Karamercan Hukuk

Katkı - Değer Artış Payı & Katılma Alacağı Davaları 8. Baskı

Öncelikle eserime ilgi gösteren tüm okuyucularıma teşekkür ederim.

Kitabın yedinci baskısına ek olarak sekizinci baskısında, aradan geçen zaman zarfındaki Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin en güncel içtihatları (en yakın 13.12.2022 tarihli) ve edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesine ilişkin olan konularda diğer Yargıtay Hukuk Daireleri tarafından verilmiş en güncel içtihatlar da titizlikle tek tek incelenmiş ve okuyucuya en iyi şekilde sunulmaya çalışılmıştır. Ayrıca, edinilmiş mallara katılma rejimine ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından verilmiş en güncel kararlar da kitapta yer almıştır.

Kitabın yedinci baskısına ek olarak sekizinci baskısında İsviçre Federal Mahkemesi’nin vermiş olduğu önemli ve güncel mal rejimine ilişkin (25.01.2022, 21.02.2022, 16.03.2022, 24.11.2022 tarihli), medenî usûl hukukuna ilişkin (15.06.2020, 17.03.2021, 25.07.2022 tarihli) ve hem mal rejimlerine hem de usûl hukukuna ilişkin (08.06.2022, 28.11.2022, 16.12.2022 tarihli) kararlarına yer verilmiştir.

HMK’nın yürürlüğe girmesinden bu yana sürekli olarak yapılan bir hatayı da bu önsözde yer vermek zorunda kalıyorum. Her ne kadar bu kitap mal rejimine ilişkin yazılmışsa da usûl hukuku asla göz ardı edilmemelidir. Uygulamada gözden kaçan veya önemsenmeyen bir hususu belirtmek gereklidir. Davacı taraf, dilekçelerinde sıra numarası belirtmeden paragraflar halinde vakıalarını ileri sürmekte ve davalının savunmalarını yapması (cevap dilekçesi) vermesi zorlaşmaktadır. Şöyle ki, davalı taraf, davacı tarafın ortaya koyduğu vakıalara karşı sıra numarası altında cevap veremediği için taraflar arasındaki dilekçelerin teatisi aşamasındaki iddia ve savunma kesiti halk deyimiyle “kör dövüşü” şeklinde gerçekleşmektedir. Bu yüzdendir ki, günah keçisi ilan edilen HMK’nın kimyası bozularak yargılamanın sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi, taraflar ve sonrasında dolaylı da olsa (bu yöndeki eksikliğin giderilmesini talep eden davalının itirazlarına kulak tıkayan) mahkemelerce engellenmektedir. Bu görüşümü “Dava Cevap Dilekçesinin Unsurları - Somutlaştırma Yükü” isimli kitabımın 2016 tarihli birinci baskısında ve 2021 tarihli ikinci baskısında da aynen ifade etmiştim. Bu yüzden de, ZPO Art. 221 Abs. 1 lit. d (HMK m. 119/1-e-f) hükmüne ilişkin verilmiş olan İsviçre Federal Mahkemesi’nin 08.06.2022 ve 28.11.2022 tarihli kararı ile birlikte Zürih Kanton (Bölge) Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi’nin 08.08.2019 tarihli (PF190021-O/U) kararı da kitapta ilgili kısımda yer aldırılmıştır.

Kitabın sekizinci baskısında “İçindekiler” kısmının başlıklandırma sistemi değiştirilmiş olup daha sade ve anlaşılır bir görünüme kavuşturulmuştur.

“Paylı Mülkiyet Konusu Mallar” başlığının altına “Genel Olarak” ve “Sürüm Değeri” kısmı eklenmiştir.

Her baskıda olduğu gibi hem mal rejimine hem de usûl hukukuna ilişkin en güncel eserler ve makaleler incelenmiş ve bu çalışmalara kitapta ilgili kısımlarda yer verilmiştir. Her baskıda olduğu gibi atıf yapılan eserlerin güncel baskılarına karşılık gelen sayfaları da güncellenmiştir.

Sekizinci baskıda aynı yönde verilmiş daha eski tarihli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin kararları metinden çıkarılmış ve çıkarılan kararın künyesi dipnota verilerek kitabın sayfa sayısından tasarruf edilmeye çalışılmıştır.

Kanımca, üçüncü baskıdan beri ifade ettiğim üzere, kitabımın belki de en farklı yönünü oluşturan ve dolayısıyla detaylı incelenmiş ve uygulamada sorunlara yol açan kısmı olan edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde, şirketin veya şirketlerin dava konusu olması durumu, bu konunun çözümlenmesinde Medeni Hukuk alanı yeterli gelmediği düşünüldüğünden Ticaret Hukuku (ve yeri geldikçe Vergi Hukuku) ile birlikte İşletme Bölümü’nün konusuna giren “Şirket Değerlemesi” alanı da bu çözümlemede yer aldırılarak görüşümüz de ifade edilmiş olup kitabımızdaki bu görüşlerin doktrin açısından da doğrulandığı görülmüştür. Görüşlerimizin doğrulandığı kısımlar, kitabın ilgili kısımlarında okuyucuya yol göstermesi açısından da açıkça gösterilmiştir.

Kitabımızın 4. baskısından (2018 yılı Mart ayından) bu yana, istikrarlı bir şekilde ortaya koyduğumuz (şirket değerlemesi yapılırken dikkate alınması gereken kalemlere ilişkin) görüş, İsviçre Federal Mahkemesi’nin 11.12.2019 tarihli (BGE 146 III 73) Kararı’nda da kabul görmüştür. Bu yüzden, mehaz kanunumuzu oluşturan İsviçre Hukuku açısından ortaya konulan bu içtihat, Türk Hukuk uygulaması tarafından kabul edilerek uygulanmalıdır.

Kitabımın ikinci baskısı ile birlikte IV. Bölüme 7. Başlıkla kendisine yer bulan “Yargılama Sırasında Yapılan Hatalar ve Usûl Uyarıları” kısmına, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları ile daha da sistematik bir görünüm kazandırılmış olup “Tahkikat”, “Uzman Görüşü”, “Zamanaşımı” ve “Hükmün Tamamlanması” kısmı eklenmiştir.

Son olarak kitabın sekizinci baskısında mal rejimi davalarını da ilgilendiren tarafımca yapılan içtihadı birleştirme başvuruları sonucunda; Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 18.02.2022 tarihli kararına göre “ifa zamanı gelmemiş (vadesi gelmemiş, muaccel olmayan, müeccel) bir alacak için açılmış davada, mahkemece ifa zamanının henüz gelmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir” ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 03.06.2022 tarihli kararına göre “icra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekir” şeklindeki kararları da kitapta ilgili kısımda yer aldırılmıştır.

https://www.seckin.com.tr/kitap/439162514

ATIF ALDIĞI KİTAPLAR :

KOCAR, Serra, Türk Miras Hukukunda Mirasçıların Birlikte Sorumluluğu, Ankara, 2024.

UYAR, Enes, Katılma Alacağının Hakim Kararıyla Azaltılması veya Kaldırılması, İstanbul, 2024.

ATIF ALDIĞI MAKALE :

GAYRETLİ AYDIN, Seda; YAZICI, Ali Said, Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminde İspat Karineleri, Trabzon Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C: I, S: 1, Y: 2023, s. 1-29.