KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

CEBRİ İCRA HUKUKUNA İLİŞKİN İŞLEMLERDE MÖHUK 47 HÜKMÜ UYARINCA TÜRK MAHKEMELERİNİN VE İCRA İFLAS ORGANLARININ YETKİSİ MİLLETLERARASI YETKİ SÖZLEŞMELERİ İLE KALDIRILAMAZ.

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2023/6788
KARAR NO    : 2024/3789

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ           : 
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
TARİHİ                     : 18.07.2023
NUMARASI             : 2023/1378 - 2023/2338

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ayşe Kürtün tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından borçlular aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi sureti ile ilamlı icra takibinde, asıl ve birleşen davalarda borçluların sair şikayetleri yanında, kredi sözleşmesi gereği Kazakistan Hukuk mevzuatının uygulanması gerektiğini ileri sürerek Türk İcra İflas Kanunu hükümleri uyarınca Türkiye' de başlatılan takibin iptali istemi ile İcra Mahkemesine başvurduğu; İlk Derece Mahkemesince; yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar bakımından tarafların yetki sözleşmesi yapabileceğinden bahisle davanın kabulüne takibin iptaline karar verildiği, bu karara karşı alacaklının istinaf yoluna başvurduğu, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, karara karşı alacaklının temyiz yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.

Yabancı bir devlet mahkemesinin yetkisini öngören anlaşmaların şekil ve esas bakımından geçerlilik şartları Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'da (“MÖHUK”) m. 47’de düzenlenmiştir.

5718 sayılı MÖHUK'un "Yetki Anlaşması ve Sınırları" başlıklı 47. maddesi hükmü ile Türk mahkemelerinin yer itibariyle yetki kurallarının münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hâllerde, tarafların, aralarındaki yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkilerinden doğan bir uyuşmazlığın yabancı bir devletin mahkemesinde görülmesini kararlaştırmalarının Türk Hukuku bakımında da geçerli olacağı düzenlenmiştir. Yabancı devlet mahkemesine yetki tanıyan anlaşmanın Türk hukuku bakımından hukuki değer taşıması için yazılı, taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan bir uyuşmazlığa ilişkin olması, söz konusu uyuşmazlık yönünden kanun tarafından münhasır bir mahkeme tayin edilmemiş olması ve yetki anlaşmasının "uyuşmazlığın yabancı bir devletin mahkemesinde görülmesi konusunda" olması gerekmektedir. Ayrıca yetki anlaşmasıyla yetkilendirilen yabancı devlet mahkemesinin HMK'nın 17 ve 18. maddelerindeki düzenlemeye paralel olarak "belirli" olması şartı, MÖHUK'un 47. maddesi yönünden de aranmalıdır.

Ayrıca yetki sözleşmesinin niteliği gereği sağlanması gereken şartlar şu şekilde sayılabilir; yetki anlaşması doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında olmalı, uyuşmazlığın kaynaklandığı ilişki belirli veya belirlenebilir olmalı, yetki sözleşmesi tarafların serbestçe tasarruf edemeyecekleri konuları kapsamamalıdır.

Dosyada mevcut 29.12.2018 tarihli "Banka Kredi Genel Sözleşmesi"nin diğer şartlar başlığında; "16.4. İş bu sözleşmenin yerine getirilmesinde taraflar işbu sözleşmede öngörülen şartlarla birlikte Kazakistan Cumhuriyetinin yürürlükteki mevzuatına dayanırlar. 16.5. Tarafların karşılıklı ilişkilerine ilişkin ve iş bu Genel Sözleşmede değinilmeyen hususlar Kazakistan Cumhuriyetinin yürürlükteki mevzuat gereksinimleri uyarınca düzenlenir. 16.6.iş bu genel sözleşme hükümlerinin yürürlükteki mevzuat hükümlerine aykırı olduğu takdirde böyle hükümler taraflarca uygulanmayacak olup geçersiz sayılacaktır. Belirtilen durumda sözleşme, Kazakistan Cumhuriyeti Mevzuatına ters gelmeyen hususlarda uygulanacaktır. 16.8. İşbu genel sözleşmeyle meydana gelebilecek bütün ihtilaflar, Kazakistan Cumhuriyeti Mevzuatında öngörülen şekilde Banka takdirine göre Banka veya şubesinin yerleşim yeri üzere Mahkemelerde maddi hakların uygulanması suretiyle halledilir." şeklinde kararlaştırıldığı, görülmüştür.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 06.05.1998 Tarih E:12-287, 1998/325 Karar sayılı ilamında ''...cebri icra, devletin egemenlik ve hükümranlık haklarının kullanılmasının doğrudan bir sonucudur. O nedenle “devletin nüfuz ve iktidarını simgeleyen bir hakimiyet tasarrufudur” denilebilir. “Türk milleti egemenliğini Anayasa’nın koyduğu esaslara göre yetkili organlar eliyle kullanır. Egemenliğin kullanılması, hiçbir suretle, hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz, hiçbir kimse ve organ kaynağını anayasa’dan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz.” (Anayasa madde 6). Şu durum karşısında; Türk mahkemesinde alınan ihtiyati haciz kararının cebri icra yoluyla uygulanmasına dair yetki, devletin kendi ülkesi üzerinde hakimiyet tasarruflarında bulunabilme iktidarın bir görünümü olduğundan, münhasır (kesin) yetkilerindendir. Hal böyle olunca; davanın sadece belirtilen hukuki nitelik ve kapsamı içinde ve “kamu düzeni”, “münhasır yetki” esaslarının etkisi altında değerlendirildiğinde; Türk mahkemesinin ülke içi yetkisinin ve ona bağlı olarak milletlerarası yetkisinin varlığının kabulü kaçınılmazdır'' gerekçesiyle İcra ve İflas Hukukunun kamusal niteliği ifade edilmiştir.

Kanun koyucu, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip usulünde öngördüğü yetki hükümleriyle Türkiye’de bulunan taşınmazların, Türkiye’de paraya çevrilerek satılmasını arzu etmiştir. Yasal düzenlemeler ve Yargıtay içtihatları karşısında; cebri icra hukukuna ilişkin meselelerde Türk icra organlarının yetkisi münhasır olup, cebri icra hukukuna ilişkin fiil ve işlemlerde MÖHUK m. 47 uyarınca Türk mahkemelerinin ve icra iflas organlarının yetkisi milletlerarası yetki sözleşmeleri ile kaldırılamaz.

Somut olayda alacaklı tarafça başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip, Türkiye’de bulunan taşınmazların paraya çevrilerek satılması sonucunu doğuracağından münhasıran Türk icra organlarına ve mahkemelerine ilişkin bir yetki olduğu kabul edilmelidir.

O halde mahkemece, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borçlunun

sözleşmede Kazakistan mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki itirazının, takibin Türk İcra İflas Kanunu hükümleri uyarınca Türkiye'de yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin 18.07.2023 tarih ve 2023/1378 E. - 2023/2338 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, İstanbul 26. İcra Hukuk Mahkemesinin 14.02.2023 tarih, 2022/320 E. - 2023/68 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de, Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.04.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan             Üye                  Üye                   Üye                 Üye
A. TUNCAL       M. ÇAMUR      S. ÖZTEMİZ     M. T. UYAR     Y. ÇİFTCİ