
İNTİKALE KONU DEĞERİN CÜZİ BİR MİKTAR OLUŞTURMADIĞI GÖZETİLEREK DAVACININ BAHSİ GEÇEN İNTİKAL İŞLEMİ İLE TEREKEYİ BENİMSEDİĞİNİN KABULÜ GEREKİR.
T.C.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/471
Karar No : 2025/158
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 28.11.2023
SAYISI : 2023/2851 E., 2023/3327 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı; davalılardan A.bank vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının murisi olan Muharrem S.'ın ölüm tarihi itibariyle terekesinde mal varlığı olmakla birlikte şahsi ve kefillikten kaynaklanan borçlarının ne kadar olduğu bilinmediğinden müvekkili tarafından mirası ret yoluna gidilmediğini, sonradan başlatılan icra takibi üzerine terekenin borca batık olduğunun anlaşıldığını belirterek terekenin borca batık olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı A.bank T.A.Ş vekili cevap dilekçesinde; dosya arasında murisin ölüm anındaki tereke değerinin belirlenmediğini, sadece borçlarının tespit edildiğini, murisin mallarının cebri icra ile satılmış olup değerlerinin ihale bedeli olan tutar olarak kabul edilemeyeceğini, terekenin ölüm tarihindeki değerlerinin hesaplanması gerektiğini, icra dosyalarının terekenin intikalinden bir sene sonra infaz edilmiş olmasının davanın seyri için bir önem içermediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı D. Varlık Yönetim A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın hakdüşürücü süre içinde açılmadığını, mirası kabule yönelik işlem yapılıp yapılmadığı ile terekenin ölüm tarihi itibariyle kapsamlı şekilde araştırılması gerektiğini, vekalet ücretinden sorumlu tutulmayarak davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ölüm tarihi itibarıyla Muharrem S.'ın 3 adet taşınmaz değerinin bilirkişiler tarafından 505.206,94 TL olarak hesaplandığı, murisin ölüm tarihi itibarıyla dosya arasına celp edilen icra dosyalarında G. Bankası, İ. Bankası, Y.K. Bankası ve Zile Esnaf Kefaret Kooperatifine toplam 745.799,64 TL borcu bulunduğu, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin borca batık olduğu, bu durumun 06.02.2023 tarihli bilirkişi raporunda da sabit olduğu belirtilerek davacının davasının kabulü ile muris Muharrem S.'ın terekesinin borca batık olduğunun tespitine, davacının murisin mirasını hükmen reddettiğinin tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı A.bank A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuş; Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı A.bank A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde:
a. Kararın eksik inceleme ile verildiğini,
b. Terekenin ölüm anındaki aktif ve pasifinin tespiti gerektiği halde dosyada murisin ölüm anındaki tereke değerinin belirlenmediğini, sadece borçlarının tespit edildiğini,
c. Dosya arasına sunulan bilirkişi raporlarının hükme esas almaya yeter ve elverişli olmadığını,
d. Terekenin ölüm anında aktifinin pasifinden fazla olduğunu, borç miktarlarının ölüm tarihi itibari ile tespiti gerektiği halde yapılmadığını,
e. TMK.’nun 618. maddesi uyarınca ödemeden aciz bir miras bırakanın mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olduklarından geriye dönük beş yıl için miras bırakan adına kayıtlı iken davacılardan herhangi birine intikal etmiş gayrimenkul veya araç bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, bu konuda inceleme yapılmadığını,
f. Terekenin aktifleri ve ölüm anındaki değerleri tespit edilmeden, sırf borçların tespiti ile verilen kararının bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.
1. Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi uyarınca, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Mirasçılar, Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça, yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça, her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava, alacaklılara husumet yöneltilerek görülür.
Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Ayrıca, TMK’nın 610/2. maddesine göre terekeyi sahiplenen mirasçının, mirası reddetme hakkı bulunmadığından, davacı mirasçıların mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadıkları da araştırılmalıdır.
2. Somut olaya gelince; davacı, muris Muharrem S.’ın terekesinin borca batık olduğunu belirterek hükmen reddine karar verilmesi talebinde bulunmuş, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamada ölüm tarihi itibariyle terekenin aktifi 505.206,94 TL, pasifi ise 745.799,64 TL olduğundan terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, istinaf itirazları ise Bölge Adliye Mahkemesince reddedilmiştir.
Tapu kayıtları incelendiğinde, murisin öldüğü 14.07.2016 tarihinde terekesinin aktifinde bulunan ve muris adına kayıtlı 416 ada 12 parsel sayılı taşınmazda 07.01.2019 tarihinde intikal işlemi yapılarak davacı da dahil olmak üzere tüm mirasçılar adına paylı mülkiyet oluştuğu tespit edilmiştir. 07.01.2019 tarihli intikal senedi incelendiğinde, mirasçılar Şükriye, İlhan ve Zihni’nin bizzat talepte bulunarak katıldığı, davacı Arzu’nun ise intikal yetkisi içeren vekaletname suretiyle Zihni’yi vekil olarak atadığı ve işleme vekaleten katıldığı anlaşılmıştır. İntikal işlemi yapılan taşınmazın murisin ölüm tarihindeki değerinin 188.451,20 TL olduğu, dosya kapsamındaki aktif terekenin 505.206,94 TL, pasif terekenin ise 745.799,64 TL olduğu dikkate alındığında, intikale konu değerin cüzi bir miktar da oluşturmadığı gözetilerek davacının bahsi geçen intikal işlemi ile TMK’nın 610/2. maddesi uyarınca terekeyi benimsediği, artık ret talebinde bulunamayacağı göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Hikmet Onat Ayşe Tartıcı Sevinç Türközmen Suat Arslan Dr. Hamit Yelken
Çevikbaş
İNTİKALE KONU DEĞERİN CÜZİ BİR MİKTAR OLUŞTURMADIĞI GÖZETİLEREK DAVACININ BAHSİ GEÇEN İNTİKAL İŞLEMİ İLE TEREKEYİ BENİMSEDİĞİNİN KABULÜ GEREKİR.
T.C.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/471
Karar No : 2025/158
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 28.11.2023
SAYISI : 2023/2851 E., 2023/3327 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı; davalılardan A.bank vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının murisi olan Muharrem S.'ın ölüm tarihi itibariyle terekesinde mal varlığı olmakla birlikte şahsi ve kefillikten kaynaklanan borçlarının ne kadar olduğu bilinmediğinden müvekkili tarafından mirası ret yoluna gidilmediğini, sonradan başlatılan icra takibi üzerine terekenin borca batık olduğunun anlaşıldığını belirterek terekenin borca batık olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı A.bank T.A.Ş vekili cevap dilekçesinde; dosya arasında murisin ölüm anındaki tereke değerinin belirlenmediğini, sadece borçlarının tespit edildiğini, murisin mallarının cebri icra ile satılmış olup değerlerinin ihale bedeli olan tutar olarak kabul edilemeyeceğini, terekenin ölüm tarihindeki değerlerinin hesaplanması gerektiğini, icra dosyalarının terekenin intikalinden bir sene sonra infaz edilmiş olmasının davanın seyri için bir önem içermediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı D. Varlık Yönetim A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın hakdüşürücü süre içinde açılmadığını, mirası kabule yönelik işlem yapılıp yapılmadığı ile terekenin ölüm tarihi itibariyle kapsamlı şekilde araştırılması gerektiğini, vekalet ücretinden sorumlu tutulmayarak davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ölüm tarihi itibarıyla Muharrem S.'ın 3 adet taşınmaz değerinin bilirkişiler tarafından 505.206,94 TL olarak hesaplandığı, murisin ölüm tarihi itibarıyla dosya arasına celp edilen icra dosyalarında G. Bankası, İ. Bankası, Y.K. Bankası ve Zile Esnaf Kefaret Kooperatifine toplam 745.799,64 TL borcu bulunduğu, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin borca batık olduğu, bu durumun 06.02.2023 tarihli bilirkişi raporunda da sabit olduğu belirtilerek davacının davasının kabulü ile muris Muharrem S.'ın terekesinin borca batık olduğunun tespitine, davacının murisin mirasını hükmen reddettiğinin tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı A.bank A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuş; Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı A.bank A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde:
a. Kararın eksik inceleme ile verildiğini,
b. Terekenin ölüm anındaki aktif ve pasifinin tespiti gerektiği halde dosyada murisin ölüm anındaki tereke değerinin belirlenmediğini, sadece borçlarının tespit edildiğini,
c. Dosya arasına sunulan bilirkişi raporlarının hükme esas almaya yeter ve elverişli olmadığını,
d. Terekenin ölüm anında aktifinin pasifinden fazla olduğunu, borç miktarlarının ölüm tarihi itibari ile tespiti gerektiği halde yapılmadığını,
e. TMK.’nun 618. maddesi uyarınca ödemeden aciz bir miras bırakanın mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olduklarından geriye dönük beş yıl için miras bırakan adına kayıtlı iken davacılardan herhangi birine intikal etmiş gayrimenkul veya araç bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, bu konuda inceleme yapılmadığını,
f. Terekenin aktifleri ve ölüm anındaki değerleri tespit edilmeden, sırf borçların tespiti ile verilen kararının bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.
1. Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi uyarınca, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Mirasçılar, Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça, yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça, her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava, alacaklılara husumet yöneltilerek görülür.
Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Ayrıca, TMK’nın 610/2. maddesine göre terekeyi sahiplenen mirasçının, mirası reddetme hakkı bulunmadığından, davacı mirasçıların mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadıkları da araştırılmalıdır.
2. Somut olaya gelince; davacı, muris Muharrem S.’ın terekesinin borca batık olduğunu belirterek hükmen reddine karar verilmesi talebinde bulunmuş, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamada ölüm tarihi itibariyle terekenin aktifi 505.206,94 TL, pasifi ise 745.799,64 TL olduğundan terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, istinaf itirazları ise Bölge Adliye Mahkemesince reddedilmiştir.
Tapu kayıtları incelendiğinde, murisin öldüğü 14.07.2016 tarihinde terekesinin aktifinde bulunan ve muris adına kayıtlı 416 ada 12 parsel sayılı taşınmazda 07.01.2019 tarihinde intikal işlemi yapılarak davacı da dahil olmak üzere tüm mirasçılar adına paylı mülkiyet oluştuğu tespit edilmiştir. 07.01.2019 tarihli intikal senedi incelendiğinde, mirasçılar Şükriye, İlhan ve Zihni’nin bizzat talepte bulunarak katıldığı, davacı Arzu’nun ise intikal yetkisi içeren vekaletname suretiyle Zihni’yi vekil olarak atadığı ve işleme vekaleten katıldığı anlaşılmıştır. İntikal işlemi yapılan taşınmazın murisin ölüm tarihindeki değerinin 188.451,20 TL olduğu, dosya kapsamındaki aktif terekenin 505.206,94 TL, pasif terekenin ise 745.799,64 TL olduğu dikkate alındığında, intikale konu değerin cüzi bir miktar da oluşturmadığı gözetilerek davacının bahsi geçen intikal işlemi ile TMK’nın 610/2. maddesi uyarınca terekeyi benimsediği, artık ret talebinde bulunamayacağı göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Hikmet Onat Ayşe Tartıcı Sevinç Türközmen Suat Arslan Dr. Hamit Yelken
Çevikbaş