
MAHKEMECE DAVA KONUSU MİSLİ İLE DEĞİŞİMİNE KARAR VERİLEN ARACIN FATURA BEDELİ ÜZERİNDEN NİSBİ KARAR İLAM HARCINA HÜKMEDİLMESİ GEREKİR.
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2023/5269
Karar No : 2024/3729
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Artvin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 02.11.2022
SAYISI : 2022/54 E., 2022/620 K.
Taraflar arasındaki misli ile değişim (malın ayıplı olmasından kaynaklanan) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalıdan 27.09.2012 tarihinde F.F. Combi model araç satın aldığını, satın aldıktan hemen sonra aracın arızalandığını, yetkili servis tarafından bir çok parçası değiştirilen aracın orijinal halini kaybettiğini, aracın üretimden kaynaklı ayıplı olduğunu beyan ederek; davaya konu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan bir ayıp bulunmadığını, aracın kazaya karışmış olması nedeni ile uğradığı değer kaybının tespitini ve aracın satış tarihinden itibaren davacı tarafından kullanılması nedeni ile kullanım bedelinin hakkaniyet gereği tazminattan mahsubu gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, 30.03.2016 tarihli, 2015/620 E., 2016/317 K. sayılı kararla; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 14.02.2019 tarihli, 2016/21603 E., 2019/1840 K. sayılı kararıyla; davanın süresi içinde açıldığının kabulü gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş, davalının karar düzeltme istemi aynı Dairenin 18.01.2019 tarihli, 2019/5027 E., 2019/11799 K. sayılı ilamıyla reddedilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 12.03.2020 tarihli, 2019/825 E., 2020/150 K. sayılı, davanın kabulü ile dava konusu yapılan aracın aynı marka ve aynı model ve aynı özellikteki misliyle değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde İİK 24.maddesi uyarınca işlem yapılmasına dair verilen karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 30.09.2021 tarihli, 2020/11475 E., 2021/9319 K. sayılı kararıyla; somut olayda; bozma ilamına uyularak aracın gizli ayıplı kabul edilmesinin doğru olduğu, ancak davacının, davaya konu araçla 30.03.2014 tarihinde tek taraflı kaza yaptığı ve dosyaya ekspertiz raporunun kazandırıldığı, bu durumda mahkemece davacının sorumluluğunda meydana gelen kaza sonucu oluşan hasar nedeniyle aracın 2. el piyasasında hasarsız emsaline göre meydana gelen değer kaybının tespit edilerek, bu değer kaybının davalı lehine infazda değerlendirilmesi şeklinde hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı tarafından davacıya satılan aracın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un (TKHK) 8 inci maddesi uyarınca ayıplı mal niteliğinde olduğu, davacının misli ile değişim talebinin yerinde olduğu (ancak yapmış olduğu 30.03.2014 tarihli trafik kazası neticesinde bilirkişi raporu ile nispi metoda göre hesaplanan 9.000,00 TL değer kaybını ödemesi gerektiği) gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile aracın davalı tarafından aynı tip ve modelde yenisi ile değiştirilmesine, aracın her türlü takyidattan ari olarak davalıya teslimine, bilirkişi tarafından hesaplanan 9.000,00 TL değer kaybının davacı tarafından davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davanın zamanaşımından reddi gerektiğini, dava konusu araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacıya ait aracın kazadan sonra hasarlı hale geldiğini, davacının seçimlik hakkını onarım yoluyla kullandığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen değer kaybı bedelinin son derece düşük olduğunu, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin ve değer kaybı nedeniyle hükmedilen bedele faiz işletilmemesinin de usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. TKHK'nin 8 inci maddesi.
2. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 15 inci maddesi.
3. 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK.
3. Değerlendirme
1. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, bozma doğrultusunda inceleme yapılarak hüküm kurulduğu, bozmanın kapsamı dışında kalan hususların ise artık incelenmesinin mümkün bulunmadığı, hükme esas alınan raporların taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunduğu, her ne kadar mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmişse de davacının talebinin tam kabulüne karar verildiği ve araçta kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybının davalıya ödenmesine karar verilmesinin misli ile değişim talebinin sonuçlarından olup infazda değerlendirilecek bir durum olması nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
2. Kamu düzeni nedeniyle resen yapılan incelemede; Mahkemece dava konusu misli ile değişimine karar verilen aracın fatura bedeli üzerinden nisbi karar ilam harcına hükmedilmesi gerekirken, maktu harca hükmedilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (6100 sayılı Kanun) eklenen Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının 4 üncü bendinin hükümden çıkartılarak, yerine ''492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.183,74 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına'' ibarelerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
19.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Filiz Pınarcı Emir Ateş Ferhan Temel İsmail Ulukul Osman Kiper
MAHKEMECE DAVA KONUSU MİSLİ İLE DEĞİŞİMİNE KARAR VERİLEN ARACIN FATURA BEDELİ ÜZERİNDEN NİSBİ KARAR İLAM HARCINA HÜKMEDİLMESİ GEREKİR.
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2023/5269
Karar No : 2024/3729
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Artvin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 02.11.2022
SAYISI : 2022/54 E., 2022/620 K.
Taraflar arasındaki misli ile değişim (malın ayıplı olmasından kaynaklanan) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalıdan 27.09.2012 tarihinde F.F. Combi model araç satın aldığını, satın aldıktan hemen sonra aracın arızalandığını, yetkili servis tarafından bir çok parçası değiştirilen aracın orijinal halini kaybettiğini, aracın üretimden kaynaklı ayıplı olduğunu beyan ederek; davaya konu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan bir ayıp bulunmadığını, aracın kazaya karışmış olması nedeni ile uğradığı değer kaybının tespitini ve aracın satış tarihinden itibaren davacı tarafından kullanılması nedeni ile kullanım bedelinin hakkaniyet gereği tazminattan mahsubu gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, 30.03.2016 tarihli, 2015/620 E., 2016/317 K. sayılı kararla; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 14.02.2019 tarihli, 2016/21603 E., 2019/1840 K. sayılı kararıyla; davanın süresi içinde açıldığının kabulü gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş, davalının karar düzeltme istemi aynı Dairenin 18.01.2019 tarihli, 2019/5027 E., 2019/11799 K. sayılı ilamıyla reddedilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 12.03.2020 tarihli, 2019/825 E., 2020/150 K. sayılı, davanın kabulü ile dava konusu yapılan aracın aynı marka ve aynı model ve aynı özellikteki misliyle değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde İİK 24.maddesi uyarınca işlem yapılmasına dair verilen karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 30.09.2021 tarihli, 2020/11475 E., 2021/9319 K. sayılı kararıyla; somut olayda; bozma ilamına uyularak aracın gizli ayıplı kabul edilmesinin doğru olduğu, ancak davacının, davaya konu araçla 30.03.2014 tarihinde tek taraflı kaza yaptığı ve dosyaya ekspertiz raporunun kazandırıldığı, bu durumda mahkemece davacının sorumluluğunda meydana gelen kaza sonucu oluşan hasar nedeniyle aracın 2. el piyasasında hasarsız emsaline göre meydana gelen değer kaybının tespit edilerek, bu değer kaybının davalı lehine infazda değerlendirilmesi şeklinde hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı tarafından davacıya satılan aracın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un (TKHK) 8 inci maddesi uyarınca ayıplı mal niteliğinde olduğu, davacının misli ile değişim talebinin yerinde olduğu (ancak yapmış olduğu 30.03.2014 tarihli trafik kazası neticesinde bilirkişi raporu ile nispi metoda göre hesaplanan 9.000,00 TL değer kaybını ödemesi gerektiği) gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile aracın davalı tarafından aynı tip ve modelde yenisi ile değiştirilmesine, aracın her türlü takyidattan ari olarak davalıya teslimine, bilirkişi tarafından hesaplanan 9.000,00 TL değer kaybının davacı tarafından davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davanın zamanaşımından reddi gerektiğini, dava konusu araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacıya ait aracın kazadan sonra hasarlı hale geldiğini, davacının seçimlik hakkını onarım yoluyla kullandığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen değer kaybı bedelinin son derece düşük olduğunu, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin ve değer kaybı nedeniyle hükmedilen bedele faiz işletilmemesinin de usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. TKHK'nin 8 inci maddesi.
2. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 15 inci maddesi.
3. 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK.
3. Değerlendirme
1. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, bozma doğrultusunda inceleme yapılarak hüküm kurulduğu, bozmanın kapsamı dışında kalan hususların ise artık incelenmesinin mümkün bulunmadığı, hükme esas alınan raporların taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunduğu, her ne kadar mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmişse de davacının talebinin tam kabulüne karar verildiği ve araçta kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybının davalıya ödenmesine karar verilmesinin misli ile değişim talebinin sonuçlarından olup infazda değerlendirilecek bir durum olması nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
2. Kamu düzeni nedeniyle resen yapılan incelemede; Mahkemece dava konusu misli ile değişimine karar verilen aracın fatura bedeli üzerinden nisbi karar ilam harcına hükmedilmesi gerekirken, maktu harca hükmedilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (6100 sayılı Kanun) eklenen Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının 4 üncü bendinin hükümden çıkartılarak, yerine ''492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.183,74 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına'' ibarelerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
19.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Filiz Pınarcı Emir Ateş Ferhan Temel İsmail Ulukul Osman Kiper