İCRA TAKİBİ İLE BİR İLGİSİ OLMADIĞI HALDE PEŞİN HARCIN VE VEKALET HARCININ BORÇ OLARAK GÖSTERİLMESİ ÖDEME TAAHHÜDÜNÜ GEÇERSİZ KILMIŞTIR.
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2022/12409
Karar No : 2023/53
Tebliğname No : KYB - 2022/130455
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İnegöl 1. İcra Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07.10.2021
SAYISI : 2021/6 E., 2021/545 K.
İnegöl 1. İcra Ceza Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/6 esas, 2021/545 sayılı kararı ile sanık Mehmet Y.'in borçlunun ödeme şartını ihlâli suçundan 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün, itiraz edilmeksizin 11.11.2021 tarihinde usulüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 26.09.2022 tarihli ve 94660652-105-16-3322-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.11.2022 tarihli ve KYB-2022/130455 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.11.2022 tarihli ve KYB- 2022/130455 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet
ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2020/105 talimat sayılı dosyasında alınan 22/09/2020 tarihli taahhütnamede, icra takibi ile bir ilgisi olmadığı halde peşin harcın ve vekalet harcının borç olarak gösterilmesi nedeniyle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığından beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. Sanığın, yargılama konusu eylemi için 2004 sayılı Kanun’un 340. Maddesinde "üç aya kadar tazyik hapsi" öngörüldüğü belirlenmiştir.
2. 2004 sayılı Kanun’un “Borçlunun ödeme şartını ihlâli halinde ceza” başlıklı 340. maddesi "111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlâl eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez." şeklinde düzenlenmiştir.
3. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 2/l. Maddesinde disiplin hapsi; "Kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, önödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen hapsi" olarak tanımlanmıştır.
4. 2004 sayılı Kanun'un da icra suçlarıyla ilgili hükümlerin 331 ilâ 345/b maddeleri arasında, muhakeme usulüne ilişkin hükümlerinin ise 346 ilâ 354 üncü maddelerinde düzenlendiği, icra suçlarının, suç olarak düzenlenmek suretiyle hapis ve adlî para cezası şeklinde yaptırımlara bağlananlar ile disiplin veya tazyik hapsi yaptırımına bağlananlar şeklinde ikili bir ayrıma tâbi tutulduğu, disiplin hapsi veya tazyik hapsinin, bir suç karşılığı olmayıp kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış bir fiil karşılığı olarak uygulanan seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, ön ödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen yaptırımlardır.
5. 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerekir. Taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin ayrı ayrı gösterilmemesi halinde taahhütte belirsizlik oluşacağından taahhüt geçerli olmayacaktır.
6. Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyası değerlendirildiğinde; 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2020/105 talimat sayılı dosyasında alınan 22.09.2020 tarihli taahhütnamede, icra takibi ile bir ilgisi olmadığı halde peşin harcın ve vekalet harcının borç olarak gösterilmesi nedeniyle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığından beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE;
2. İnegöl 1. İcra Ceza Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/6 esas, 2021/545 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA, sanık hakkında ödeme şartını ihlali eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine;
5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.01.2023 tarihinde karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Ayhan Tuncal Mehmet Çamur Dr. Serdar Mutta İsmail Yavuz Ayhan Ayan
İCRA TAKİBİ İLE BİR İLGİSİ OLMADIĞI HALDE PEŞİN HARCIN VE VEKALET HARCININ BORÇ OLARAK GÖSTERİLMESİ ÖDEME TAAHHÜDÜNÜ GEÇERSİZ KILMIŞTIR.
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2022/12409
Karar No : 2023/53
Tebliğname No : KYB - 2022/130455
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İnegöl 1. İcra Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07.10.2021
SAYISI : 2021/6 E., 2021/545 K.
İnegöl 1. İcra Ceza Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/6 esas, 2021/545 sayılı kararı ile sanık Mehmet Y.'in borçlunun ödeme şartını ihlâli suçundan 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün, itiraz edilmeksizin 11.11.2021 tarihinde usulüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 26.09.2022 tarihli ve 94660652-105-16-3322-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.11.2022 tarihli ve KYB-2022/130455 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10.11.2022 tarihli ve KYB- 2022/130455 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet
ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2020/105 talimat sayılı dosyasında alınan 22/09/2020 tarihli taahhütnamede, icra takibi ile bir ilgisi olmadığı halde peşin harcın ve vekalet harcının borç olarak gösterilmesi nedeniyle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığından beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. Sanığın, yargılama konusu eylemi için 2004 sayılı Kanun’un 340. Maddesinde "üç aya kadar tazyik hapsi" öngörüldüğü belirlenmiştir.
2. 2004 sayılı Kanun’un “Borçlunun ödeme şartını ihlâli halinde ceza” başlıklı 340. maddesi "111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlâl eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez." şeklinde düzenlenmiştir.
3. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 2/l. Maddesinde disiplin hapsi; "Kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, önödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen hapsi" olarak tanımlanmıştır.
4. 2004 sayılı Kanun'un da icra suçlarıyla ilgili hükümlerin 331 ilâ 345/b maddeleri arasında, muhakeme usulüne ilişkin hükümlerinin ise 346 ilâ 354 üncü maddelerinde düzenlendiği, icra suçlarının, suç olarak düzenlenmek suretiyle hapis ve adlî para cezası şeklinde yaptırımlara bağlananlar ile disiplin veya tazyik hapsi yaptırımına bağlananlar şeklinde ikili bir ayrıma tâbi tutulduğu, disiplin hapsi veya tazyik hapsinin, bir suç karşılığı olmayıp kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış bir fiil karşılığı olarak uygulanan seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, ön ödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen yaptırımlardır.
5. 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerekir. Taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin ayrı ayrı gösterilmemesi halinde taahhütte belirsizlik oluşacağından taahhüt geçerli olmayacaktır.
6. Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyası değerlendirildiğinde; 2004 sayılı Kanun'un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2020/105 talimat sayılı dosyasında alınan 22.09.2020 tarihli taahhütnamede, icra takibi ile bir ilgisi olmadığı halde peşin harcın ve vekalet harcının borç olarak gösterilmesi nedeniyle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığından beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE;
2. İnegöl 1. İcra Ceza Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/6 esas, 2021/545 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA, sanık hakkında ödeme şartını ihlali eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, bu eylemle ilgili olarak sanık hakkında tazyik hapsi infaz edilmekte ise salıverilmesine;
5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.01.2023 tarihinde karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Ayhan Tuncal Mehmet Çamur Dr. Serdar Mutta İsmail Yavuz Ayhan Ayan