KAMU DÜZENİNE AYKIRI BULUNMAYAN KABULÜN HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜREDEN ÖNCE GELECEĞİ AÇIKTIR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


16 Ara
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/345
Karar No      : 2023/5030

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
 Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 14.10.2021
SAYISI                                 : 2021/684 E., 2021/1003 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; Samsun ili, Kavak ilçesi’nde kain 102 ada 14 parsel sayılı taşınmazın 1/2 şer hisse ile davacılar adına, aynı ada 15 parsel sayılı taşınmazın da davalı adına tapuya kayıt ve tescil edildiğini ancak 15 nolu parselin davacılara, 14 nolu parselin ise davalıya ait olduğunu kadastro tespiti sırasında hata yapıldığını ileri sürerek 102 ada 15 nolu parselin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile 1/2 şer hisse olarak davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, 102 ada 14 nolu parselin de davacılar adına olan tapu kaydının iptali ile davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı, davayı kabul etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların 05.01.2005 tarihinde kadastro tutanaklarının kesinleştiği, davanın ise 23/12/2019 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu ayrıca çekişmeli 102 ada 14 nolu parsele ilişkin daha önce verilmiş ve kesinleşmiş mahkememe kararının bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacılar vekili; davalının davayı kabul ettiğini, davanın bu nedenle reddine karar verilemeyeceğini, Kavak Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/32 Esas, 2005/78 Karar sayılı kararının da kesin hüküm teşkil etmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi benimsenerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçelerinde ki taleplerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi 6100 sayılı Hukuk Muhakeleri Kanunu’nun 308 inci ve 311 inci maddeleri

3. Değerlendirme

Mahkemece 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davalı davayı kabul etmiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 308 inci maddesi "(1) Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. (2) Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur." 311 inci maddesi ise; "feragat ve kabul kesin hüküm gibi sonuç doğurur.." şeklinde düzenlenmiş olup anılan düzenlemeler karşısında, kamu düzenine aykırı bulunmayan "kabul"ün "hak düşürücü süre"den önce geleceği açıktır.

Hal böyle olunca; davanın kabul edilmiş olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesi yerine hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan                    Üye                           Üye                                 Üye                 Üye
Öznur Kakillioğlu      Fikriye Ernalbant       Tümer Türkeş Genç       Metin Tepe       Yakup Moğul

BİLGİ : “Hak düşürücü süre dava şartı olsa da kesin hükmün sonuçlarını doğran davalının kabul beyanına değer verilmesi gerekir” şeklindeki Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 20 Ekim 2022 tarihli kararı için bkz.

http://karamercanhukuk.com/yargitay-karari/hak-dusurucu-sure-dava-sarti-olsa-da-kesin-hukmun-sonuclarini-doguran-davalinin-kabul-beyanina-deger-verilmesi-gerekir