SÜRESİNDE CEVAP DİLEKÇESİ VERMEYEREK DELİLLERİNİ BİLDİRMEYEN TARAFIN İDDİASI İLE KUSUR YÜKLENEMEZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


20 Tem
2017

Yazdır

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi

ESAS NO:           KARAR NO:
2015/23030          2017/3116 

Y A R G I T A Y   İ L A M I

DAVA TÜRÜ         : Boşanma
TEMYİZ EDEN      : Davacı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, manevi tazminatın reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Davalı kadına dava dilekçesinin tebliğinin 11.01.2013 tarihinde yapıldığı, davalı tarafından cevap dilekçesinin ise 11.04.2013 tarihinde yasal süresinden sonra mahkemeye sunulduğu anlaşılmaktadır.

İddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi başlıklı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 141. maddesi "(1) Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse, gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia veya savunmasını genişletebilir yahut değiştirebilir. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunma genişletilemez yahut değiştirilemez. (2) iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır." şeklindedir.

Anılan maddenin gerekçesinde belirtildiği üzere; tarafların karşılıklı dilekçelerini verdikleri aşamada, herhangi bir sınırlamaya bağlı olmadan uyuşmazlığın genel çerçevesi içinde iddia ve savunmalarını değiştirebilecekleri kabul edilmiştir. Şüphesiz bu imkan, sadece cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesi için söz konusudur. İkişer dilekçeden sonra, hangi ad altında olursa olsun verilecek dilekçeler, sınırlama ve yasak kapsamında kabul edilmelidir. Ön inceleme aşamasında, ancak karşı tarafın açık muvafakati (veya ön inceleme duruşmasına taraflardan birisinin mazeretsiz gelmemesi) durumunda iddia veya savunmaların genişletilmesi yahut değiştirilmesi kabul edilmiştir. (YARGITAY Hukuk Genel Kurulu 20.04.2016 tarih, 2014/2-605 esas 2016/522 karar sayılı ilamı)

Bu durumda; dava dilekçesinin davalıya 11.01.2013 tarihinde usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinden sonra süresi içerisinde cevap dilekçesi verilmediğinden savunmanın dayanağı olarak süresinde ileri sürülen bir delil (HMK m. 129/1-e) bulunmadığından yerel mahkemenin davalıya delil göstermesi için süre vermesine yasal olarak imkân bulunmadığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca: süresinde cevap dilekçesi vermeyerek delillerini bildirmeyen davalı tarafın iddia ve savunmaları dikkate alınarak davacı erkeğe kusur yüklenmesi doğru görülmemiştir. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadın tamamen kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliği taşımaktadır. Davacı erkek yararına Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları oluşmuştur. Mahkemece yapılan yanılgılı değerlendirme sonucunda davacı erkeğin ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak manevi tazminat talebinin reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.03.2017 (Çrş.)

Başkan                         Üye                 Üye                      Üye                   Üye
Ömer Uğur Gençcan    İnci Aytaç        Sedat Demirtaş    Çetin Durak      Sevil Kartal