YARGITAY HUKUK GENEL KURULUNUN GÖREVLERİ ARASINDA YARGI YERİ BELİRLENMESİ GÖREVİ BULUNMAMAKTADIR.

KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.


16 Şub
2023

Yazdır

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

ESAS NO      : 2022/4-1079
KARAR NO   : 2022/1482

T Ü R K   M İ L L E T İ   A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ               : 
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ                         : 08/07/2022
NUMARASI                 : 2022/53 - 2022/59
DAVACI                       : S.K.
DAVALILAR                : 1- T.C. Adalet Bakanlığı 2- T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
                                       3- Maliye Hazinesi

1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda; Yargıtay 4. Hukuk Dairesince görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine, olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine dair verilen 08.07.2022 tarihli ve 2022/53 E., 2022/59 K. sayılı kararı ile dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderildiği anlaşılmıştır.

2. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü:

3. Davacı, İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 18.03.2020 harç tarihli dava dilekçesiyle, Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/2.9 E. sayılı dosyasında, resmi belgede sahtecilik ve kaçakçılık suçlamaları ile yargılandığını, yargılamanın yapıldığı süreçte suçta kullanıldığı iddia edilen 33 EA 4.3, 33 TE 4.3 ve 33 LN 5.9 plaka sayılı araçları üzerine şerh konulduğunu ve müsaderesine karar verildiğini, bu karar ile yaşam haklarının ve sevincinin elinden alındığını, hiçbir gelirinin kalmadığını, anılan Mahkemenin 21.06.2019 tarihli kararı ile hakkında beraat ve düşme kararı verildiğini, araçlarının üzerindeki haczin kaldırıldığını, teminatın ise yirmi yıl aradan sonra iade edildiğini, enflasyon karşısında değerinin azaldığını, Ankara 6. İdare Mahkemesinin 2008/859 E. sayılı dosyasında ise, sahibi olduğu şirkete verilen serbest bölge faaliyet ruhsatının iptaline ilişkin Dış Ticaret Müsteşarlığı işleminin iptal edilmesi nedeni ile uğradığı zararın tazminini istediğini, adli yardım talebinin gerekçesiz olarak reddedilmesi üzerine nispi harç yatırdığını, tüm davalıların sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek tazminat isteminde bulunmuştur.

4. İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesince, hâkimlerin kusuruna dayalı tazminat isteminin de bulunduğu belirtilerek tefrik kararı verilmiş ve anılan Mahkemenin 02.12.2021 tarihli ve 2021/624 E., 2021/603 K. sayılı kararı ile davacının Ankara 6. İdare Mahkemesinin 2008/859 E. sayılı dosyasında adli yardım talebinin hiçbir hukukî gerekçe gösterilmeden reddedildiği iddiası yönünden ilk derece mahkemesi olarak Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ve dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesine gönderilmiştir.

 5. Davacının talebi üzerine dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Özel Dairenin 08.07.2022 tarihli ve 2022/53 E., 2022/59 K. sayılı kararı ile: “Davacı 27/04/2022 havale tarihli dilekçesi ile tazminat talebinin hakim kusuruna dayanmadığını, bilakis davalılardan Ticaret Bakanlığının asli sorumlu olduğunu, asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, beyan ederek görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir.

Tüm dosya kapsamı ve davacı asılın beyanı dikkate alındığında hakim kusuruna dayalı herhangi bir davanın olmadığı, davanın Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanması gerektiği, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup her zaman ve resen gözetileceği dikkate alınarak karşı görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle dava dilekçesinin usulden reddine, kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi hâlinde olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiş ve kararın kesinleştiği belirtilerek dosya üst yazıyla birlikte Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.

6. Somut olayda uyuşmazlık; ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ile yerel mahkeme arasında temyiz edilmeksizin kesinleşen kararlar nedeni ile ortaya çıkan görev uyuşmazlığının çözüm yerinin Hukuk Genel Kurulu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

7. Öncelikle bu konudaki yasal düzenlemelerin incelenmesinde yarar bulunmaktadır.

8. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 21. maddesinde, iki mahkemenin de görevsizlik kararı vermesi ve bu kararların kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi hâlinde, yargı yerinin belirlenmesi gerektiği, aynı Kanun’un 22. maddesinde ise iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkemenin, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirleneceği düzenlenmiştir.

9. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na göre verdiği 26.01.2022 tarihli ve 1 sayılı kararına göre ise, adli yargı kolu içinde, yargı yeri belirlenmesine ilişkin ihtilaflar nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi (merci tayini) görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine verilmiştir. Bu kararda bir ayrım yapılmaksızın “adli yargı kolu” içindeki tüm merci tayini ihtilaflarına bakma görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine verildiği anlaşılmaktadır.

10. Hukuk Genel Kurulunun görevlerinin belirlendiği 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 15. maddesine bakıldığında ise yargı yeri belirlenmesi görevinin bulunmadığı açıktır.

11. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 47. maddesinde; “Devlet aleyhine açılan tazminat davası, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi hâkimlerinin fiil ve kararlarından dolayı, Yargıtay ilgili hukuk dairesinde; Yargıtay Başkan ve üyeleri ile kanunen onlarla aynı konumda olanların fiil ve kararlarından dolayı Yargıtay Dördüncü Hukuk Dairesinde ilk derece mahkemesi sıfatıyla görülür. Dava, bu dairenin Başkan ve üyelerinin fiil ve kararlarından dolayı ise yargılama Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesinde yapılır.” hükmü bulunmaktadır. Mevcut durum dikkate alındığında; Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin verdiği görevsizlik kararının adli yargı kolu içinde ilk derece mahkemesi sıfatıyla verildiği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır.

12. Mahkemelerin görevleri kanun ile belirlenebilir. Yargısal kararlar ile görevin belirlenmesi mümkün değildir. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 15. maddesine bakıldığında, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun görevleri arasında “yargı yeri belirlenmesi (merci tayini)” görevi bulunmamakta olup; bu görev, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na istinaden alınan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 1 sayılı kararı ile Yargıtay 5. Hukuk Dairesine verilmiştir. Sözü geçen kararda; adli yargı kolu içinde yargı yeri belirlenmesi (merci tayini) görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin görevleri arasında sayıldığına ve ortada temyiz edilmeksizin kesinleşmiş iki adet ilk derece mahkemesi kararı bulunduğuna göre, yargı yeri belirlenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna ait olmayıp, Yargıtay 5. Hukuk Dairesine aittir.

13. Nitekim aynı hususlar Hukuk Genel Kurulunun 23.10.2013 tarihli ve 2013/18-1244 E., 2013/1470 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.

14. Hâl böyle olunca, yargı yeri belirlenmesinde Hukuk Genel Kurulunun görevi bulunmadığından dosyanın görevli mercie gönderilmek üzere Yargıtay 4. Hukuk Dairesine geri çevrilmesi gerekmiştir.

SONUÇ :

Açıklanan nedenlerle;

Dosyanın görevli mercie gönderilmek üzere YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

BİLGİ : "Merci tayinine ilişkin Yargıtay özel dairesinin kararlarına karşı direnilemez" şeklindeki Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18 Nisan 2019 tarihli kararı için bkz.

http://karamercanhukuk.com/yargitay-karari/merci-tayinine-iliskin-yargitay-ozel-dairesinin-kararlarina-karsi-direnilemez