
SENDİKANIN TÜKETİCİ NİTELİĞİ BULUNMAMAKTADIR.
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
BAŞKANLIĞI
ESAS NO : 2020/6805
KARAR NO : 2021/8932
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2019
NUMARASI : 2018/584 - 2019/703
DAVACI : S. VE SOS. HİZ. ÇALIŞANLARI SENDİKASI VEK. AV. A.P.
DAVALI : T.F.K. BANK. A.Ş. VEK. AV. R.Ç. VD.
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı bankadan kredi kullandıklarını, davalının birtakım isimler adı altında kredi bedelinden toplam 4.589,25 TL haksız kesinti yaptığını, yapılan kesintilere ilişkin sözleşmedeki hükümlerin haksız şart niteliği taşıdığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.589,25 TL kesintinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebini 6.058,75 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı; yapılan kesintinin sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 6.058,75 TL’nin 4.589,25 TL’lik kısmının dava tarihinden, bakiye miktar olan 1.469,50 TL’nin ıslah tarihi olan 28.01.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacı, tüketici mahkemesinde açılan davada, davalı bankadan kullanmış olduğu kredi nedeniyle haksız olarak tahsil edilen masrafların tahsilini istemiş; tüketici mahkemesince alınan tüketici hukukuna göre değerlendirme yapılarak oluşturulmuş bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin, 08.05.2018 tarih, 2016/11037 Esas, 2018/3321 Karar sayılı ilamında, davacının sendika olup, sendikaların Sendikalar Kanunu’na göre tüzel kişiliğe sahip meslek örgütleri olduğu, bu sebeple sendikaların kural olarak mesleki amaçlarla hareket ettiklerinin varsayılması gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmede de davacının bu amaçlar dışında başka bir amaçla hareket ettiğine dair hüküm bulunmadığı, 6502 sayılı Kanun’un 2. maddesinde yer alan tüketici tanımına girmeyen davacı sendika ile davalı taraf arasındaki işlemin de tüketici işlemi olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle genel mahkemelere görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş; Tüketici Mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine dosya kendisine gelen mahkemece, Tüketici Mahkemesinde alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı sendika, tüketici değildir. Bilirkişice tüketici hukukuna göre değerlendirme yapılması ve anılan raporun hükme esas alınması hatalıdır. O halde, Mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve uyuşmazlık, Türk Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde değerlendirilerek, gerektiğinde bilirkişi raporu da alınıp hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
M. DUMAN A. ÇOLAK Ş. BOZER M. ÖZER F. TEMEL
SENDİKANIN TÜKETİCİ NİTELİĞİ BULUNMAMAKTADIR.
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
BAŞKANLIĞI
ESAS NO : 2020/6805
KARAR NO : 2021/8932
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2019
NUMARASI : 2018/584 - 2019/703
DAVACI : S. VE SOS. HİZ. ÇALIŞANLARI SENDİKASI VEK. AV. A.P.
DAVALI : T.F.K. BANK. A.Ş. VEK. AV. R.Ç. VD.
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı bankadan kredi kullandıklarını, davalının birtakım isimler adı altında kredi bedelinden toplam 4.589,25 TL haksız kesinti yaptığını, yapılan kesintilere ilişkin sözleşmedeki hükümlerin haksız şart niteliği taşıdığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.589,25 TL kesintinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebini 6.058,75 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı; yapılan kesintinin sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 6.058,75 TL’nin 4.589,25 TL’lik kısmının dava tarihinden, bakiye miktar olan 1.469,50 TL’nin ıslah tarihi olan 28.01.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacı, tüketici mahkemesinde açılan davada, davalı bankadan kullanmış olduğu kredi nedeniyle haksız olarak tahsil edilen masrafların tahsilini istemiş; tüketici mahkemesince alınan tüketici hukukuna göre değerlendirme yapılarak oluşturulmuş bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin, 08.05.2018 tarih, 2016/11037 Esas, 2018/3321 Karar sayılı ilamında, davacının sendika olup, sendikaların Sendikalar Kanunu’na göre tüzel kişiliğe sahip meslek örgütleri olduğu, bu sebeple sendikaların kural olarak mesleki amaçlarla hareket ettiklerinin varsayılması gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmede de davacının bu amaçlar dışında başka bir amaçla hareket ettiğine dair hüküm bulunmadığı, 6502 sayılı Kanun’un 2. maddesinde yer alan tüketici tanımına girmeyen davacı sendika ile davalı taraf arasındaki işlemin de tüketici işlemi olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle genel mahkemelere görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş; Tüketici Mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine dosya kendisine gelen mahkemece, Tüketici Mahkemesinde alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı sendika, tüketici değildir. Bilirkişice tüketici hukukuna göre değerlendirme yapılması ve anılan raporun hükme esas alınması hatalıdır. O halde, Mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve uyuşmazlık, Türk Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde değerlendirilerek, gerektiğinde bilirkişi raporu da alınıp hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
M. DUMAN A. ÇOLAK Ş. BOZER M. ÖZER F. TEMEL