KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

BOŞANMA DAVASINDA TAZMİNAT VE YOKSULLUK NAFAKASI İSTEMLERİNİN TALEP ANI KARARLARI (MUHALEFET ŞERHLİ)

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi

ESAS NO:        KARAR NO:
2014/28045       2015/13394

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ                :
Alanya 1. Aile Mahkemesi
TARİHİ                          : 17/09/2014
NUMARASI                  : 2012/1046 - 2014/1111
DAVACI                        : M.G.
DAVALI                        : G.G.
DAVA TÜRÜ                : Boşanma
TEMYİZ EDEN             : Davalı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 23.06.2015 (Salı)

Başkan                        Üye                        Üye                       Üye                   Üye
Ömer Uğur Gençcan   Asuman Celkan     Mahmut Kamacı   İnci Aytaç          Sevil Kartal
                                                                   (Muhalif)

KARŞI OY YAZISI

Yoksulluk nafakası ile boşanmaya ve sebebine bağlı maddi ve manevi tazminat, boşanmanın eki olup, bu nitelikleri gereği iddia ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağına tabi olmaksızın boşanma davası sırasında, davanın yerel mahkemedeki tahkikatı sona erinceye kadar talep edilebilir. Hukuk Muhakemeleri Kanununda, asıl talebin kabulüne bağlı olan fer'i nitelikteki bu taleplerin iddia ve savunma kapsamında kabul edilmesini gerektiren bir hüküm mevcut değildir. Bu bakımdan davalının bu taleplerinin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Hükmün bu sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bu husustaki görüşüne katılmıyorum. 23.06.2015

Üye
Mahmut Kamacı

 

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi
ESAS NO:        KARAR NO:
2015/12132       2015/13292

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ                :
Kurtalan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ                          : 11/03/2015
NUMARASI                  : 2014/347-2015/147
DAVACI                        : M.E.K.
DAVALI                         : H.K.
DAVA TÜRÜ                 : Boşanma
TEMYİZ EDEN             : Davacı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına ve özellikle 16.04.2012 olan dava tarihinin, karar başlığında 06.05.2014 olarak gösterilmesinin yerinde düzeltilebilir maddi hata olduğunun anlaşılmasına göre, davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Davalı yoksulluk nafakasını ön inceleme aşamasında, maddi ve manevi tazminatı ise ön incelemeden sonra istemiştir. Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia ve savunmalarım genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra ise diğer tarafın açık muvafakati ve ıslah dışında iddia ve savunma genişletilemez yahut değiştirilemez (HMK. md.141/1). Davalı, yoksulluk nafakasını Ön inceleme duruşmasında, tazminat taleplerini ise ön incelemeden sonra istemiş,davacı tarafın bu talebe açık bir muvafakati olmamıştır. Bu talepler savunmanın genişletilmesi niteliğindedir. Davalı tarafından bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah işlemi de bulunmamaktadır. O halde, davalının maddi ve manevi tazminat (TMK. md. 174/1-2) ve yoksulluk nafakası talebi hakkında “karar verilmesine yer olmadığına” karar verilecek yerde, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere (2.) bentteki bozma sebebinde oyçokluğuyla diğer yönlerden oybirliğiyle karar verildi. 23.06.2015 (Salı)
 
Başkan                        Üye                            Üye                       Üye                   Üye
Ömer Uğur Gençcan     Asuman Celkan      Mahmut Kamacı     İnci Aytaç         Çetin Durak
                                                                      (Muhalif)

KARŞI OY YAZISI

Boşanmaya bağlı, fer'isi niteliğindeki maddi ve manevi tazminat, bu nitelikleri gereği, boşanma davası içinde tahkikat sona erinceye kadar yazılı veya sözlü olarak talep edilebilir. Bu talepler, iddia ve savunma kapsamında bulunmadığından, bununla ilgili yasağa tabi tutulamaz. Yeter ki, sonradan ileri sürülmüş olması halinde diğer tarafa savunma hakkı tanınmış olsun. Bu sebeple işin esası incelenmelidir.Sayın çoğunluğun bu hususa ilişkin bozma kararına açıklanan sebeple katılamıyorum. 23.06.2015

Üye
Mahmut Kamacı

 

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi

ESAS NO:        KARAR NO:
2014/28044       2015/13396 

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ                : Gaziosmanpaşa 4. Aile Mahkemesi
TARİHİ                          : 09/09/2014
NUMARASI                  : 2011/1432 - 2014/695
DAVACI                        : M.Y.
DAVALI                        : F.Y.
DAVA TÜRÜ                : Boşanma
TEMYİZ EDEN             : Davacı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, velayet, iştirak ve kadın için tayin edilen tedbir nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Müşterek çocuk 2009 doğumlu Y.'in velayeti, sosyal çalışma uzmanlarınca verilen rapor dikkate alınarak davalı anneye bırakılmış ise de; davalı anne karardan sonra 16.01.2015 tarihinde verdiği dilekçesinde "çocuğa bakabilecek durumunun bulunmadığını, kendisinin şu anda bakıma ve yardıma muhtaç durumda olduğunu, velayetinin davacı babaya verilmesini kabul ettiğini" belirterek çocuğun velayetinin davacıya verilmesini kabul ettiğini bildirmiştir. Velayetin kamu düzenine ilişkin olması da dikkate alınarak davalının temyiz aşamasında sunduğu dilekçe de değerlendirilip 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi gereğince Aile Mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan inceleme ve rapor istenip; davacı babanın barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumuna göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velayeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının araştırılması ve tüm delillerin hep birlikte değerlendirilmesi suretiyle hasıl olacak sonucuna göre velayet konusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre çocuk için tayin edilen iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümünün ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere davacının tazminat talepleri yönünden oyçokluğuyla, diğer yönlerden oybirliğiyle karar verildi. 23.06.2015 (Salı) 

Başkan                         Üye                         Üye                     Üye                Üye
Ömer Uğur Gençcan     Asuman Celkan    Mahmut Kamacı   İnci Aytaç       Sevil Kartal
                                                                    (Muhalif)

KARŞI OY YAZISI

Mahkemece, davacının maddi ve manevi tazminat talebinin, “iddianın genişletilmesi yasağı başladıktan sonra ileri sürüldüğü” gerekçesiyle, usulden reddine karar verildiği görülmektedir.

Oysa, bu talepler, boşanma sebebine bağlı ve boşanmanın eki niteliğindedir. Bu nitelikleri gereği, davacı bakımından iddianın, davalı bakımından da savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi kapsamında olmayıp, boşanma davasında tahkikat sona erinceye kadar, herhangi bir harca tabi olmaksızın yazılı veya sözlü olarak ileri sürülebilir. Sonradan ileri sürülmüş olması durumunda yeter ki, diğer tarafın savunma hakkı kısıtlanmamış olsun. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, bu talepleri, iddia ve savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi kapsamına dahil eden bir düzenleme getirmemiştir. Yasada yer alan diğer hükümlerden de böyle bir sonuca ulaşmak mümkün değildir. Karara bağlanması, boşanma kararı verilmiş olmasına, sebebine ve tarafların boşanmadaki kusur durumlarına bağlı olan ve bu özellikleri gereği de boşanmanın eki niteliğinde olan bu taleplerin, boşanma davası içinde çözümlenmesi, bu hususta ayrı bir dava açılmasına ve gider yapılmasına sebebiyet verilmemesi, usul ekonomisinin (Anayasa m. 141/4 ve HMK. m. 30) de bir gereğidir. Bu bakımdan, davacının tazminat taleplerinin esasıyla ilgili bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Hükmün bu sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun kararına bu yönden katılamıyorum. 23.06.2015

Üye
Mahmut Kamacı

BİLGİ : 
Söz konusu içtihat değişikliğinin değerlendirilerek eleştirildiği ve bu içtihatlara karşı direnilmesi yönündeki makale için bkz. KARAMERCAN, Fatih, Boşanma Davalarında Tazminat ve Yoksulluk Nafakası Taleplerinin İleri Sürülme Anı ve Yargıtay'ın Görüş Değişikliğinin İrdelenmesi, Terazi Hukuk Dergisi, S: 85, Y: 2013, s. 54-57.

Bu makaleyi www.academia.edu adresinden indirmek ve okumak için bkz.

https://bit.ly/3cogUoS