KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ İLE VEKİL İLE MÜVEKKİL ARASINDAKİ UYUŞMAZLIKLAR TAHKİM YOLUYLA ÇÖZÜLEBİLİR.

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2024/3403
Karar No      : 2024/4209

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       : 
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
                                               (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ                                 : 18.07.2024
SAYISI                                 : 2024/3 E., 2024/6 K.

Taraflar arasında karşılıklı olarak görülen Hakem Kararının İptali davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda Bölge Adliye Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı/karşı davalı vekili tarafından duruşma istemli, davalı- karşı davacı vekili tarafından duruşma istemsiz temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 10.12.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı/karşı davalı vekili Avukat Ö.Ö. ile davalılar/karşı davacılar vekili Avukat T.H.'nın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

 I. DAVA

Davacı-karşı davalı vekili, tahkime konu uyuşmazlığın avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklandığını, kamu düzenine ilişkin olduğundan tahkime elverişli olmadığını, bu nedenle sözleşmenin tahkim şartını düzenleyen 6 ncı maddesinin geçersiz olduğunu, hakem tarafından sözleşme kapsamına girmeyen uyuşmazlık konusunda yargılama yapıldığını, davalıların sözleşme konusu dışında kalan şirketin bölünmesi konusunda hizmet verildiğini ikrar ettiklerini, hakemin yetkisinin yalnızca sözleşme kapsamına dahil olan işlerle sınırlı olduğunu, davalı avukatlar hakkında yapılan suç duyurusunun sonucu beklenmeden yargılamaya devam edildiğini, bu şekilde kamu düzenine aykırı hareket edildiğini, hakemin reddi yönündeki talebinin usulüne uygun olarak incelenmediğini, hakem tarafından kendilerinin sunduğu iddiaların tamamen değiştirildiğini, sunulan delillerin dikkate alınmadan hakem tarafından karar verilmesinin hukuki dinlenilme hakkı ve tarafların eşitliği ilkesine aykırı olduğunu ileri sürerek; İstanbul Tahkim Merkezinin 2023/DA-580 sayılı 24.05.2024 tarihli kararının iptalini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı vekili; sözleşmede kararlaştırılan tahkim şartının geçerli olduğunu, yapılan yargılamada tarafların eşitliği ve hukuki dinlenilme hakkına riayet edildiğini, tarafların sunduğu dilekçelerin karşı tarafa tebliğ edildiğini, beyanların alındığını, taraf tanıklarının dinlendiğini savunarak davanın reddini istemiş, karşı davasında ise; hakem tarafından hükmedilen alacağa işletilecek gecikme tazminatı hakkında hatalı karar verildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 4. maddesi hükmüne aykırı hareket edildiğini ileri sürerek; gecikme tazminatı yönünden kararın iptalini istemiştir.

III. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl ve karşı davada ileri sürülen iddiaların HMK'nın 439 uncu maddesinde sınırlı olarak sayılan nedenlerden olmadığı, kamu düzenine aykırılık teşkil edecek bir hususun da bulunmadığı gerekçesiyle; asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı vekili; kararın gerekçesiz olduğunu, İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/773 E. sayılı dosyasında davalıların tahkim ilk itirazını arabuluculuk süresinde ileri süremediklerini, avukatlık ücret sözleşmesi iki tarafın iradelerine tabi olmayan işlerden olduğundan dolayı uyuşmazlığın tahkime elverişli olmadığını, bu nedenle iptali gerektiğini, hakemin tahkim sözleşmesi dışında kalan bir konuda karar vermesi nedeniyle iptali gerektiğini, hakem seçiminin ve hakeme itiraza dair yapılan incelemenin hukuka aykırı yapıldığını ileri sürdüklerini, ancak Bölge Adliye Mahkemesince bu konuya ilişkin inceleme yapılmadan karar verildiğini, hakemin tahkim sözleşmesi dışında kalan bir konuda karar verdiğini, davalı avukatlar tarafından lehine sağlanmış bir menfaat bulunmadığını, buna rağmen davalılar için öngörülen vekalet ücretinin fahiş olduğunu, taraflar arasındaki tahkim şartı dar yorumlanarak tahkim yargılamasına konu edilebilecek uyuşmazlıkların belirlenmesi gerektiğini, sözleşmenin konusunun davacının ortağı olduğu şirketten ayrılması olup, ancak bu işle sınırlı olarak tahkim şartının varlığından bahsedilmesinin mümkün olduğunu, ancak tahkim yargılamasında kabul edildiği üzere davacıya şirketin bölünmesi yönünde hizmet sağlanmış olduğunu, söz konusu hukuki yardımın tahkim şartına ve avukatlık ücret sözleşmesine dahil edilmesinin mümkün olmadığını, kamu düzenine aykırılık iddiasının incelenmesinde verilen hakem kararının esası hakkında da inceleme yapılması gerektiğini, davalılar tarafından müvekkilinin ihtilaflı oluğu kişilere iletilen gizli yazılı teklif doğrultusunda görevi kötüye kullanma suçundan suç duyurusunda bulunulmuş olup bu soruşturmanın sonucunun beklenmesi gerektiğini, hakemin reddi kararına karşı yapılan itirazın divan tarafından yeterli inceleme yapılmadan reddedildiğini, hakem ile tahkim davasının davacıları arasında arkadaşlık ve samimiyetlerinin olduğunun anlaşıldığını, tahkim yargılamasının davacısı olan avukatlar tarafından mali müşavir olarak tanıtılan kişinin mali müşavir olmaması ve rapor alındığı söylenmesine rağmen bir rapor bulunmaması hakem kararının esasına teşkil etmesi gerektiği halde dikkate alınmadığını bu şekilde hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, avukatların davranışlarının güven ilişkisinin temelden sarsılmasına neden olduğunu, tahkim yargılamasında uyuşmazlığa konu vekalet ücretine esas alınacak değerin belirsiz olmasına rağmen bedelin miktarı konusunda tarafların mutabık oldukları yönünde hakem tespitinin hatalı olduğunu, hakem kararının icrasının durdurulmasına yönelik tedbir kararı verilmesi talebi hakkında karar verilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

Davalı- Karşı davacılar vekili; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 4. maddesinde süresinde ödenmeyen vekalet ücretlerinde tahsil anına kadar yasal banka mevduat faizinin 3 katı tutarına gecikme tazminatı ödeneceği kararlaştırıldığı halde hakem kararında taraflar arasında sözleşmede buna ilişkin hüküm bulunmadığı gerekçesiyle gecikme tazminatına ilişkin talebin reddedilmesinin hatalı olduğunu, karşı tarafın da bu taleplere yönelik bir itirazı olmadığı halde hakemin konuyu resen ele alarak karar ihdasına gittiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Hakem Kararının İptaline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. HMK'nın 439/2 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Tahkim dosyasının incelenmesinde; tarafların serbest iradeleri ile imzaladıkları Avukatlık ve Ücret Sözleşmesinin 6. maddesinde uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözüleceğinin kararlaştırıldığı, taraflara tahkim yargılaması süresince eşit olarak iddia, savunma ve itirazlarını ileri sürme imkanı tanındığı, istemin tamamı hakkında karar verilmiş olduğu, yargılamanın yasada öngörülen usul kurallarına uygun olarak yürütüldüğü, kamu düzenine aykırılığın söz konusu olmadığı, uygulanacak hukuk kurallarının tespiti ve yorumunun hakeme ait olduğu, iptal davasında hakem kararının yerinde olup olmadığı veya hukukun doğru uygulanıp uygulanmadığı hususlarının değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacı/karşı davalıdan alınıp davalılar/karşı davacılara verilmesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan               Üye                  Üye                        Üye                    Üye
Battal Yılmaz       Filiz Pınarcı      Dr. Adem Aslan      Hikmet Kanık     Ferhan Temel