TASARRUFUN İPTALİ DAVASININ REDDEDİLMESİ DURUMUNDA BORÇLU İLE DİĞER DAVALI ÜÇÜNCÜ KİŞİ LEHİNE TEK VEKALET ÜCRETİ HÜKMEDİLMELİDİR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


19 Ara
2022

Yazdır

TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2021/24728
KARAR NO    : 2022/9954

Y A R G I T A Y   İ L A M I

MAHKEMESİ              : İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                        : 08/12/2020
NUMARASI                 : 2020/159 - 2020/187
DAVACI-TEMLİK EDEN
                                    : 
I. Bank A.Ş. vekili Av. E.K.
DAVACI-TEMLİK ALAN
                                    :
A. Varlık Yönetim A.Ş. vekili Av. K.C.Ş.
DAVALILAR                : 1- Y.T. vekili Av. N.H. 2-Ö.F.B. vekili Av. H.Ü.E.

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde temlik eden davacı I. Bank A.Ş vekili ve temlik alan davacı A. Varlık Yönetim A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 09/12/2019 tarih, 2018/188 Esas ve 2019/11677 Karar sayılı bozma ilamında; "bedeller arasında fahiş fark bulunmadığı, İİK.nun 280. maddesine göre kötü niyeti kanıtlama yükümlülüğünün davacı tarafta olduğu, davalılar arasında akrabalık bağı, iş ortaklığı, arkadaşlık gibi kötü niyeti gösterir bir durumun da kanıtlanamadığı, kazaya karışan aracın satın alınmasında hayatın olağan akışına aykırı bir durumun olmadığı, davalıların sosyal medya ortamında arkadaş olmalarının da aracı satın alan davalı 3. kişinin davalı borçlunun borçlarından haberdar olmasını ve borçlunun mal varlığının borçlarını ödemeye yetmediğini bilmesini göstermeyeceği belirtilerek davanın reddi" gereğine değinilmiştir.

Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, temlik eden davacı I. Bank A.Ş vekili ve temlik alan davacı A. Varlık Yönetim A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Hukuki bir işlem (tasarrufi işlem) olan alacağın temliki sonrasında alacak üçüncü kişiye intikal etmektedir. Bu andan itibaren üçüncü kişi, borçlu karşısında alacaklı sıfatını kazanmaktadır. Niteliği itibariyle alacağın temliki, alacaklının tasarruf işlemidir. Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi bir kısmı için de yapılabilir. Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur. Temlik ile birlikte temlik alan, alacağın aslı ve fer’ileriyle birlikte, alacağa bağlı rüçhan haklarını da iktisap eder. Dolayısıyla temliğe konu alacak itibariyle dava ve takip hakkı da temlik alana geçer. Alacağın temlikinde esasen borç değişmez, sadece onu talep edecek taraf değişmiş olur.

Somut olayda; davacı I. Bank A.Ş.’nin 23/10/2018 tarihinde dava konusu edilen alacaklarını ve dava hakkını A. Varlık Yönetim A.Ş.’ye devrettiği anlaşılmış olup, temlik eden davacı I. Bank A.Ş.’nin taraf sıfatı kalmadığından temyiz isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekmiştir.

2- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temlik alan davacı A. Varlık Yönetim A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.

3- İİK 282 madde kapsamında borçlu ile lehine tasarrufta bulunulan davalı arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Eldeki somut olayda, haklarındaki dava reddedilen davalı borçlu Yusuf T. ile 3. kişi Ömer Faruk B. arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Bu halde davalılar yönünden daha düşük olan tasarruf değeri 47.000,00 TL üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, zorunlu dava arkadaşı olan davalılar aleyhine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli görülmemiştir.

Ne varki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.      

SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, temlik eden davacı I. Bank A.Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temlik alan davacı A. Varlık Yönetim A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle temlik alan davacı A. Varlık Yönetim A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 3. bendinde yer alan “ayrı ayrı” ibaresinin hükümden çıkartılarak kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temlik eden davacı I. Bank A.Ş. ile temlik alan davacı A. Varlık Yönetim A.Ş'ye geri verilmesine, 12/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan V.        Üye                  Üye              Üye              Üye
M.Çakmak       G.M.Özyurt      Y.Yılmaz      S.Küçük      Ö.F.Aydıner