BORÇLU İLE ARSA SAHİPLERİ ARASINDAKİ GAYRİMENKUL SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNİN TAPUYA ŞERH EDİLMİŞ OLMASI BORÇLUNUN BORCUNDAN DOLAYI HACİZ HAKKI VERMEZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


17 Haz
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/7607
Karar No      : 2023/485

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
 İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 28.02.2022
SAYISI                                 : 2021/1559 E. 2022/544 K.

Taraflar arasındaki haczin kaldırılmasına ilişkin şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi 3. kişiler tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi 3. kişiler tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Ahmet Güleç tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı 3. kişiler vekili dava dilekçesinde; İzmir 13. İcra Dairesi'nin 2008/11326 E. sayılı dosyasında dosya borçlusu Mahir S.'nun borcundan dolayı, müvekkillerinden Mustafa Ç., Hüseyin Ç. ve Selda C. (Ç.) ile aktettiği ve tapuya şerh edilen Bodrum 1. Noterliği'nin 16.08.2005 tarih ve 7432 yevmiyeli ve 17.08.2005 tarih 7491 yevmiye sayılı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmelerine dayanılarak Muğla ili, Bodrum İlçesi, Yokuşbaşı Mah, Boynuzçukuru mevkii 7. ada, 86 ve 87 parsel kayıtlarına haciz konulduğunu, müvekkillerinden Mehmet C.'ün de aynı yerde 7. ada 86 parselde 35/1584 er arsa paylı D Blok zemin kat 1, D blok 1. kat 2, O blok zemin kat 1, O blok 1. kat 2, R blok zemin kat 1 ve R blok 1. kat 2 nolu bağımsız bölümlerin 1/2 maliki olduğunu ve taşınmazları üzerinde belirtilen icra dosyasından haciz mevcut olduğunu, dosya borçlusu Mahir S.'nun 24.11.2010 tarihinde Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde arsa sahibi müvekkilleri aleyhine Bodrum 1. Noterliğinin 16.08.2005 tarih ve 7432 yevmiyeli ve 17.08.2005 tarih 7491 yevmiye sayılı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri'ne dayanarak tapu iptal ve tescil davası açtığını, 2010/927 E. sayılı dosyadan verilen davanın reddine dair kararın Yargıtay 23. HD'nin karar düzeltme istemi üzerine verilen kararı ile bozulması sonrasında 2015/525 E. sayısını alan davada 20.10.2016 tarih ve 2016/351 K sayılı kararda "...yüklenicinin her bir kademeye ilişkin yükümlülüğünü yerine getirmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle üzerine düşen edimlerini yerine getirmeyen yüklenicinin tapu devrine hak kazanamayacağı,..." gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, karar düzeltme isteğinin reddine karar verildiğini ve kesinleştiğini, kesinleşmiş bu karar ile İzmir 13. İcra Dairesi 2008/11826 Esas sayılı dosyasından konulan haciz dayanağı yapılan Bodrum 1. Noterliği'nin 16.08.2005 tarih ve 7432 yevmiyeli ve 17.08.2005 tarih ve 7941 yevmiye sayılı düzenlenme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden dolayı mahcuz taşınmazlar üzerinde herhangi bir hakkının olmadığının sabit olduğunu, bu nedenle icra dosyasından konulan hacizlerin de yasal bir dayanağının kalmadığını, bu nedenle borçlu Mahir S.'nun borcundan dolayı konulan hacizlerin kaldırılması talebi ile 02.07.2020 tarihinde İcra Müdürlüğüne başvuru yapıldığını, İcra Müdürünün 02.07.2020 tarihinde vermiş olduğu kararda "Söz konusu Mahkeme ilamında haczimizin kaldırılması gerektiği ile ilgili olarak herhangi bir hüküm kurulmadığı ve haczimiz konulurken herhangi bir yasal engel olmadığından usulune uygun haciz konulduğu verilen Mahkeme kararı sonradan verildiğinden haczimize etki etmeyeceği anlaşılmakla ve konulmuş bir haczi Müdürlüğümüzün kaldırma yetkisi olmadığından ..." gerekçesi ile taleplerinin reddine karar verildiğini, yasal dayanağı kalmayan hacizlerin bu nedenle kaldırılması gerekir iken usul ve yasaya aykırı şekilde taleplerinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek şikayetin kabulü ile İzmir 13. İcra Dairesinin 2008/11826 Esas sayılı dosyasından verilen 02.07.2020 tarihli memur işleminin kaldırılmasına ve müvekkillerine ait Muğla İli, Bodrum İlçesi, Yokuşbaşı Mah., Boymızçukuru mevkii, 7. ada, 86 ve 87 parseller üzerine üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı alacaklı Fahrettin Bayraktar vekili cevap dilekçesinde; şikayetçi 3. kişilere karşı açtıkları tapu iptal tescil davasının derdest olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/525 E. Sayılı dosyasında alacaklının taraf olmadığı, Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/564 Esas sayılı dosyasında görülen davanın ise alacaklı tarafından İzmir 13. İcra Müdürlüğü'nün 2008/11826 Esas sayılı dosyasından alınan yetki belgesine istinaden açılan tapu iptal ve tescil davası olduğu, Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/525 Esas sayılı dosyasında alacaklının taraf olmaması sebebiyle ve alacaklı tarafından açılan şikayetçiler aleyhine açılan tapu iptal tescil davasının henüz sonuçlanmamış olması, davanın borçlu ile şikayetçiler arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanması ve haczin de aynı sebeple uygulanmış olduğu dikkate alındığında şikayetçiler vekili tarafından haczin kaldırılmasının talep edildiği tarih itibarı ile de henüz Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/564 (Bozmadan önce 2011/806) E. sayılı dosyası sonuçlanmadığından haczin kaldırılması talebinin reddine dair verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığından ve ayrıca Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden 2014/564 E. sayılı dosyasından haczin kaldırılmasını gerektirir bir karar verilmesi halinde icra memurluğundan haczin kaldırılması her zaman talep edilebileceğinden Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/564 E. sayılı dosyasının sonuçlanmasının beklenmesine de gerek görülmediği belirtilerek şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi 3. kişiler vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Dava dilekçesindeki hususların tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlu tarafından açılan tapu iptal davasında verilen kararın kesinleşmesinden önce haciz konulduğu, tapu iptal tescil davasında takip alacaklısının taraf olmadığı, Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.10.2016 tarihli 2015/525 E. - 2016/351 K. sayılı tapu iptal ve tescil talebinin reddine ilişkin kararında hacizlerin fekkine dair karar alınmadığı, takip alacaklısı tarafından yetki belgesine istinaden açılan ve derdest olan tapu iptal ve tescil davasında, borçlunun yüklenici olarak imalat oranına göre hakedişin değişebileceği, bu davanın sonucuna göre hacizlerin kaldırılmasının değerlendirilebileceği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi 3. kişiler vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Dava dilekçesindeki hususların tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, haczin kaldırılması şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

Hukuk Genel Kurulu'nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-210 E. 2004/208 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, taşınmazın, borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için, haciz tarihinde borçlunun adına kayıtlı olması zorunludur. Bir başka deyişle, haciz tarihinde takipte taraf olmayan 3. kişi adına kayıtlı olan taşınmazın, borçlunun borcu için haczi mümkün bulunmamaktadır. 4721 Sayılı TMK'nın 705/1. maddesi; "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır." hükmünü içermektedir.

3. Değerlendirme

1. Somut olayda, takibin borçlu şirket yönünden kesinleşmesi üzerine, alacaklı, borçlu ile şikayetçiler arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesini ileri sürerek haciz talebinde bulunmuş, üçüncü kişiler adına kayıtlı taşınmazlara haciz konulmuştur.

2. Borçlu, kat karşılığı inşaat sözleşmesi müteahhidi olup, haciz tarihi itibariyle haciz konusu taşınmaz üzerinde borçlunun herhangi bir hakkı bulunmamaktadır. İnşaat sözleşmesinin icrasına bağlı olarak ileride doğması muhtemel haklar için 3. kişiye ait taşınmazlara haciz işlemi uygulanması mümkün değildir. Borçluya ait taşınmazın haczi İİK'nın 79/2 maddesi hükmüne göre tapu sicil müdürlüğüne haciz yazısının gönderilmesi üzerine kaydına işletmek suretiyle yapılabilir. Bu bağlamda taşınmaz haczi için haciz anında borçlu adına tapu sicilinde kayıtlı taşınmazı olması gerekir. Takip alacaklısının İİK 94/2 maddesi uyarınca icra müdürlüğünden aldığı yetki belgesine dayanak şikayetçi üçüncü kişiler aleyhine açtığı tapu iptal tescil davası sonucunda taşınmaz tapularının iptali ile icra dosya borçlusu (yüklenici) Mahir S. adına tesciline karar verilir ve bu karar kesinleşmesi sonrası tapu sicilinde borçlu adına tescil edilir ise bu aşamadan sonra borçlu adına tapuda kayıtlı olan taşınmaz üzerine haciz konulması icra müdürlüğünden talep edilir.

Dosya borçlusu ile şikayetçi arsa sahipleri arasında noterde yapılan gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesini tapu kütüğüne şerh edilmiş olması, borçlunun borcundan dolayı üçüncü kişi adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz koyma hakkı vermez.

3. O halde, ilk derece mahkemesince, şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan               Üye                       Üye                          Üye                             Üye
Ayhan Tuncal      Mehmet Çamur     Dr. Şanver Keleş      Sabahattin Öztemiz    Mustafa Taner Uyar