KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

GENEL MAHKEMELERDE AÇILAN UYARLAMA DAVASI, DAR YETKİLİ İCRA MAHKEMESİ AÇISINDAN BEKLETİCİ SORUN YAPILAMAZ.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2023/4846
Karar No      : 2023/4907

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       : 
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 25.04.2023
SAYISI                                 : 2021/1470 E., 2023/848 K.

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda icra mahkemesince istemin kabulü ile borçlunun itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına, borçlunun alacaklıya ait itiraza konu taşınmazdan tahliyesine ve asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.

Kararın borçlu/kiracılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, kamu düzenine aykırılık bulunmayan İlk Derece Mahkemesince verilen kararın yerinde olduğu anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu/kiracılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Büşra Canan Tosun tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. TALEP

Alacaklılar icra mahkemesine başvuru dilekçelerinde; kira alacağı için yaptıkları icra takibine borçluların yasal sürede itiraz ettiklerini, takip konusu kira borcunu ödemediklerini, bu şekilde temerrüdün gerçekleşmiş olduğunu ileri sürerek davalı kiracıların takibe haksız itirazlarının kaldırılmasına, takibin devamına ve tahliyeye karar verilmesini talep etmişlerdir.

II. CEVAP

Borçlular cevap dilekçesinde ikametgahlarının Antalya'da bulunduğunu, tahliyeye konu edilen yerin adresinin kira sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere “B. Mah. K. Sok. No:2 Muratpaşa/Antalya” olduğunu, Antalya mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle yetkiye ilişkin itirazlarının kabulüne karar verilmesini, davacılar aleyhine 27.07.2020 tarihinde Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/680 E. sayılı dosyasıyla kira bedellerine ilişkin dava açtıklarını, huzurda görülen davayı esastan etkileyecek nitelikte bir dava olması nedeniyle Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/680 E. sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, mahkeme dosyasından gidilen keşif neticesinde alınan 04.12.2020 tarihli rapor kapsamında mali verilerinin incelendiğini ve pandemi döneminde şirketin net satış cirosunun %295 oranında düştüğünün tespit edildiğini, rapora istinaden mahkemenin davayı kabulü halinde davacılara hiçbir şekilde borçlarının kalmayacağını, bu nedenle tahliyeye konu icra takibi alacağının ortadan kalkacağını, kira borcu olmaması nedeniyle de tahliye için bir gerekçe kalmayacağını ileri sürerek istemin reddi ile alacaklı aleyhine %20 oranında tazminata hükmedilmesini istemişlerdir.

III. İCRA MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yetki itirazının yerinde olmadığını, kira bedelinin ödendiğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın kabulü ile itirazın kaldırılması ve tahliye ile asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

 İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu/kiracılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Borçlu/kiracılar istinaf dilekçesinde; mazeret dilekçesi verilmesine rağmen yokluklarında karar verildiğini, delillerinin değerlendirilmediğini, mecurun ve davalıların ikametgahının Antalya'da olması nedeni Mahkemenin yetkili olmadığını, kira bedellerinin indirilmesi amacı ile Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/680 Esas sayılı dosyasından dava açıldığı ve bekletici mesele yapılması gerektiğini, bu dosyadan alınan bilirkişi raporunda pandemi döneminde şirketin net satış cirosunun %295 oranında düştüğünü, taraflar arasındaki kiranın emsal kiralara göre fazla olduğu, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle aylık kira bedeli 11.250 TL olarak uyarlanması gerektiğini, takip konusu 2020 yılı Ekim ayının ödenmiş olduğunu, 06.11.2020 tarihli 9.000 TL tutarındaki ödeme ile 26.01.2021 tarihli 40.000 TL’lik ödemenin ise Ekim 2020 sonrası kira dönemlerinin ödemelerini karşıladığını, kira bedeli hususunda taraflar arasında uyuşmazlık olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçluların itiraz dilekçesinde yetkiye itiraz etmediği gibi kira borcunun götürülecek borçlardan olduğundan ve alacaklılardan birinin adresinin İstanbul olduğundan İstanbul icra müdürlüklerinde takip yapılmasının yerinde olduğunu, borçluların her ne kadar kira bedelinin düşürülmesine dair dava açtıklarını ileri sürmüş ise de uyarlama davasının kesinleşmediği gibi dar yetkili icra mahkemesinin genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapmasını gerektirmediğini, davacıların dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmedikleri açık ise de bunun istinaf nedeni yapılmadığı gerekçesi ile borçlu/kiracıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu/kiracılar temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Borçlu/kiracılar temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri hususları tekrar etmekle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

İİK 269 uncu madde vd. hükümleri

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu/kiracıların temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 269,85 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan               Üye                       Üye                         Üye                      Üye 
Ayhan Tuncal      Mehmet Çamur     Dr. Şanver Keleş     Gülşen Heybet     Ayhan Ayan

 

AYNI YÖNDE KARAR:

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2023/4460
Karar No      : 2023/5021

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       : 
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 09.05.2023
SAYISI                                 : 2021/2535 E., 2023/990 K.

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye uyuşmazlığından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, davalının itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, davacı lehine icra inkar tazminatına ve kiralananın tahliyesine, takip tarihinden sonra yapılan ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce göz önüne alınmasına karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Armağan Keskin Sarıbaş tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Alacaklılar; kira alacağı için yapılan icra takibine borçlunun yasal sürede itiraz ettiğini, borçlunun takip konusu kira borcunu ödemediğini, bu şekilde temerrüdün gerçekleşmiş olduğunu ileri sürerek davalı kiracının takibe haksız itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, icra inkar tazminatına ve tahliyeye karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Borçlu; uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiğini, uyarlama davasının derdest olup sonucunun beklenmesi gerektiğini, taşınmaza yapılan zorunlu ve faydalı masrafların kiradan mahsup edildiğini ancak bunun dikkate alınmadığını, takip talebinde tahliye isteminin bulunmadığını, pandemi sebebiyle iş yerinin kapatılması sebebiyle mücbir sebep nedeniyle kira borcundan sorumlu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir

III. BORÇLUNUN İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE İTİRAZI

Borçlu 18.03.2021 tarihli itiraz dilekçesinde; alacaklı tarafa ait herhangi bir borcunun bulunmadığını, alacaklı taraf ile arasında herhangi bir borç ve alacak ilişkisi olmadığını belirterek ödeme emrinde talep edilen borca, faize, ferilerine itiraz etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, genel mahkemelerde görülmekte olan uyarlama davasının huzurdaki dava yönünden bekletici mesele yapılamayacağı kaldı ki tedbir talebinin de Sulh Hukuk Mahkemesince reddedildiği, taşınmaza yapılan zorunlu ve faydalı masrafların kiradan mahsubu yönündeki talebinin ancak sözleşmenin sona ermesi ve taşınmazın tahliyesi ardından Sulh Hukuk Mahkemesinde açılacak bir davada ileri sürülebileceği, davada tanık dinletme ve defter incelemesi yapılması yönündeki talebinin kabulünün de mahkemenin sınırlı yargılama yetkisi kapsamında mümkün olmadığı, diğer bedellerin davacı tarafın kabulünde olmadığı ve taraflar arasında iş ortaklığı bağı da bulunduğundan kira açıklaması ile banka hesabına yapılan ödemeler dışındaki diğer ödemelerin kiraya mahsubu olanağı bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacılar tarafından talep edilen kira bedeli ve faiz tutarlarının sözleşme ve hesap dökümleri kapsamında yasal normlar içinde kaldığının anlaşıldığı, davalının itirazının kaldırılması ve ödeme emrinin tebliğinden sonra ancak dava açılmadan önce 2021 yılı ocak ayı kirasına mahsuben yaptığı ödemenin infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce göz önüne alınması gerektiği, itiraz esasa ilişkin nedenlerle kaldırıldığından ve talep edildiğinden, asıl alacak tutarının %20'si oranında tazminata karar verilmesi gerektiği, kiracının ödeme ihtarını içeren ödeme emrinin tebliği üzerine 30 günlük süre içerisinde muaccel kira bedelini ödemediği ve davanın da süresi içerisinde açıldığı, takip talebinin 9 numaralı bendinde haciz ve tahliye talebine açıkça yer verildiği gerekçesi ile davanın kabulüne, davalının itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, davacı lehine icra inkar tazminatına ve kiralananın tahliyesine, takip tarihinden sonra yapılan ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce göz önüne alınmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuran

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu kiracı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Borçlu; takip talebinde tahliye isteğinin yazılmadığını, 2019 yılında mecurda tadilat yapıldığını ve bir kısım kira bedellerinin mahsup edildiğini ancak mahkemenin bunu dikkate almadığını, uyarlama davası açtığını ve halen derdest olduğunu, davanın bekletici sorun yapılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kira sözleşmesinin varlığını ispat külfetinin kiraya verene ait, kira bedelinin ödendiğini, mecurun usulünce tahliye edildiğini ispat külfetinin ise kiracıya ait olduğu, borçlunun bekletici sorun yapılmasını talep ettiği dosyanın itirazın kaldırılmasına bakan mahkeme tarafından beklenmesinin mümkün olmadığı, davalının borcunun bulunmadığını İİK'nın 269/c maddesi uyarınca ispat edemediği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı gerekçesi ile borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Borçlu; istinaf ve cevap dilekçesindeki hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin icra takibinde itirazın kaldırılması ve tahliye talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

İİK md. 269., 269/c., ve tüm sair yasal mevzuat.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 269,85 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan               Üye                       Üye                       Üye                Üye 
Ayhan Tuncal      Nebahat Şimşek    Gülşen Heybet     Ayhan Ayan     Yılmaz Çiftci

BİLGİ : “Uyarlama davasının alacak davası açısından bekletici sorun yapılması gerekir” şeklindeki Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 13 Kasım 2018 tarihli kararı için bkz.

https://karamercanhukuk.com/yargitay-karari/uyarlama-davasinin-alacak-davasi-acisindan-bekletici-sorun-yapilmasi-gerekir