SADAKATSİZLİĞİN İSPATI İÇİN EŞİN VE DİĞER KİŞİNİN TELEFON VE OTEL KAYITLARININ CELBİ HAKİMİN SORUMLULUĞUNU DOĞURMAZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


27 Eyl
2021

Yazdır

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

ESAS NO      : 2017/2-3182
KARAR NO   : 2021/575

T Ü R K   M İ L L E T İ   A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                :
 Yargıtay 2. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ                          : 20/06/2017
NUMARASI                  : 2016/2 - 2017/3
DAVACI                        Ç.A. vekili Av. N.P.C.
DAVALI                        : Maliye Hazinesi vekili Av. S.G.T.
FER'İ MÜDAHİL          : N.G.

1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı Yargıtay 2. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın esastan reddine karar verilmiştir.

2. Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ

Davacı İstemi:

4. Davacı dava dilekçesinde; Bursa 3. Aile Mahkemesinin 2015/5.7 E. sayılı dosyasında Filiz Y. ile Kubilay Y. arasında görülmekte olan karşılıklı boşanma davaları nedeniyle yapılan yargılamada; kadın eş tarafından kocası ile kendisi hakkında birliktelik yaşadıkları yönündeki iddia üzerine, rızası dışında telefon ve otel kayıtlarının dosya arasına aldırıldığını, bu şekilde haberleşme hürriyeti ve özel hayatın gizliliği ilkelerinin ihlal edildiğini ileri sürerek yararına 50.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabı:

5. Davalı Hazine vekili; davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, tazminat talebine dayanak yapılan kararın yasal mevzuata uygun olarak verildiğini, herhangi bir kusur ve hata bulunmadığını, hâkimin sorumluluğuna ilişkin sebeplerin mevcut olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Özel Daire Kararı:

6. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 20.06.2017 tarihli ve 2016/2 E., 2017/3 K. sayılı karar ile;

“… Davacı tarafından, Bursa 3. Aile Mahkemesi hakimi N.G. (3.4.6)'nun, tarafları dava dışı Filiz Y. ile Kubilay Y. olan “karşılıklı boşanma” davasındaki yargılama faaliyetinden dolayı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 46'ncı maddesinde yer alan sorumluluk sebeplerine dayanılarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti Maliye Hazinesi aleyhine açılan manevi tazminat davasına ilişkin dava dilekçesi ve ekleri Bidayet Mahkemesi sıfatıyla Dairemizin yukarıda gösterilen 2016/2 esas numarasına kaydedildi. Dava dilekçesi ve ekleri incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

İstek: Davacı, dava dışı Filiz Y. ile Kubilay Y. arasında Bursa 3. Aile Mahkemesi'nin E.2015/5.7 sayılı dosyasında davalı-davacı kadının davacı-davalı erkek eş ile kendisi arasında birliktelik bulunduğu iddiası sebebiyle kendisi tarafından kullanılan telefon numarasının iletişim bilgilerinin tarafların kimlik bilgisine yer verilmeden, hukuka aykırı şekilde ilgili operatörden celbedildiğini, aynı şekilde davalı Kubilay Y. ile kendisinin herhangi bir otelde birlikte kalıp kalmadıklarının tespiti amacıyla Emniyet Genel Müdürlüğü'ne müzekkere yazıldığını ve birlikte ve ayrı ayrı kalınan otellerin kayıtlarının mahkemece celbedildiğini, bu şekilde haberleşme hürriyeti ve özel hayatın gizliliği ilkelerinin ihlal edildiğini ileri sürerek, uğradığı 50.000 TL manevi zararın tazmini talep etmiştir.

Cevap : Davalı Maliye Hazinesi vekili, süresi içinde verdiği cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, tazminat talebine dayanak yapılan kararın yasal mevzuata uygun olarak verildiğini, herhangi bir kusur ve hata bulunmadığını, hakimin sorumluluğuna ilişkin sebeplerin mevcut olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Dava, ilgili hakime yasa gereği ihbar edilmiş, hakim N.G.; yargılama faaliyetinden dolayı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 46'ncı maddesinde yer alan sorumluluk sebeplerinin bulunmadığını, tanımadığı davacı aleyhine kasıtlı olarak hukuka aykırı işlem yapmasının mümkün bulunmadığını, kadının sadakatsizlik iddiası kapsamında delillerin toplandığını ileri sürerek, davaya müdahale talebinde bulunmuştur.

Cevap dilekçesi davacıya tebliğ edilmiş, davacı vekili “cevaba cevap” dilekçesinde; zamanaşımı süresinin dolmadığını, hakimin verdiği kararların müvekkilinin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu belirtmiştir.        

Deliller : Davacı, dava dilekçesinde Bursa 3. Aile Mahkemesi'nin E.2015/5.7 sayılı dosyasını delil olarak göstermiş, ilgili dosya dosyamız arasına alınmıştır.

Yargılama faaliyetinin yürütüldüğü Bursa 3. Aile Mahkemesi'nin E.2015/5.7 sayılı dosyasının incelenmesi sonucu aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.

1- Davacı-davalı Kubilay Y. tarafından davalı-davacı kadın Filiz Y. aleyhine boşanma davası açıldığı, davalı-davacı kadın Filiz Y. tarafından ise davacı-davalı Kubilay Y. aleyhine karşı boşanma davası açıldığı, davalı-davacı kadının karşı boşanma davasında boşanma sebebi olarak diğer sebepler yanında davacı-davalı erkek eş Kubilay Y. ile eldeki davanın davacısı Çilen A. arasında ilişki olduğunun iddia edildiği ve bu vakanın ispatı bakımından Kubilay ve Çilen'in kullandıkları telefon iletişim kayıtları ile otel kayıtlarına da delil olarak dayanıldığı tespit edilmiştir.

2- Mahkemece tarafların delillerinin toplanması kapsamında Kubilay ve Çilen'in kullandıkları telefon numaralarının iletişim kayıtları ile birlikte konakladıkları otel kayıtlarının celbi amacıyla ilgili kurumlara davalı-davacı kadın vekilinin talebi doğrultusunda müzekkereler yazıldığı ve bu kapsamda davacı Çilen A.'ın kullanımında olan telefon kayıtları ile Kubilay ve Çilen'in birlikte konakladıkları otel kayıtlarının dosyaya celbedildiği, taraflar arasında görülen boşanma davasının 17.02.2017 tarihi itibariyle halen derdest olduğu anlaşılmıştır.  

İlgili Hukuk: Taraflarca getirilme ilkesi (HMK m.25)

1- Kanunda öngörülen istisnalar dışında, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz.

2- Kanunla belirtilen durumlar dışında, hâkim, kendiliğinden delil toplayamaz.

Hâkimin davayı aydınlatma ödevi (HMK m.31)

1- Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.

Hakimlerin hukuki sorumluluğunu düzenleyen Hukuk Muhakemeleri Kanununun 46'ncı maddesi hükmü söyledir.

“(1) Hakimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir.

a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması,

ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.

d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.

e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.

Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ; Davacı, ihbar edilen hakimin HMK 46/(c) maddesine aykırı davrandığını iddia etmiş ise de ihbar edilen hakimin farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verdiği ve hakkın yerine getirilmesinden kaçındığı ve bunu kasten veya ağır ihmal ile gerçekleştirdiği yukarıda açıklanan yargılama süreci dikkate alındığında davacı tarafından ispat edilememiştir.

Bu nedenle tüm dosya kapsamı dikkate alındığında 6100 sayılı HMK’nin 46/(c) ve maddelerinin şartları oluşmadığında davanın esastan reddine, 6100 sayılı HMK’nin 49 maddesi gereğince esastan reddedilen dava nedeniyle davacının takdiren 650 TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M :

1- HMK.nun 46. maddesinde belirtilen sorumluluk sebepleri bulunmadığından davanın REDDİNE,

2- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinin 3 numaralı bendi gereğince 3.000.-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,

3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,

4- Alınması gerekli 48.30 TL. başvurma harcı, 31.40 TL. karar harcı olmak üzere toplam 79.70 TL. harcın peşin alınan 854.40 TL. den mahsubu ile fazla alınan 774.70 TL. harcın hüküm kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,

5- HMK.nun 333. maddesi uyarınca, davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hüküm kesinleştikten sonra davacıya iadesine,

6- Dava esastan reddedildiğinden, HMK.nun 49. maddesi gereğince davacının takdiren 650 TL. disiplin para cezasına mahkum edilmesine,…” karar verilmiştir.

Kararın Temyizi:

7. Özel Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı tarafından süresi içinde temyiz isteminde bulunulmuştur.

II. GEREKÇE

8. Dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.

9. HMK’nın 46. maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. HMK’nın 46. maddesinde “(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:

a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.

ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.

d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.

e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.” düzenlemesi bulunmaktadır.

10. Somut olayda HMK'nın 46. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat davası açma şartları oluşmadığından Özel Dairece davanın reddine karar verilmesi yerindedir.

11. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.

III. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

Davacının temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın ONANMASINA,

Harç peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına, 18.05.2021 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.