HEM TEMİNAT BEDELİNİN İADE EDİLMEMESİ HEM DE NEMALANDIRILMAMASI HÂKİMİN SORUMLULUĞUNU GEREKTİRMEZ.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


20 Nis
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

ESAS NO      : 2022/7-1045
KARAR NO   : 2022/1905

T Ü R K   M İ L L E T İ   A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ               :
 Yargıtay 7. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ                         : 28/06/2022
NUMARASI                 : 2021/9 - 2022/7
DAVACI                       : M.A. vekili Av. C.G.
DAVALI                       : Adalet Bakanlığına izafeten Maliye Hazinesi vekilleri
                                       Av. H.K.U., Av. U.S.
 İHBAR OLUNAN       : İ.Ö.

1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı Yargıtay 7. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın esastan reddine karar verilmiştir.

2. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ

Davacı İstemi:

4. Davacı vekili; müvekkili ile dava dışı Hüseyin Nuri Ü.’in birlikte N.-B. Adi Ortaklığını kurduklarını, bu ortaklığa ait olarak inşa ettikleri Antalya ili Kemer ilçesi T. Köyü 59 Ada 6 parsel 9 ve 10 numaralı bağımsız bölümlerin müvekkili tarafından kullanıldığı iddiasıyla dava dışı Hüseyin Nuri Ü. tarafından Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde müdahalenin men'i ve ecrimisil davası açıldığını, davanın kabulüne karar verilmesi sonrası kararın temyizi aşamasında başlatılan icra takibine ilişkin olarak yatırılan 37.650,33 TL teminat sonrası tehiri icra kararı alındığını, müvekkili aleyhine verilen kabul kararının Yargıtay 1. Hukuk Dairesince bozulması üzerine yatırılan teminatın iadesi için mahkemeye iletilen taleplerin mahkeme hâkimince reddedildiğini, bu hususta Adalet Bakanlığına yapılan başvurunun reddedildiğini, aynı hususla alakalı idare mahkemesi nezdinde açılan davada da görevsizlikten bahisle taleplerinin reddine karar verildiğini, 06.09.2007 tarihinde yatırılan teminatın yatırıldığı tarihteki değerini yitirdiğini, anılan bedelin hem iade edilmemesi hem de nemalandırılmaması nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000 TL’nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabı:

5. Davalı Maliye Hazinesi vekili; husumet itirazında ve zamanaşımı def’inde bulunup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 46. maddesindeki şartların oluşmadığını, talebin somutlaştırılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Özel Daire Kararı:

6. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 28.06.2022 tarihli ve 2021/9 E., 2022/7 K. sayılı kararı ile; “… Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/576 Esas, 2010/499 Karar sayılı dava dosyasında mevcut bulunan duruşma tutanakları, teminat makbuzu, gerekçeli karar ile Kemer İcra Müdürlüğünün 2007/1939 sayılı icra takip dosyası istenmiş ve Dairemizce incelenmiştir.

Dava, hâkimlerin hukuki sorumluluğu nedenine dayalı tazminat istemine ilişkindir.

Hâkimlerin hukuki sorumluluğu Hukuk Muhakemeleri Kanununun 46-49. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Kanunda gösterilen sorumluluk nedenleri, örnek niteliğinde olmayıp; sınırlı ve sayılı durumları ifade etmektedir.

Davacı vekili, Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/576 Esas, 2010/499 Karar sayılı dava dosyasında yatırılan teminat iadesi için mahkemeye birçok kez talepte bulunulduğunu, ancak mahkeme hakimince bütün taleplerin reddedildiğini, 2007 yılında yatırılan teminatın o dönemde çok büyük bir değer ifade ettiğini, ancak bugün itibariyle bütün değerini yitirdiğini, bu nedenle müvekkilinin büyük zarara uğradığını belirterek, bu zararın tahsilini talep etmiştir. Dava konusu olayda HMK.nun 46 ncı maddesinde yer alan nedenler bulunmamaktadır.

Tazminat istemi, yasa yolları düzenlenmiş bulunan yargısal işlem ve kararlara ilişkindir. Hatalı olduğu ileri sürülen yargısal işlemlerde, özel amaç ile davranıldığı yönünde bir deli de bulunmamaktadır.

Dava edilen talebin konusu, Hukuk Muhakemeleri Usulu Kanunda sınırlı sayıda yazılı sorumluluk gerektiren hususlardan olmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanununun 49 ncu maddesinde "...Dava esastan reddedilirse davacı 500,00 TL'den 5.000,00 TL'sine kadar disiplin para cezasına mahkum edilir..." hükmünü düzenlemiştir.

Davacının davası esastan reddedildiğinden Hukuk Muhakemeleri Kanununun 49 ncu maddesi gereğince takdiren 500,00 TL disiplin para cezasına mahkum edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;

1- Davanın REDDİNE,

2- 6100 sayılı HMK'nun 49. maddesi gereğince takdiren 500,00 TL disiplin para cezasının davacıdan alınarak Hazineye verilmesine,

3- Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

4- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 7.425,00 TL maktu vekalet ücretinin, davacıdan alınıp kendisini vekil ile temsil eden davalıya verilmesine,

5- Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 6100 sayılı HMK'nun 333.maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan avanstan kullanılmayan kısmın davacıya iadesine,

6- Davalı Maliye Hazinesi ve ihbar olunan tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,...” karar verilmiştir.

Kararın Temyizi:

7. Özel Daire kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. GEREKÇE

8. Dava, HMK’nın 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.

9. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46. maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. HMK’nın 46. maddesinde “(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:

a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.

ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.

d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.

e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.” düzenlemesi bulunmaktadır.

10. Somut olayda HMK'nın 46. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat şartları oluşmadığından Özel Dairece davanın reddine karar verilmesi yerindedir.

11. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, Daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.

III. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın ONANMASINA,

Harç peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, 28.12.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.