KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

ALACAĞIN FER'İ İBARESİNİN KAPSAMINA FAİZİN DE GİRDİĞİ AÇIKTIR.

T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/2631
Karar No      : 2023/2846

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       : 
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 25.02.2022
SAYISI                                 : 2022/284 E., 2022/168 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Maliye Hazinesi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı Maliye Hazinesi vekili tarafından temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması davacı tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 19.09.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat H.K. ile Maliye Hazinesi vekili Avukat A.Ü.Y., davalı M. Üniversitesi Rektörlüğü vekili Avukat E.S.'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı M. Üniversitesi Rektörlüğü arasında temizlik işini konu alan hizmet alım sözleşmesi düzenlendiğini, ihale şartnamesinde fazla mesai yaptırılmayacağının düzenlendiğini ve ihale fiyatının buna göre belirlendiğini, ancak İŞKUR İl Müdürlüğü tarafından yapılan denetimlerde hastanede personele fazla mesai yaptırıldığının tespit edilmesi üzerine, prime esas kazancın eksik bildirilmiş olduğu gerekçesiyle, müvekkiline 559.565,90 TL borç tahakkuk ettirildiğini, davalı idarenin, haksız olarak anılan tutarı müvekkilinin hakedişinden kestiğini ileri sürerek, bu meblağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı M. Üniversitesi Rektörlüğü vekili cevap dilekçesinde, yapılan kesintilerin mevzuata uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Maliye Hazinesi vekili cevap dilekçesinde; davanın idare yargının görevine girdiğini, hizmet alım sözleşmesinin tarafı olmayan müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 01.12.2020 tarihli ve 2019/282 Esas, 2020/225 Karar sayılı kararıyla; davacının asgari ücret teşvik tutarından usulsüz olarak faydalandığının tespit edilmesi üzerine, teşviklerin SGK İl Müdürlüğü tarafından iptal edildiği ve davacıdan teşvik tutarlarının tahsil edildiği, aynı zamanda davalı iş sahibi idare tarafından da aynı tutarların hakedişlerden kesinti yapılmak suretiyle davalı Maliye Hazinesine aktarıldığı, bu şekilde davacıdan mükerrer tahsilat yapılmış olduğu, kesilen mükerrer teşvik tutarı olan 500.409,09 TL’nin ferileriyle birlikte Maliye Hazinesince iadesi gerektiği sonucuna varılarak, davalı M. Üniversitesi Rektörlüğü yönünden açılan davanın reddine, davalı Maliye Hazinesi yönünden davanın kabulü ile 500.409,09 TL’nin davalı Maliye Hazinesinden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Maliye Hazinesi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 05.04.2021 tarihli ve 2021/392 Esas, 2021/442 Karar sayılı kararıyla; süresinde yapılmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Maliye Hazinesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 21.12.2021 tarihli ve 5928 Esas, 2449 Karar sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun süresinde yapıldığı belirtilerek, istinaf dairesi kararı bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı iş sahibi idarece, davacının hakedişlerinden toplam 500.409,09 TL kesinti yapılarak, diğer davalı Maliye Hazinesi hesaplarına gönderildiği, davacının ayrıca SGK’ya da aynı nedenle ödeme yaptığı, davalı Maliye Hazinesi hesaplarına aktarılan tutarın mükerrer olduğunun anlaşıldığı, söz konusu tutarın iadesi gerektiği, davacı yasal faiz talep etmiş ise de mahkemece alacağın fer’ileri ile birlikte tahsiline hükmedildiği, alacağın fer’ileri tahsili ibaresinin, yasal faiziyle tahsili anlamını taşımadığını ve hükmün bu yönden davacı tarafça istinaf edilmediği, bu nedenle artık davacı lehine faize hükmedilmeyeceği gerekçesiyle, davalı M. Üniversitesi yönünden davanın reddine, davalı Maliye Hazinesi yönünden davanın kısmen kabulü ile 500.409,09 TL’nin davalı Maliye Hazinesinden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı Maliye Hazinesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1- Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; ilk derece mahkemesince dava konusu alacağın fer’ileri ile birlikte tahsiline hükmedildiğini, fer’ilerin kapsamına faiz alacağı da girdiğinden, tüm taleplerinin kabul edilmiş olduğunu ve bu nedenle ilk derece mahkemesi hükmünü temyiz etmediklerini, ayrıca davalı tarafın da hükmü bu yönden temyiz etmediğini, lehlerine usuli kazanılmış hak doğduğunu, bu itibarla, istinaf dairesinin faize hükmetmemesinin hatalı olduğunu, bunun yanında vekalet ücretinin de tarife hükümlerine aykırı hesaplandığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

2- Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davada idari yargının görevli olduğunu, uyuşmazlığın davacı ile diğer davalı iş sahibi idare arasındaki sözleşmeden kaynaklandığını, Maliye Hazinesine husumet yöneltilemeyeceğini, mükerrer ödemeden söz edilecek ise bunun sonradan SGK’ya yapılan ödeme olduğunu ve talebin SGK’ya yöneltilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hizmet alım sözleşmesine dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı Maliye Hazinesi vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı vekilinin faize yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01.03.2006 tarihli ve 2005/10–755 Esas, 2006/32 Karar sayılı ilamında ayrıntıları açıklandığı üzere; bir borç ilişkisi, asıl hakla birlikte bazı fer’i hakları da içerir. Borç ilişkisinin içerdiği asıl hak, alacak hakkı; fer’i haklar ise, cezai şart, faiz, kefalet, rehin, hapis hakkı gibi haklardır. Yine TBK'nın 131/1 maddesinde de faiz bağlı (feri) hakları arasında sayılmıştır.

Davacı taraf, dava dilekçesinde, alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin bozmadan önceki 01.12.2020 tarihli kararında alacağın fer'ileriyle birlikte tahsiline hükmedilmiştir. Bozma sonrası verilen temyize konu Bölge Adliye Mahkemesi kararında, alacağın fer'isi ibaresinin faizi kapsamadığı, 01.12.2020 tarihli karar bu yönden davacı aleyhine olmasına rağmen temyiz edilmediğinden kesinleştiği gerekçesiyle, davacının faiz talebinin reddine karar verilmiş ise de az yukarıda açıklandığı üzere fer'i ibaresinin kapsamına faizin de girdiği açıktır. Bu durumda alacağın faizi ile birlikte tahsiline hükmedilmesi gerekir.

Bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına olmak üzere düzeltilerek onanması gerekir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı Maliye Hazinesinin tüm, davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “500.409,09 TL’nin” ibaresinden sonra gelmek üzere “dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Yargıtay duruşmasında vekili hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 8.400,00 TL duruşma vekalet ücretinin, davalı Maliye Hazinesinden tahsili ile davacıya ödenmesine,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davacıya iadesine,

Davalı Maliye Hazinesi harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan            Üye                      Üye                    Üye                    Üye
Murat Kıyak      Bahri Aydoğan     Özcan Turan      Zeki Gözütok      Doğan Ağırman