TK 35 VE YÖNETMELİĞİN 57/2 HÜKÜMLERİNE GÖRE MUHTAR İMZASININ BULUNMASI GEREKTİĞİNE İLİŞKİN YASAL DÜZENLEME BULUNMAMAKTADIR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


30 Eki
2021

Yazdır

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2021/450
KARAR NO    : 2021/4779

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ          :
 İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
TARİHİ                    : 19/11/2020
NUMARASI            : 2020/55 - 2020/2247
DAVACI                  : BORÇLU          : Y. Özel Eğitim Hizmetleri Ve Tic. Ltd. Şti.
DAVALI                  : ALACAKLILAR : A.H.D., Y.Ö., S.D.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Kiraz Koyuncu Ceylan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Adi kiraya ve hasılat kiralarına ait (örnek 13) takipte borçlu şirketin; ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak tespiti istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesince; şikayetin reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; ödeme emri tebliğ işleminin TK'nun 35. maddesine göre yapıldığı, ancak tebliğ evrakında muhtarın imzasının bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 26.08.2019 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.

TK'nun 35. maddesine göre borçlu şirketin ticaret sicili adresine tebligat yapılabilmesi için, bu adrese daha önce bir tebligatın çıkarılması, borçlu şirketin adresten taşınması veya adresin kapalı olması nedeni ile tebligatın yapılamamış olması gerekir.

 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca; daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, tebligat yapılan adresin, tebliğ tarihi itibariyle muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması zorunludur.

Öte yandan Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 57. maddesinin ikinci fıkrasında; “Adresini değiştiren kişi yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, adres araştırması yapılmasına gerek kalmaksızın ek-1’de yer alan (6) numaralı örneğe göre düzenlenecek tebliğ evrakının bir nüshası eski adresin kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemesi yer almaktadır

Somut olayda, ödeme emrinin borçlu şirketin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olan “C. Mah. Y. Cad. No:4 Beşiktaş/İstanbul” adresine tebliğe çıktığı ve şirketin adreste tanınmadığı şerhiyle 3.07.2019 tarihinde bila tebliğ iade edildiği, sonrasında aynı adrese (ticaret sicil adresine) çıkarılan ödeme emrinin, 13.07.2019 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre, (6) numaralı örneğe göre düzenlenen tebliğ evrakının bir nüshası adresin kapısına asılarak tebliğ edildiği anlaşılmış olup, bu durumda, yapılan tebligat;

7201 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile Yönetmeliğin 57/2. maddesi hükümlerine ve aranan şekil şartlarına göre şeklen usulüne uygundur. Bunun dışında, bu maddede öngörülen usule göre yapılacak olan tebliğ işlemlerinde, tebliğ evrakında muhtar imzasının bulunması gerektiğine ilişkin yasal düzenleme bulunmamaktadır.

O halde, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi yerinde olup, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 19.11.2020 tarih ve 2020/55 E. 2020/2247 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 17/05/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan           Üye                 Üye                Üye               Üye
A. TUNCAL     G. HEYBET    S. MUTTA      İ. YAVUZ       A. AYAN