KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

TAŞIMA İLİŞKİSİNE DAYALI, BİRDEN ÇOK KİŞİ ALEYHİNE, İHTİYARÎ DAVA ARKADAŞLIĞI ŞEKLİNDE AÇILAN DAVALAR, TÜKETİCİ MAHKEMESİNDE GÖRÜLMELİDİR.

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2025/616
Karar No      : 2025/1428

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ KARARLARI ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN
GİDERİLMESİ İSTEMİNE DAİR  
Y A R G I T A Y   İ L  M I

I. BAŞVURU

Başvurucu Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi, 27.11.2024 tarih, 2024/844 muhabere sayılı yazısı ile taşıma ilişkisine dayalı taşıyıcı, sürücü ve sigorta şirketleri aleyhine açılan tazminat davalarının birlikte tüketici mahkemesinde görülüp görülemeyeceği hususunda Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4, 5, 13. Hukuk Dairelerinin kesin nitelikteki kararları arasında farklılık bulunduğunu belirterek bu farklı uygulamaların giderilmesi için gereğinin yapılmasını talep etmiştir.

II. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 03.01.2025 tarihli ve 2024/21 Esas, 2025/2 Karar sayılı uyuşmazlığın giderilmesi kararı ile; Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2024/3345 E. sayılı kararı ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2024/590 E., Bursa 13. Hukuk Dairesinin 2022/408 E., Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesinin 2023/456 E. sayılı kesin nitelikteki kararları arasında uyuşmazlık bulunduğuna, uyuşmazlığın giderilmesi ve içtihat birlikteliğinin sağlanması amacıyla 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkilerini Düzenleyen Kanun'un 35/3. maddesi uyarınca ilgili belgelerin eklenerek kararın bir örneğinin Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine oy birliği ile uyuşmazlığın Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesinin kararları yönünde giderilmesine dair görüşte bulunulmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir.

III. UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU KARARLAR

A. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2024/3345 E., 2024/2582 K. sayılı kararıyla; "... bir davalı yönünden görevli olan tüketici mahkemesi ile diğer davalı yönünden görevli olan ticaret mahkemesi değerlendirildiğinde, ticaret mahkemesinde yazılı yargılama usulünün uygulanırken, tüketici mahkemesinde basit yargılama usulü uygulanmaktadır. Her iki mahkemede açılacak davalarda alınacak harç farklıdır. Bu durumda her ne kadar somut olayda uyuşmazlık aynı olaydan kaynaklanıyor ve davacının taleplerinden birisi yönünden verilecek karar diğerini doğrudan ilgilendirecek nitelikte ise de, davalıların sorumluluğuna ilişkin hukuki sebeplerin niteliğine göre davaların görülmesi gereken asliye ticaret mahkemesi ve tüketici mahkemesinin yargılama usullerinde esaslı farklılıklar bulunduğundan aynı dava dilekçesi ile birden fazla davalı hakkında açılan bu davada tüm davalılar hakkındaki davanın bir bütün olarak asliye ticaret mahkemesinde ya da tüketici mahkemesinde görülmesi mümkün değildir.

O halde ticaret mahkemesince davalı gerçek kişiye yönelik davanın tefrik edilerek tüketici mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi, davalı sigorta şirketi ile ilgili davanın ise esasının görülmesi için Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesi gerekmiştir..." şeklinde karar verildiği,

B. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin ve 2024/590 E, 2024/618 K. sayılı kararıyla; "... davanın, müteveffa Bilge Toker’in yolcu olarak seyahat ettiği davalı E.T.Ö. Taşımacılık.. Ltd. Şti şirketin işleteni olduğu otobüsün kaza yapması sonucu vefat etmesinden doğan maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı, muris/müteveffanın tüketici vasfına sahip olup, davalı taşıyan arasındaki temel ilişki olan taşıma sözleşmesinin dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalması nedeniyle, davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu, davalı sigorta şirketi yönünden uyuşmazlık tüketici mahkemesi görev alanına dahil değil ise de, usul ekonomisi, ihtiyari dava arkadaşlığı ve müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince bu davalı hakkındaki davanın diğer davalı ile birlikte tüketici mahkemesinde görülmesinin zorunlu olduğu, ilk görevsizlik kararı veren mahkemece dava dilekçesi ve eklerinin taraflara tebliğ edildiği, dosyaya her iki davalı tarafça cevap dilekçesinin ibraz edildiği gözetildiğinde, davalı E.T.Ö. Taşımacılık.. Ltd.Şti vekilinin karara yönelik istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir..." şeklinde karar verildiği,

C. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 2022/408 E. ve 2023/804 K. sayılı kararıyla; "… Kaza tarihinde davacı ile bir kısım davalılar arasında taşıma sözleşmesinden kaynaklı hukuki ilişki bulunmaktadır. Davacının bu sözleşme uyarınca tüketici (yolcu), davalı Ayten Avcı'nın da mesleki ve ticari faaliyeti kapsamında (kazanın ticari aracın seyir faaliyeti sırasında meydana gelmesi nedeniyle) hareket eden gerçek kişi olduğu ve dava tarihi gözetildiğinde, davanın temel dayanağının bizatihi tüketici işleminden (taşıma sözleşmesinden) kaynaklandığı ve eldeki davanın daha özel nitelikte mahkeme olan tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, her ne kadar davalı Burcu yönünden genel mahkemeler görevli ise de; davacı tarafça davalıların müteselsil sorumluluğuna dayanıldığı, 6100 sayılı HMK 57. maddesi gereği davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, diğer davalı Burcu yönünden de özel görevli mahkemenin uyuşmazlığa bakmakla görevli olduğu ... göz önüne alındığında, tüm taraflar yönünden uyuşmazlığa Tüketici Mahkemesi sıfatı ile bakılarak diğer dava şartlarının değerlendirilmesi gerekmekte olup ilk derece Mahkemesi tarafından davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılmasında isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin bu husustaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir..." şeklinde karar verildiği,

D. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesinin 2023/456 E., 2024/926 K. sayılı kararıyla; "... Somut olayda; taraflar arasındaki ilişkinin taşıma sözleşmesinden kaynaklanması ve davacıların da tüketici vasfına sahip olması, davacı yolcular ile davalı Nallıhan Birlik Turizm Ltd. Şti. arasındaki temel ilişki olan taşıma sözleşmesinin dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu kapsamında kalması gözetilerek, davanın görülmesinde Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde yargılamaya devam edilerek esastan karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, istinaf eden davacılar vekili ve davalı H. Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince ayrı ayrı kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına..." şeklinde karar verildiği anlaşılmaktadır.

IV. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, taşıma ilişkisine dayalı, birden çok kişi aleyhine, ihtiyari dava arkadaşlığı şeklinde açılan davalarda, davalılardan biri yönünden tüketici mahkemesi, diğeri yönünden asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu durumda, davaların birlikte tüketici mahkemesinde mi, yoksa ayrı ayrı görevli mahkemelerde mi görülmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır.

B. İlgili Hukuk

1. Bölge adliye mahkemelerinin benzer olaylarda kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 35. maddesinde yer alan düzenlemedir.

2. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK).

C. Değerlendirme

1. TKHK'nın 3/1-l bendi, "Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder," düzenlemesini içermektedir. Aynı Kanun'un 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2. maddesinde ise, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun'un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

2. Anılan hükümler çerçevesinde, ticari veya mesleki olmayan bir amaçla hareket eden tüketicinin taraf olduğu bir taşıma sözleşmesi, tüketici işlemidir. Böyle bir sözleşme/işlem nedeniyle sürücü ve işleten/malik olanlara karşı birlikte açılan davalarda, tüketici mahkemeleri görevlidir. Taşınan tüketici ile arasında sözleşme ilişkisi bulunmayan sigorta şirketine/ şirketlerine karşı açılan davalarda ise görevli mahkeme, ticaret mahkemesidir.

3. Dava, sürücü ve işleten/malik olanlarla birlikte arada sözleşme ilişkisi bulunmayan sigorta şirketi/ şirketlerine karşı birlikte açıldığında, temel ilişki olan taşıma sözleşmesinin TKHK kapsamında kaldığı, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, usul ekonomisi, müteselsil sorumluluk ilkesi, uyuşmazlığın nitelik itibarıyla nispeten işin uzmanı olan mahkemece karara bağlanması, davaların makul süre içinde bitirilmesi yükümlülüğü hususları değerlendirilerek davaların birlikte tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiği kanaatine varılmış ve uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir.

V. KARAR

1. Taşıma ilişkisine dayalı, birden çok kişi aleyhine, ihtiyari dava arkadaşlığı şeklinde açılan davalarda, davalılardan biri yönünden tüketici mahkemesi, diğeri yönünden ticaret mahkemesinin görevli olduğu durumda, davaların birlikte tüketici mahkemesinde mi, yoksa ayrı ayrı görevli mahkemelerde mi görülmesi gerektiği noktasında toplanan uyuşmazlıkta, temel ilişki olan taşıma sözleşmesinin TKHK kapsamında kalması, ihtiyari dava arkadaşlığı, usul ekonomisi ve özellikle müteselsil sorumluluk ilkesi gözetilerek davaların birlikte TÜKETİCİ MAHKEMESİNDE GÖRÜLMESİNİN GEREKTİĞİNE, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine,

2. Dosyanın Bursa Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine,

3. Karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemelerinin hukuk dairelerine bildirilmesi için Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreterliğine gönderilmesine,

03.03.2025 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

Başkan                     Üye                       Üye               Üye                        Üye  
Abdullah Yaman        Hafize Gülgün       Ali Orhan      Mehmet Durgun      İsmail Yavuz
                                  Vuraloğlu