KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

ERKEĞİN KADINA YÖNELİK EKONOMİK ŞİDDET İÇEREN DAVRANIŞLARI KADININ KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI TEŞKİL ETMEKTEDİR.

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/10973
Karar No      : 2023/1989

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
 Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 24.10.2022
SAYISI                                 : 2022/2517 E., 2022/2253 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince kararın kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonrasında İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin sorumluluklarını yerine getirmediğini, ihtiyaçları karşılamadığını, tarafların ev içinde birbirlerine yabancı gibi davranıp konuşmadıklarını, erkeğin ilgisiz olduğunu, kadının çalışmasına izin vermediğini, önceki yıllarda çalışmaya başladığı için kadına fiziksel şiddet uyguladığını, çocuk baktığı dönemde kadının iffeti hakkında dedikodu çıkardığını, taraflar arasında bu nedenle çıkan tartışmalar sürerken evi terk ettiğini iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı erkeğe 22.06.2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı erkek vekili davaya yasal süre içinde cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 14.07.2021 tarih ve 2020/152 Esas, 2021/471 Karar sayılı kararı ile; taraflar arasında daha önceden görülen ve feragat nedeniyle reddedilen dava bulunduğu, feragat edilen dava ve işbu davadaki vakıaların aynı olduğu ve feragat sonrası dönem için erkeğin kusurlu davranışının ispatlamadığı gerekçesiyle; davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 11.10.2021 tarih ve 2021/2132 Esas, 2021/2136 Karar sayılı kararı ile; diğer davanın 2013 yılında, işbu davanın ise 2020 yılında açıldığı göz önüne alındığında konularının aynı olmasının mümkün bulunmadığı gerekçesi ile kararın kaldırılarak davanın esasının incelenip karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen son kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda eşine şiddet uygulayan, sorumluluklarını yerine getirmeyen ve evi terk eden erkeğin tam kusurlu olduğu ve kadın lehine tazminat ve nafakalara hükmedilmesinin yasal koşullarının bulunduğu gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın lehine ara karar ile hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 1.000,00 TL'ye çıkarılmasına ve kararın kesinleşmesinden sonra aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına ve 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; derdestlik itirazının dikkate alınmadığını, delillerinin toplanmadığını, tanıklarının dinlenmediğini, kadının yakınları olan tanıkların beyanının yanlı olduğunu, erkeğin kusuru olmadığından kadının davasının, tazminat ve nafaka taleplerinin reddinin gerektiğini ileri sürerek; kararın tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında erkeğin eşine şiddet uyguladığı belirtilmişse de fiziksel şiddetin eskiden yaşanmış olması ve bu vakıa sonrası evlilik birliğinin devam etmiş olması nedeniyle erkeğe kusur olarak yüklenmesinin doğru olmadığı, boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen ve evi terk ederek birlikte yaşamdan kaçınan erkeğin tam kusurlu olduğu, erkeğin kusurlarının kadının kişilik haklarına saldırı teşkil etmemesi nedeniyle kadın lehine manevî tazminata hükmedilmesinin doğru olmadığı ve kadın lehine hükmedilen maddî tazminatın miktarının fazla olduğu gerekçesi ile; kusur belirlemesine ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının tazminatlara ilişkin hükümlerinin kaldırılmasına, kadının manevî tazminat talebinin reddine, 40.000,00 TL maddî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine ve erkeğin sair istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını ve şiddetin kadının kişilik haklarını ihlal etmesi nedeniyle manevî tazminat talebinin reddinin doğru olmadığını ve kadın lehine hükmedilen maddî tazminatın az olduğunu beyanla kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat ve maddî tazminatın miktarı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; derdestlik itirazının dikkate alınmadığını, delillerinin toplanmadığını, tanıklarının dinlenmediğini, Buldan Mahkemelerinin yetkili olduğunu, kadının yakınları olan tanıkların beyanının yanlı olduğunu, erkeğin kusuru olmadığından kadının davasının, tazminat ve nafaka taleplerinin reddinin gerektiğini beyanla kararın tamamı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık kadın eşin açtığı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulünün doğru olup olmadığı, doğru ise kadın lehine maddî tazminat ve nafakalara hükmedilmesi şartlarının bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve kadının manevî tazminat talebinin reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle davalı erkeğin davaya süresi içinde cevap dilekçesi sunmadığının anlaşılmasına göre davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat isteyebileceği düzenlemesi yer almaktadır. Somut uyuşmazlıkta, dosya kapsamındaki tanık beyanlarından erkeğin kadına harçlık vermediği, evin ihtiyaçları ile ilgilenmediği ve bu suretle birlik görevlerini yerine getirmeyerek ekonomik şiddet uyguladığı ve kadının ihtiyaçları karşılayabilmek için çevresinden yardım talep etmek ve borç almak zorunda kaldığı anlaşılmıştır. Erkeğin kadına yönelik ekonomik şiddet içeren davranışları kadının kişilik haklarına saldırı teşkil etmektedir. Bu itibarla, kadının manevî tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının manevî tazminat talebinin reddi yönünden BOZULMASINA,

2. Davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Peşin harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan V.                   Üye                   Üye                      Üye                   Üye
A. Albayrak Doğan     Rıza Sarıtaş      Seydi Kahveci      Sevil Kartal       M. Kasım Çetin