İSTİNAF DİLEKÇESİ SÜRESİNDE İSE DE HMK 305/A MADDESİNE GÖRE EK KARARLA HÜKÜM KURULAMAYACAĞI GÖZETİLMELİDİR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


13 Eki
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/9176
Karar No      : 2023/2249

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
 Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 03.03.2022 - 13.05.2023 (Ek Karar)
SAYISI                                 : 2022/123 E., 2022/839 K.

Taraflar arasındaki ilama aykırılık şikayetinden dolayı yapılan inceleme sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının süresinde sunduğu süre tutum dilekçesinde herhangi bir sebep bildirmediği, süresinden sonra sunulan istinaf itirazlarının değerlendirilmesinin ise mümkün bulunmadığı, verilen kararda kamu düzenine aykırılık da olmadığı belirtilerek esastan reddine karar verilmiştir.

Karara karşı alacaklı; tebligata ilişkin maddi hatanın düzeltilerek hükmün tamamlanmasını, 20.12.2021 tarihli (gerekçeli) istinaf dilekçeleri doğrultusunda istinaf sebepleri incelenerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi ek kararıyla; alacaklının hükmün tamamlanması yönündeki talebinin kabulü ile süresinde sunulan dilekçesindeki itirazları incelenmek suretiyle istinaf başvurusunun kabulüne İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Ayşe Kürtün tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; ilama aykırı olarak düzenlenen icra emrinin tazminat miktarı için %15 tecil faizi istenmesi yönünden iptal edilerek yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Alacaklı tarafından cevap dilekçesinde; dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilen maddi tazminata kanunda öngörülen sürenin sonunda tecil faizi işletilmesinin, yasa hükmü gereği olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; icra emrinin ilama aykırı düzenlendiği, sadece takipten sonraki dönem için işlemiş faiz talebinin düzeltilmesi ile yetinilemeyeceği, talep edilen işlemiş faiz miktarının da tecil faizi üzerinden talep edildiği, dolayısıyla icra emrinin bu yönüyle de ilama aykırı olduğu belirtilerek, icra emrinin iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Alacaklı istinaf başvurusunda; ilamda herhangi bir faiz işletilmesine karar verilmese dahi, otuz günlük ödeme süresi geçtikten sonra ödenecek miktara tecil faizi işletilmesi gerekirken; dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilen maddi tazminata, kanunda öngörülen sürenin sonunda tecil faizi işletilmesinin yasa hükmü gereği olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 03.03.2022 tarihli 2022/123 E. - 2022/839 K. sayılı kararı ile; alacaklının süresinde sunduğu süre tutum dilekçesinde herhangi bir sebep bildirmediği, süresinden sonra sunulan istinaf itirazlarının değerlendirilmesinin ise mümkün bulunmadığı, verilen kararda kamu düzenine aykırılık da olmadığı belirtilerek, başvurunun HMK'nın 355. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davalı alacaklı tarafından; mahkeme kararının 02.11.2021 tarihli duruşmasında yüzüne karşı verildiği, 05.11.2021 tarihinde istinaf (süre tutum) dilekçesi sunulduğu, gerekçeli kararın 08.12.2021 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine 20.12.2021 tarihinde gerekçeli istinaf dilekçesinin UYAP sistemi üzerinden gönderildiği, son günün hafta sonuna geldiği, pazartesi günü sunulan gerekçeli istinaf dilekçesinin süresinde olduğunu belirtilerek maddi hatanın düzeltilmesi, gerekçeli istinaf talebinin incelenmesi ve hükmün tamamlanması talebinde bulunulmuştur.

2. Bam Ek Karar:

Bölge Adliye Mahkemesinin 13.05.2023 tarihli 2022/123 E. - 2022/839 K. sayılı ek kararı ile; alacaklının istinaf süresinin hafta sonunu takip eden ilk mesai günü olan 20.12.2021 gününe uzadığı ancak bu hususun gözden kaçırılarak gerekçeli istinaf sebeplerini bildiren dilekçenin süresinde sunulmadığı gerekçesiyle incelenmeksizin başvurunun esastan reddine karar verildiği, alacaklının gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 1 aylık süre içinde hükmün tamamlanmasını talep ettiği, bu durumda davalı vekilinin süresinde sunduğu istinaf sebepleri hakkında değerlendirme yapılması gerektiği ve talebin HMK'nın 7251 sayılı yasayla eklenen 305/A bendi kapsamında kabul edildiği belirtilerek davalı alacaklının süresinde sunulan dilekçesindeki itirazları incelenmek suretiyle istinaf başvurusunun kabulüne İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Borçlu temyiz başvurusunda; Bölge Adliye Mahkemesinin ilk kararında alacaklının istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verildiği, alacaklının hükmün tamamlanmasını talep etmesi üzerine ek kararla talebin kabulüne davanın reddine karar verildiğini, kararın HMK 305/ A maddesinin amacına, usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık takibin iptaline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

HMK 305/A maddesi

3. Değerlendirme

Tefhim edilen bir kararda değişiklik yapılması 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre iki halde olanaklıdır.

Bu hallerden biri HMK'nın 304. maddesinde düzenlenen “hükmün tashihi”, diğeri ise HMK'nın 305. maddesinde düzenlenen “hükmün tavzihi”dir.

HMK'nın 304. maddesinde düzenlenen “hükmün tashihi” yolu ile “hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar” yine 304. maddede belirtilen usul ile düzeltilebilir.

“Hükmün tavzihi” ise HMK'nın 305. maddesindeki düzenlemeye göre hükmün açıklanması veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesidir. Tavzih usulü HMK'nın 306. maddesinde düzenlenmiştir.

Ayrıca HMK'nın 305/2. maddesine göre “hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.”

Mahkemenin tavzih talebinin kabulü ile ''Davalı-alacaklı vekilinin istinaf talebinin HMK 353(1)-b-3 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 03.12.2019 tarih 2019/484 Esas-2019/1238 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılmasına, Şikayetin Reddine," şeklindeki ek kararı HMK'nın 305/2. maddesine açıkça aykırıdır.

Temyize konu karar, HMK'ya 22.07.2020 gün ve 7251 sayılı Kanunun 27. maddesi ile "Hükmün tamamlanması" başlığı ile değerlendirildiğinde;

"MADDE 305/A (Ek:22/7/2020-7251/27 md.)

(1) Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir. Bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir." düzenlemesi getirilmiştir. Somut olayda; davalı alacaklının gerekçeli istinaf dilekçesini süresinde sunduğu anlaşılmış ise de Bölge Adliye Mahkemesince hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar, borçlar ve yükümlülüklerin tavzih yoluyla sınırlandırılamayacağı ve değiştirilemeyeceği gibi HMK'nın 305/A maddesindeki şartların da oluşmadığı, davalı alacaklının talebinin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmesi gerekirken HMK'nın 305/A maddesi gerekçe gösterilerek ek kararla yeni bir hüküm tesisi doğru görülmemiş olup; Bölge Adliye Mahkemesi kararının sair hususlar incelenmeksizin bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan               Üye                         Üye                      Üye                             Üye
Ayhan Tuncal      Nebahat Şimşek     Gülşen Heybet     Sabahattin Öztemiz    Ayhan Ayan