamış, eldeki davanın muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal tescil davası olması gözönüne alınarak muvazaa iddiasının esasının incelenmek suretiyle toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davacı ve davalılar Ramazan Ç., Hüseyin K. ile Hüseyin D.'ye geri verilmesine 01/07/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan            Üye                Üye              Üye             Üye
A.Ş.Sertkaya    M.Çakmak    Y.Yılmaz      S.Küçük      Ö.F.Aydıner