TAKİP DOSYASI KAYIP OLDUĞUNDAN TEMYİZ AŞAMASINDA İLERİ SÜRÜLEN İDDİANIN İNCELENMESİ GEREKİR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


06 Mar
2020

Yazdır

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 20191063
KARAR NO    : 2019/14550

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ           :
 İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
TARİHİ                     : 26/11/2018
NUMARASI             : 2018/1772 - 2018/2726
DAVACI                   : Borçlu    : E.Ş.
DAVALI                   : Alacaklı  : Y.İ.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi Yeliz Aziz Peker tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip dosyası kayıp olduğundan inceleyemediğini ancak ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, tebliğ mazbatasında Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesinde yazılı mernis adresine ilişkin kaydın bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve tebliğ tarihinin 16.4.2018 olarak düzeltilmesine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 26.11.2018 tarih ve 2018/1772 E. - 2018/2726 K. sayılı kararı ile, tebliğ işleminin T.K.’nun 21/2 maddesi değil 21/1 maddesi gereğince yapıldığı ve usulüne uygun olduğundan bahisle, istinaf başvurusunun kabulüne ve mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin reddine hükmedildiği, kararın borçluca temyiz edildiği görülmektedir.

T.K.'nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet etmekle birlikte, geçici olarak adreste bulunmadığının ve nedeninin, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin tespiti ile bu tespitin tebliğ evrakına yazılması ve tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir (Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.30/1).

Burada Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır. Ancak bu şekilde yapılan işlemin usulüne uygun olup olmadığı, hakim tarafından denetlenebilir.

Somut olayda ödeme emrinin; “Adreste kimse bulunmaması üzerine komşusu Birsen E.’dan soruldu. Muhatabın çarşıda olduğunu sözlü beyan etti. Beyanına imzadan imtina etti. Evrak Koşuyolu Muhtarlığı’na teslim edildi. 2 no’lu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırıldı. Muhataba haber vermek üzere komşusu Birsen E.’a bilgi verildi.” şerhiyle 05.4.2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ mazbatasına, beyanına başvurulan ve haber bırakılan komşu isminin ve imzadan imtina ettiği hususunun yazıldığı, bu hali ile tebligatın T.K.'nun 21/1. maddesine göre şeklen usulüne uygun tebliğ edildiği görülmektedir. Ancak, borçlunun temyiz dilekçesinde, Birsen E. isminde bir komşusunun bulunmadığını ileri sürdüğü, bu iddianın, ilk derece ve istinaf aşamalarında ileri sürülmemesi nedeniyle araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar şikayette ileri sürülmemiş olan bu husus, kamu düzeninden olmadığından istinaf ve temyiz aşamalarında nazara alınamaz ise de, borçlunun şikayet dilekçesinde, takip dosyası kayıp olduğundan inceleyemediğini belirtmekle birlikte, icra dosyasına sunduğu 17.4.2018 tarihli dilekçe ile de icra dosyasının kayıp olduğunu bildirdiği görüldüğünden, tebligatta yazılı Birsen E. adında bir komşusunun bulunmadığına ilişkin iddianın temyiz aşamasında ileri sürülmüş olmasının tabi olduğunun ve değerlendirilmesi gerektiğinin kabulü zorunludur. 

Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği, tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde, bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir. Mahkemece, her somut olayın özelliği, cereyan şekli, gerçekleşen maddi olgular, en ufak ayrıntılarına kadar göz önünde bulundurup iddia tahkik edilmelidir. H.G.K.nun 07.04.1982 tarih ve 1377-337 sayılı kararında da benimsendiği üzere, tebligat parçasında yazılı olan hususun aksi her türlü delille ispatlanabilir.

O halde Bölge Adliye Mahkemesi’nce borçlunun ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle tabligat mazbatasında beyanı alınan ve haber verildiği yazılan Birsen E. isimli bir komşusunun bulunup bulunmadığının tarafların delilleri toplanarak ve gerektiğinde zabıta araştırması da yapılarak incelenmesi ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 26.11.2018 tarih ve 2018/1772 E. - 2018/2726 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10/10/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan           Üye               Üye             Üye             Üye
A. TUNCAL     F. ALTINOK  B. AZMAN  M. T. UYAR  A. AYAN