HAKİMİN DAVAYI AYDINLATMA ÖDEVİ ÇERÇEVESİNDE TALEP EDİLEN MANEVİ TAZMİNAT MİKTARI 20 TL DEĞİL 20.000 TL OLARAK KABUL EDİLMELİDİR.
T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi
ESAS NO: KARAR NO:
2022/7429 2022/9553
TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m.166/1) dayalı olarak karşılıklı açılan boşanma davalarında, ilk derece mahkemesince davalı-davacı erkeğin tam kusurlu olduğu belirtilerek davacı-davalı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-davacı erkek tarafından açılan davanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, karara karşı davalı-davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince davacı-davalı kadının, dava dilekçesi ile "20.00TL" manevi tazminat talebinde bulunduğu, dosya kapsamına göre tazminat talebini artırdığına yönelik usulünce bir ıslah talebinde bulunmadığı ve dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında da talebini değiştirmediği, davacı kadının duruşmada, dava dilekçesinde 20.000 TL manevi tazminat istediğini, sehven 20.00 TL yazıldığını belirterek bu şekilde düzeltilmesini istemesinin hukuki sonuç doğurmayacağı, davalı-davacı erkeğin manevi tazminata yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile davacı-davalı kadın yararına 20.00 TL manevi tazminata karar verilmiş, karar davacı-davalı kadın tarafından yukarıda belirtildiği şekilde temyiz edilmiştir. Manevi tazminatı düzenleyen TMK m. 174/2 hükmüne göre boşanma sebebiyle ağır ya da eşit kusurlu olmayıp kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Somut olaya gelince, mahalli mahkemece yapılan yargılamada, 6100 Sayılı HMK'nin 31. maddesindeki hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacı-davalı kadına, dava dilekçesinde talep ettiği manevi tazminat miktarının açıklaması istenilmiş, davacı-davalı kadın duruşmada alınan beyanında, dava dilekçesinde manevi tazminat miktarı olarak sehven 20.00 TL yazdığını, talebinin 20.000 TL olduğunu belirtmekle, yukarıda manevi tazminatın amacına dair yapılan açıklamalar ve mahalli mahkemece, hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacı-davalı kadının alınan beyanı bir arada değerlendirildiğinde, manevi tazminata dair talebin 20.000 TL olduğu dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 23.11.2022 (Çar.)
Başkan Üye Üye Üye Üye
Ömer Uğur Gençcan Sedat Demirtaş Seydi Kahveci M. Kasım Çetin Erdem Şimşek
HAKİMİN DAVAYI AYDINLATMA ÖDEVİ ÇERÇEVESİNDE TALEP EDİLEN MANEVİ TAZMİNAT MİKTARI 20 TL DEĞİL 20.000 TL OLARAK KABUL EDİLMELİDİR.
T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi
ESAS NO: KARAR NO:
2022/7429 2022/9553
TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m.166/1) dayalı olarak karşılıklı açılan boşanma davalarında, ilk derece mahkemesince davalı-davacı erkeğin tam kusurlu olduğu belirtilerek davacı-davalı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-davacı erkek tarafından açılan davanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, karara karşı davalı-davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince davacı-davalı kadının, dava dilekçesi ile "20.00TL" manevi tazminat talebinde bulunduğu, dosya kapsamına göre tazminat talebini artırdığına yönelik usulünce bir ıslah talebinde bulunmadığı ve dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında da talebini değiştirmediği, davacı kadının duruşmada, dava dilekçesinde 20.000 TL manevi tazminat istediğini, sehven 20.00 TL yazıldığını belirterek bu şekilde düzeltilmesini istemesinin hukuki sonuç doğurmayacağı, davalı-davacı erkeğin manevi tazminata yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile davacı-davalı kadın yararına 20.00 TL manevi tazminata karar verilmiş, karar davacı-davalı kadın tarafından yukarıda belirtildiği şekilde temyiz edilmiştir. Manevi tazminatı düzenleyen TMK m. 174/2 hükmüne göre boşanma sebebiyle ağır ya da eşit kusurlu olmayıp kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Somut olaya gelince, mahalli mahkemece yapılan yargılamada, 6100 Sayılı HMK'nin 31. maddesindeki hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacı-davalı kadına, dava dilekçesinde talep ettiği manevi tazminat miktarının açıklaması istenilmiş, davacı-davalı kadın duruşmada alınan beyanında, dava dilekçesinde manevi tazminat miktarı olarak sehven 20.00 TL yazdığını, talebinin 20.000 TL olduğunu belirtmekle, yukarıda manevi tazminatın amacına dair yapılan açıklamalar ve mahalli mahkemece, hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacı-davalı kadının alınan beyanı bir arada değerlendirildiğinde, manevi tazminata dair talebin 20.000 TL olduğu dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 23.11.2022 (Çar.)
Başkan Üye Üye Üye Üye
Ömer Uğur Gençcan Sedat Demirtaş Seydi Kahveci M. Kasım Çetin Erdem Şimşek