BANKALARDA EN ÜST DÜZEY YÖNETİCİ SIFATIYLA ÇALIŞMIŞ ŞUBE MÜDÜRÜ FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ TALEP EDEMEZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


13 Tem
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2023/6171
Karar No      : 2023/4908

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ KARARLARI ARASINDAKİ
UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE DAİR
Y A R G I T A Y   İ L  M I

I. BAŞVURU

Başvurucu vekili dilekçesinde; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin İlk Derece Mahkemesince eksik olarak hüküm altına alınan fazla çalışma ücreti taleplerinin reddedildiğini, fazla çalışma ücretinin asıl ücrete dâhil olmadığı yönündeki iddialarına itibar edilmediğini, müvekkilinin mesai saatlerini kendisinin belirlemediğini, Dairenin fazla çalışma ücreti taleplerinin reddine dair kararının mevzuata ve emsal yargı kararlarına aykırı olduğunu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 tarihli ve 2020/1266 Esas, 2022/1783 Karar; 2020/2292 Esas, 2022/1782 Karar ve 2020/946 Esas, 2022/1781 Karar sayılı dosyalarında 40 saatin üzerindeki fazla süreli çalışma ve fazla çalışma ücreti taleplerinin kabul edildiğini, ayrıca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 09.07.2021 tarihli ve 2019/1047 Esas, 2021/1393 Karar; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesinin 16.03.2022 tarihli ve 2020/783 Esas, 2022/611 Karar, 23.10.2019 tarihli ve 2017/2577 Esas, 2019/2965 Karar; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 09.03.2022 tarihli ve 2020/1246 Esas, 2022/570 Karar sayılı dosyalarında da fazla çalışma ücreti taleplerinin kabul edildiğini, aynı davalıya karşı açılmış dosyalarda aynı dönemde aynı şartlarda çalışan şube müdürünün mesai saatlerini kendisinin belirleyemediğine ve talimatla fazla çalışma yapılmışsa fazla çalışma ücreti alacağına hak kazanılacağına hükmedildiğini, olaylar aynı olmasına rağmen farklı Daireler tarafından aksi yönde kararlar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 15.09.2022 tarihli ve 2019/549 Esas, 2022/1372 Karar sayılı kararı ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 tarihli ve 2020/1266 Esas, 2022/1783 Karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 tarihli ve 2020/2292 Esas, 2022/1782 Karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 tarihli ve 2020/946 Esas, 2022/1781 Karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 09.07.2021 tarihli ve 2019/1047 Esas, 2021/1393 Karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesinin 16.03.2022 tarihli ve 2020/783 Esas, 2022/611 Karar ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 09.03.2022 tarihli ve 2020/1246 Esas, 2022/570 Karar sayılı kararları ile arasındaki uyuşmazlığın giderilmesini talep etmiştir.

II. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI  

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 03.02.2023 tarihli ve 2023/3 Esas sayılı kararı ile; belirtilen dosyaların tamamında, aynı davalı Bankada, yaklaşık olarak aynı dönemlerde şube müdürlüğü yapmış davacıların fazla süreli çalışma ve fazla çalışma ücreti alacaklarının talep edildiği, 28. Hukuk Dairesi kararında davanın reddine, diğer Dairelerce ise davacıların fazla çalışma ücreti alacaklarının bulunduğuna karar verildiği gerekçesiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi kararı ile diğer Dairelerin kesin nitelikteki kararları arasında uyuşmazlık bulunduğuna, uyuşmazlığın 29, 30, 24 ve 27. Hukuk Dairelerinin kararları doğrultusunda giderilmesine oy çokluğu ile karar verilmiştir.

III. UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU KARARLAR

A. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 15.09.2022 Tarihli ve 2019/549 Esas, 2022/1372 Karar Sayılı Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalı işyerinde son alarak Dinar Şube Müdürü olarak çalıştığı, tanık beyanları ve davacı vekilinin dosyaya sunduğu e-posta kayıtları ile log kayıtlarına istinaden davacının aylık 14,5 saat fazla çalışma yapmış olduğu kabul edilerek fazla çalışma ücreti alacağı hesap edilmiş ise de dosya içeriğine göre; davacının davalı Bankada Şube müdürü olarak görev yapması sebebiyle bulunduğu yerde en üst düzey yönetici sıfatıyla çalışmış olduğu, yetki alanı gereğince çalışma düzenini kendisinin belirleyebilecek konumda olduğu, bu nedenle fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine kesin olarak karar verilmiştir.

B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 Tarihli ve 2020/1266 Esas, 2022/1783 Karar Sayılı Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; aylık maktu ücretin fazla çalışma ücretlerine dâhil olduğunu belirleyen belgelerde davacı imzası veya parafı bulunmadığından bu düzenlenmenin dikkate alınamayacağı, davacı tanığının davalı Banka aleyhine davasının bulunmasının tek başına beyanına itibar edilmeyeceği sonucunu doğurmayacağı, İlk Derece Mahkemesince yıllık 270 saat fazla çalışma ücretinin ücrete dâhil olduğundan bahisle düzenlenen seçenek hesaplamanın hükme esas alındığı, düzenlenen bilirkişi raporunun ikinci seçeneğinin hükme esas alınmasının gerektiği, bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf isteminin yerinde olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne kesin olarak karar verilmiştir.

C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 26.05.2021 Tarihli ve 2019/1047 Esas, 2021/1393 Karar Sayılı Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ücretinin içine fazla çalışma ücretinin dâhil olduğunun ispat edilmediği, davalı işyerinde çalışma saatlerinin haftada 40 saat olduğuna dair iş sözleşmesi örneği, yazılı delil ve belge sunulmamış olması nedeni ile davacının duruşmada dinlenen tanık beyanlarına göre tespit edilen haftalık 45 saati aşan fazla çalışma ücretinin dosya kapsamına uygun olduğu, davalı vekilince cevap dilekçesinde; davacının kendi çalışma saatlerini kendisinin düzenlediği, üst düzey çalışan olduğu ve prim ücretinin fazla çalışma ücretinden tahsil edilmesi gerektiğine dair bir itirazda bulunulmadığı, İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen bir hususun istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceği, ileri sürülen hususların yerleşik Yargıtay uygulamasına aykırı olduğu, davalı vekilinin cevap dilekçesinde dahi davacının fazla çalışma yapmasının muhtemel olduğunun, işlerin yetiştirilmesi için fazla çalışması zorunluluğunun olabileceğinin belirtildiği gerekçesiyle davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir.

D. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesinin 16.03.2022 Tarihli ve 2020/783 Esas, 2022/611 Karar Sayılı Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davacının çalışma saatlerini kendisinin ayarlayabilecek konumda olmadığı yönündeki İlk Derece Mahkemesi kabulünün yerinde olduğu, davacının fazla çalışma yaptığının tanık beyanları ve bilgisayar kayıtlarına göre anlaşıldığı, yılda 270 saatlik fazla çalışmanın ücrete dâhil olduğu yönünde davacının imzasını taşıyan bir sözleşme dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir.

E. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 09.03.2022 Tarihli ve 2020/1246 Esas, 2022/570 Karar Sayılı Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamından davalının istinaf sebeplerinin haklı olmadığı, ek rapordaki hesaplamada bilirkişice kök raporda yapılan hesaplamada sigorta primi kesintisinin yanlış uygulandığının kabul edilip yeniden hesaplama yapıldığı, buna göre fazla çalışma alacağının 37.334,02 TL olduğu, bu miktar üzerinden %30 oranında indirim yapıldığında davacı lehine hüküm altına alınacak fazla çalışma alacak miktarının net 26.133,81 TL olduğu sabit olmasına rağmen, İlk Derece Mahkemesince eksik miktar üzerinden hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne kesin olarak karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin yukarıda açıklanan kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlık; davacı işçinin üst düzey yönetici olup olmadığı ve buna bağlı olarak fazla çalışma alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.

B. İlgili Hukuk

1. Bölge adliye mahkemelerinin benzer olaylarda kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 35 inci maddesinde yer alan düzenlemedir.

2. 5235 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin birinci fıkrasının (3) üncü bendinde yer alan düzenlemeye göre; “Re'sen veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk veya ceza dairesinin ya da Cumhuriyet başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi Kanununa göre istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların, benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesini istemek” bölge adliye mahkemesi ceza daireleri başkanlar kurulu ve hukuk daireleri başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmıştır.

3. 5235 sayılı Kanun’un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası ise şöyledir:

“(3) numaralı bende göre yapılacak istemler, ceza davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, hukuk davalarında ise ilgili hukuk dairesine iletilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı uyuşmazlık bulunduğuna kanaat getirmesi durumunda ilgili ceza dairesinden bir karar verilmesini talep eder. Uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak dairece bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.”

4. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41 ve 63 üncü maddeleri.

5. Dairemizin 03.02.2021 tarihli ve 2020/5182 Esas, 2021/3314 Karar sayılı ilâmı.

C. Değerlendirme

1. İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz. Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici ya da şirket ortağı bulunması hâlinde, işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlediğinden söz edilemeyeceğinden, yasal sınırlamaları aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar.

2. O hâlde üst düzey yönetici bakımından şirketin yöneticisi veya yönetim kurulu üyesi tarafından fazla çalışma yapması yönünde bir talimatın verilip verilmediğinin de araştırılması gerekir. İşyerinde yüksek ücret alarak görev yapan üst düzey yöneticiye işveren tarafından fazla çalışma yapması yönünde açık bir talimat verilmemişse, görevinin gereği gibi yerine getirilmesi noktasında kendisinin belirlediği çalışma saatleri sebebiyle fazla çalışma ücreti talep edemeyeceği kabul edilmelidir.

3. Başvuru konusu kararlara ait davalarda davacıların Banka şube müdürü olarak görev yaptıkları anlaşılmaktadır.

4. Dosya içeriklerine göre davacıların davalı Bankalarda şube müdürü olarak görev yapmaları sebebiyle bulunduğu yerde en üst düzey yönetici sıfatıyla çalışmış oldukları, yetki alanı gereğince çalışma düzenlerini kendilerinin belirleyebilecek konumda oldukları anlaşılmakla; fazla çalışma ücreti talep edemeyeceklerinin kabulü gerekmektedir.

5. Açıklanan sebeplerle uyuşmazlığın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 15.09.2022 tarihli ve 2019/549 Esas, 2022/1372 Karar sayılı kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

V. KARAR

1. Uyuşmazlığın davacının üst düzey yönetici olması nedeniyle fazla çalışma alacağına hak kazanamayacağı yönündeki İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 15.09.2022 tarihli ve 2019/549 Esas, 2022/1372 Karar sayılı kararı doğrultusunda giderilmesine,

2. Dosyanın talepte bulunan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine,

3. Karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemelerinin hukuk dairelerine bildirilmesi için Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreterliğine gönderilmesine,

04.04.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

Başkan                          Üye                      Üye                            Üye                      Üye
Dr. Seracettin Göktaş     Nesrin Şengün     Betül Azizağaoğlu      Havva Aydınlı      Hüseyin Sarıkamış