HÜKÜM KISMINDA MÜŞTEREKEN VE MÜTESELSİLEN SORUMLU KILINMASINA TAMAMLAMA YOLUYLA KARAR VERİLMESİNDE USUL VE KANUNA AYKIRILIK YOKTUR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


11 Şub
2023

Yazdır

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi

ESAS NO:           KARAR NO:
2022/8147            2022/10066

TÜRK MİLLETİ ADINA

Y A R G I T A Y   İ L A M I

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı kadın birleşen dava dilekçesinde eşya senedinde yazılı altınların ve eşyaların aynen iadesini mümkün değilse bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümde kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağının kabulüne karar verilmiş, karar kadın tarafından istinaf edilmiş ancak süresinde olmadığından istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı kadın, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden kayınpederine de husumet yöneltildiği halde kayınpederinin karar başlığında davalı olarak gösterilmemesi ve kayınpederi yönünden hüküm kurulmaması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 305/A-1 maddesi gereğince hükmün tamamlanması talebinde bulunmuş, İlk Derece Mahkemesince davacı kadının talebi kabul edilerek 12.04.2022 tarihli ek kararla kadının tamamlama talebinin kabulü ile davalılardan kayınpederi Hayati’nin karar başlığında davalı olarak gösterilmesine ve kabul edilen ziynet ile çeyiz eşyası alacağının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedelinin davalılar Salih (eşi) ve Hayati (kayınpederi)’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, şeklinde hükmün tamamlanmasına karar verilmiştir. Ek kararın davalılardan kayınpeder Hayati tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, hükmün tamamlanmasına ilişkin düzenleme ile hükümde taraf olarak gösterilmeyen Hayati C.’u taraf konumuna sokmanın mümkün görülmediği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesinin 12.04.2022 tarihli ek kararının kaldırılmasına, kadının hükmün tamamlanmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmiş ve karar davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir.

HMK’nın 305/A-1 maddesi uyarınca, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesi istenebilir. HMK’nın “İncelemenin kapsamı” başlıklı 355 inci maddesi “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme altına alınmıştır. Bu durumda, kamu düzenine aykırı olmayan bir istinaf sebebi istinaf dilekçesinde gösterilmemiş ise bölge adliye mahkemesince kendiliğinden dikkate alınamaz. Somut olaya gelince, davalı Hayati’nin istinaf dilekçesinde davalı olarak karar başlığına eklenmesinin ve müştereken ve müteselsilen sorumlu olmasının hükmün tamamlanması yoluyla yapılmasını açıkça istinaf sebebi olarak ileri sürmediği ve sadece esasa yönelik istinaf talebinde bulunduğu gibi, ilk derece mahkemesince, ek kararla, dava dilekçesinde husumet yönetilen ancak karar başlığında sehven bilgileri yazılmayan diğer davalının bilgilerinin karar başlığına yazılması ve hüküm kısmında müştereken ve müteselsilen sorumlu kılınmasına tamamlama yoluyla karar verilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf incelemesinin buna göre yapılması gerekirken ek kararın kaldırılmasına ve hükmün tamamlanması talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesine ait ek kararın kaldırılmasına ve hükmün tamamlanmasına yönelik davacının talebinin reddine ilişkin kararının, davalının istinaf talebinin esasa yönelik olarak incelenmesi yönünde BOZULMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 06.12.2022 (Salı)

Başkan                         Üye                  Üye                     Üye                Üye
Ömer Uğur Gençcan    Çetin Durak     M. Kasım Çetin    Harun Can    Hatıran Alper

BİLGİ : Bu konu hakkındaki çalışma için bkz. AKKAYA, Tolga, Medeni Usûl Hukukunda Hükmün (Nihai Kararların) Tamamlanması, AHBVÜHFD, C: 25, S: 1, Y: 2021, s. 19-60.

https://bit.ly/3WBgkaF

İÇTİHAT YORUMU : "... ihtiyari dava arkadaşlarından bir kısmı hakkında karar verilirken, diğer kısmının talepleri hakkında karar verilmemesi durumunda meydana gelen karar boşlukları da hükmün tamamlanması talebine konu yapılabilir. Davacı veya davalı tarafta bulunan dava arkadaşlarından bir kısmı hakkında olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmemesi durumunda da uyuşmazlık tarafları hükmün tamamlanması başvurusunda bulunabilirler. Davalılardan bir kısmı hakkında hüküm kurulmaması halinde uyuşmazlık tarafları hükmün tamamlanmasını talep edebilir." (ÇAVUŞ, Burcu, Medenî Usûl Hukukunda Hükmün Tamamlanması, İstanbul, 2022, s. 188, 189)