TALEPLE BAĞLILIK İLKESİ EMREDİCİ NİTELİKTE OLDUĞUNDAN GÖREVİ GEREĞİ MAHKEMELER VE TEMYİZ HALİNDE YARGITAY TARAFINDAN KENDİLİĞİNDEN GÖZ ÖNÜNDE TUTULUR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


12 Haz
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/134
Karar No      : 2023/540

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
 Kırklareli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ                                 : 17.06.2021
SAYISI                                 : 2019/585 E., 2021/334

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılar İsmail T. ve Nihat K. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların yönetim kurulu ve denetim kurulu üyesi olarak görev yaptıkları dönemde yapılan karşılıksız ödemeler nedeniyle 27.190.000.000 eski TL kooperatifin zarara uğratıldığını ileri sürerek 27.190.000.000 eski TL'lik kooperatif zararının tespiti ile bu miktarın dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalılar İsmail T. ve Nihat K. vekili cevap dilekçesinde özetle, davacıların dava ehliyeti olmadığını, davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkillerinin 1998 yılı öncesine ait dönemdeki çalışmalarına ilişkin genel kurulda ibra edildiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalılar Mehmet Ali A., Hayrullah Y. ve Hasan Ç. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların dava ehliyeti olmadığını, davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkillerinden Hayrullah Y.'nın 20.05.1999 tarihinden sonra yönetimde yer aldığını, müvekkillerinin 1998 yılı ve öncesine ait dönemdeki çalışmalarına ilişkin genel kurulda ibra edildiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

3. Diğer davalılar cevap dilekçesi vermemişlerdir.            

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 02.12.2014 tarih ve 1999/541 E., 2014/736 K. Sayılı kararı ile davacı kooperatifin karar defterinde yapılan ödemeler hakkında bir karar bulunmadığı, faturalara ilişkin ödemelerden yönetim kurulunun haberinin olmadığı, bu ödemelere ilişkin herhangi bir onayı ve kararı bulunmadığı, yapılan bu ödemelerden, yönetim kurulu kararı olmaksızın ödemeyi yapanların sorumlu olduğu, davalıların hukuki sorumluluğunu gerektiren bir durumun ispat ve tespit edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin 06.06.2016 tarih ve 2016/3595 E., 2016/3434 K. Sayılı ilamı ile; her bir ödeme tarihi itibariyle sorumlu olan yönetici ve denetçilerin sorumlu olduğu miktar ile ilgili rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı tarafın diğer temyiz itirazları reddedilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalılar İsmail T., Nihat K.'ın 28/07/1989-04/05/1999 tarihleri arasında Yönetim Kurulu üyesi olduğu, kooperatifin para çekme yetkisinin İsmail T. ve Nihat K.'a ait olduğu, diğer davalılar Hakan Havancılar, Ahmet Aktürk ve Münir Topuz'un denetim kurulu üyesi olduğu, görev yaptıkları dönemdeki kooperatif zararlarından sorumlu oldukları gerekçesiyle bu davalılar hakkında açılan davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar Mehmet Ali A., Hasan Ç., Hasan E., Hayrullah Y.'nın kooperatif para çekme yetkisi ile ilzam ve temsile yetkili olmadıkları gerekçesiyle bu davalılar aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar İsmail T. ve Nihat K. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar İsmail T. ve Nihat K. vekili; davacı kooperatifin tasfiye sebebiyle tüzel kişiliği değişmiş olmakla yeni tüzel kişiliğin tespit edilerek davaya devam edilmesi gerekirken şahısları adına davacı olma ehliyetleri bulunmayan 3 kişinin davacı olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, munzam zarar davası açılmadığı yada dava dilekçesi ıslah edilmediği halde dava rayiç değeri adı altında hukuka aykırı bir dava değeri yaratılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, hakimin tarafların talepleri ile bağlı olduğunu, değişik iş dosyasında alınan tespit raporunda müvekkillerinin uhdesinde kalan bir miktar tespit edilemediğini, bu rapor ile oluşan çelişkinin ek rapor alınarak giderilmesi gerektiğini, kısmen reddedilen kısım üzerinden müvekkilleri lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kooperatifin önceki yönetim ve denetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna dayalı tazminatın tahsili istemine ilişkindir.

 2. İlgili Hukuk

1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 59, 62 ve 98 nci maddeleri, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 336 ve 359 ncu maddeleri, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427 nci ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesinde hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. "Taleple bağlılık ilkesi" emredici nitelikte olduğundan görevi gereği mahkemeler ve temyiz halinde Yargıtay'ca kendiliğinden göz önünde tutulur.

2. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay incelendiğinde; davacı taraf dava dilekçesinde yapılan karşılıksız ödemeler nedeniyle 27.190.000.000 eski TL'lik kooperatif zararının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, talep ıslah edilmediği halde mahkemece toplam 33.742,19 TL üzerinden hüküm kurulduğu anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir.

3. Davacının kooperatif olduğu halde gerekçeli karar başlığında denetçilerin isimlerinin yazılmış olması doğru olmamış ise de bu hususun HMK'nın 304 ncü maddesi uyarınca her zaman mahalinde düzeltilebilmesi mümkün maddi hata niteliğinde olduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar İsmail T. ve Nihat K. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

Peşin yatırılan harcın temyiz edene iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

13.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan             Üye                 Üye                       Üye                        Üye
Murat Kıyak       Birol Soner     Ömer Kızılkaya      Mahmut Coşkun    Doğan Ağırman