ISLAH DİLEKÇESİ VERİLEREK BOŞANMA DAVASININ EKİ NİTELİĞİNDE OLAN MADDÎ VE MANEVÎ TAZMİNAT İSTEMİNDE BULUNULABİLİR.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/8063
Karar No : 2025/4093
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/670 E., 2024/743 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı ile kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir (6100 sy. HMK m.176/1 ). Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir (6100 sy. HMK m.177/1).
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176 vd. maddelerinde, ıslahın harca tabi olacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. 492 sayılı Harçlar Kanununda "ıslah harcı" şeklinde bir harç türü yer almamaktadır. O halde sırf ıslah istemi sebebiyle harç alınamaz. Bunun yanında, ıslah sonucunda dava/talep konusunun miktar veya değeri artarsa ve artan miktar veya değer için harç ödenmesi gerekiyorsa, ancak o zaman harç ödenmesi/tamamlanması gerekir. Somut olayda, davacı kadın vekili 12.10.2020 havale tarihli ıslah dilekçesiyle boşanmanın fer'î niteliğindeki iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat istemlerinde bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar "... Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de yeni dava konusu, önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Dolayısıyla ıslahla, dava konusu olmayan bir istemin dava kapsamına alınması mümkün değildir. Davacı kadının dava dilekçesinde maddi- manevi tazminat talebi bulunmadığından bu talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına denilecek yerde kesin hüküm oluşturacak şekilde ret hükmü kurulması doğru değildir...'' şeklindeki gerekçe ile kadının usulüne uygun tazminat talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de yukarıda da açıklandığı üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununu'nun 176 vd. maddelerine göre, tarafların herbiri dava/cevap dilekçesini ıslah ederek yeni bir vakıa ekleyebilir, yeni vakıa için delil gösterebilir, boşanma davasının eki niteliğinde olan maddi ve manevi tazminat isteminde bulunabilir. Islah karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı olmadığı gibi bu boşanmanın fer'î niteliğindeki talepler yönünden harç ödenmesine de gerek bulunmamaktadır. Bu durumda davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davacı kadın yararına BOZULMASINA,
2. Davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
M. Kasım Çetin Seydi Kahveci Sevil Kartal Hatıran Alper Şaban Kazdal
ISLAH DİLEKÇESİ VERİLEREK BOŞANMA DAVASININ EKİ NİTELİĞİNDE OLAN MADDÎ VE MANEVÎ TAZMİNAT İSTEMİNDE BULUNULABİLİR.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2024/8063
Karar No : 2025/4093
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/670 E., 2024/743 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı ile kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir (6100 sy. HMK m.176/1 ). Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir (6100 sy. HMK m.177/1).
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176 vd. maddelerinde, ıslahın harca tabi olacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. 492 sayılı Harçlar Kanununda "ıslah harcı" şeklinde bir harç türü yer almamaktadır. O halde sırf ıslah istemi sebebiyle harç alınamaz. Bunun yanında, ıslah sonucunda dava/talep konusunun miktar veya değeri artarsa ve artan miktar veya değer için harç ödenmesi gerekiyorsa, ancak o zaman harç ödenmesi/tamamlanması gerekir. Somut olayda, davacı kadın vekili 12.10.2020 havale tarihli ıslah dilekçesiyle boşanmanın fer'î niteliğindeki iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat istemlerinde bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar "... Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de yeni dava konusu, önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Dolayısıyla ıslahla, dava konusu olmayan bir istemin dava kapsamına alınması mümkün değildir. Davacı kadının dava dilekçesinde maddi- manevi tazminat talebi bulunmadığından bu talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına denilecek yerde kesin hüküm oluşturacak şekilde ret hükmü kurulması doğru değildir...'' şeklindeki gerekçe ile kadının usulüne uygun tazminat talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de yukarıda da açıklandığı üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununu'nun 176 vd. maddelerine göre, tarafların herbiri dava/cevap dilekçesini ıslah ederek yeni bir vakıa ekleyebilir, yeni vakıa için delil gösterebilir, boşanma davasının eki niteliğinde olan maddi ve manevi tazminat isteminde bulunabilir. Islah karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı olmadığı gibi bu boşanmanın fer'î niteliğindeki talepler yönünden harç ödenmesine de gerek bulunmamaktadır. Bu durumda davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davacı kadın yararına BOZULMASINA,
2. Davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
M. Kasım Çetin Seydi Kahveci Sevil Kartal Hatıran Alper Şaban Kazdal

