KARŞI DAVA OLARAK İLERİ SÜRÜLEN KATILMA ALACAĞI AÇISINDAN TAKAS DEFİ İLERİ SÜRÜLMESE BİLE KANUN GEREĞİ TAKAS EDİLİR.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2023/1039
Karar No : 2024/1963
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 28.11.2022
SAYISI : 2022/2514 E., 2022/3595 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı değer artış payı ve katılma alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı karşı davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı karşı davacı kadının istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının davalı karşı davacı kadının davası yönünden kaldırılmasına, davalı karşı davacı kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 2003 yılında evlendiklerini, müvekkilinin uzun yıllardır Samsun Gazi Devlet Hastanesinde beyin cerrahı olduğunu, davalının ise 5-6 yıldır özel dershanede öğretmen olduğunu, tarafların evliliklerinin akab2. de 22.12.2003 tarihinde Samsun ili, Merkez ilçesi, Kılıçdede Mahallesi 1228 ada, 1 parselde 2. Katta bulunan 13 nolu bağımsız bölümün alındığını, bu gayrimenkulün davalı adına tescil edildiğini, bu gayrimenkulün 120.000,00 TL'ye alındığını, davalının bu gayrimenkulün alınmasından yıllar sonra çalışmaya başladığından hemen ertesinde alınan bu gayrimenkulün peşin ödenen 22.425,00 TL'sini müvekkilinin kişisel geliri olan dolarları bozdurarak ödediğini, daha sonra müvekkilinin kişisel malı olan Ankara'daki dairenin 2003 eylül ayında satıldığından müvekkilinin satış bedeli olan 35.000,00 TL'yi müvekkilinin müteahhide ödediğini, davalının babasına ait olan İstanbul'daki dairenin 2003 sonunda satıldığında 15.000,00 TL'sinin davalının annesi, müvekkilinin kayın validesine verildiğini, kalan 65.000,00 TL'den borcun kalanının ödendiğini, ayrıca müvekkili tarafından kişisel mal varlığı ile bu binada çok ciddi tadilat yapılarak binanın bu günkü yüksek değerini kazanmasının sağlandığını, müvekkilinin katkı katılma ve değer artış payı alacaklarının bulunduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı karşı davalı erkek vekili, cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; Samsun İli Merkez İlçesi Kılıçdede Mahallesi 1228 Ada, Parsel'de 2. Katta bulunan 13 numaralı bağımsız bölümün 26.09.2003 tarihinde 120.000.00 TL'ye müvekkili tarafından alındığını, aynı gün satış protokolü yapıldığını, müteahhite 2.500 Euro ile 13.000 $ olarak toplam 21.735,00 TL'ye o anda üzerinde bulunan 690.00,00 TL'yi de ekleyerek, taplam 22.425,00 TL tutarın müvekkilince teslim edildiğini, davalı karişı davacı kadının kazalı Polo marka aracı olduğunun doğru olduğunu, aracı 2001 yılında 7-8 bin TL arasında bir fiyata sattığını, parasını dahi alamayıp taksit taksit zor aldığını ve bu parayı müvekkiline vermediğini, müvekkilinin Ankara'daki dairesini 35.000.00 TL'ye sattığını davalının doğruladığını, bu 35.000.00 TL'yi müteahhite vermeyip şahıslara olan borcunu ödedikten sonra kalan miktarı müteahhitin ödediğini iddia ettiğini, bunun da doğru olmadığını, dairenin 35.000.00 TL'ye dava konusu olan binanın alınabilmesi için satıldığını, müvekkilinin kayın validesi ve eşinden aldığı vekâletname ile İstanbul'da bulunan daireyi 80.000.00 TL'ye sattığını, bu paranın 65.000.00 TL'sini müteahhite havale ettiğini, fazlalık kalan 15.000.00 TL'yi de kayınvalidesine elden teslim ettiğini, evin 55.000.00 TL'sinin müvekkilinin varlık hesabından, 65.000.00 TL'sinin de davalının annesinin parasından ödendiğini, 55 DA 9.4 plakalı aracı sattığını veya satmış gibi gösterdiğini ayrıca halen davalı tarafından kullanılan 55 BD 4.2 plakalı aracın mevcut olduğu iddiasında bulunan davalı karşı davacının iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin 13 nolu dairenin tadilatı için 50.000,00 TL borç aldığını, 10.000,00 TL'sini ödeyebildiğini, kalan için 2 adet 20.000.00 TL'lik senet yaptığını, bu nedenle ödeme güçlüğü çektiğinden bu şahsın 55 DZ 4.2 plakalı araca haciz şerhi koydurduğunu, 55 DA 9.4 plakalı aracını ise müvekkilinin boşanmanın hemen ardından ekonomik sıkıntısı nedeniyle 45.000,00 TL'ye sattığını, eksiklerimi giderdiğini, eşya aldığını beyan etmiştir.
3. Davacı karşı davalı erkek vekili 06.10.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 106.784,04 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava konusu yapılan taşınmazın 120.000,00 TL'ye alındığının doğru olduğunu ancak peşin ödenen 22.425,00 TL'nin davacı tarafından ödenmediğini, bu peşinatın ödenmesi için müvekkiline ait Polo marka aracın satıldığını, satış bedelinin tamamının peşinat olarak ödendiğini, davacının bu iddiasının gerçeğe uygun olmadığını, davacının Ankara'daki dairesini sattığının doğru ise de satış bedeli olarak aldığı 35.000 TL'yi müteahhite ödediği hususunun doğru olmadığını, davacının 35.000 TL satış bedelinden sattığı taşınmazın kredi ve diğer borçlarını ödedikten sonra kalan bakiyesini ödediğini, davacının İstanbul'da bulunan müvekkilinin babasına ait dairenin satışından sonra 15.000,00 TL'yi müvekkilinin annesine ödediğini kalan 65.000 TL'yi ise müteahhite ödediği iddiasının da gerçeğe uygun olmadığını, satış bedeli 80.000,00 TL'nin tamamının müteahhite ödendiğini, müvekkilinin annesine hiçbir ödeme yapılmadığını, davacının çok ciddi bir tadilat yaptığı iddiasının da gerçeğe uygun olmadığını, basit bir tadilat yapıldığını, söz konusu taşınmazın müteahhitten sıfır olarak alındığını, dava konusu yapılan taşınmaz bedelinin çok büyük kısmının müvekkilinin annesi tarafından miras olarak intikal eden taşınmazın satılması yolu ile elde edilen paradan karşılandığını, müvekkili açısından karşılıksız kazanma söz konusu olduğunu, söz konusu taşınmazın müvekkilinin kişisel malı olduğunu, müvekkili tarafından Samsun 3. Aile Mahkemesinin 2012/189 esas sayılı dosyası ile şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davası açıldığını, ortak birikimle alınan 55 DA 9.4 plakalı aracı sattığını veya satmış gibi gösterdiğini, halen davalı tarafından kullanılan ortak birikimle alınmış 55 BD 4.2 plakalı aracın mevcut olduğunu, müvekkilinin tüm bu para ve araçlar üzerinde yasal hak sahibi olduğunu, davacının haksız davasının reddine, karşılık davalarının kabulü ile banka hesabında bulunan paradan ve araç bedellerinden müvekkilinin yasal hakkına isabet eden alacaklarının fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL üzerinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2- Davalı karşı davacı kadın vekili 12.10.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 156.340,33 TL katılma alacağının yasal faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı erkeğin mal rejiminden kaynaklı alacak davası açtığı, davalı kadın üzerine olan taşınmazdan olan hakkını talep ettiği, davalı kadının karşı dava açtığı, davacı erkeğin banka hesabındaki para ile davacı erkek adına olan araçlardan hak talebinde bulunduğu, tarafların tanıklarının dinlendiği, delillerinin toplandığı, dava konusu taşınmaz için keşif yapıldığı, araçların değer tespitinin yapıldığı, dava konusu Kılıçdede Mahallesi 1228 ada 1 parsel 13 bağımsız bölümün davalı kadın adına evlilik birliği içinde tescil edildiği, davacı erkeğin bu taşınmazın alımında İstanbul ve Ankara’daki satışlardan gelen paraların kullanıldığı, peşinat verildiğinin belirtildiği, davacı tarafça 65.000,00TL’lik kısmın Kılıçdede Mahallesindeki taşınmazı satan şirkete banka yolu ile gönderildiği, buna ilişkin dekontun dosyaya sunulduğu, İstanbul’daki dairenin satışından kalan 15.000,00TL’nin nasıl kullanıldığının net tespit edilemediği, buna göre bu kısmın bu taşınmazın alımında kullanıldığının kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davalının evlilik öncesi sahip olduğu Polo marka aracın satışından gelen paranın daire alımında kullanıldığını ileri sürdüğü, ancak bu iddiadan davalının sonraki dilekçesinde zımnen vazgeçtiği, buna göre davalı tarafa ait İstanbul’daki dairenin satışından gelen 65.000,00TL, davacı erkeğin Ankara’daki dairesinin satışından gelen 32.575,00 TL ile davacı erkeğin evlilik öncesi birikimi olan 21.735,00 TL’nin davalı kadın adına kayıtlı Kılıçdede Mahallesinde bulunan taşınmazın alımında kullanıldığı, davacı erkeğin 32.575,00 TL ile 21.735,00 TL için değer artış payı alacağı hakkına sahip olduğu, bu paraları davacı erkeğin peşinat için kullandığı, ancak evlilik birliği içinde edinilmiş sayılan 690,00 TL için katılma alacağı hakkına sahip olduğu, davacı erkeğin bu taşınmaz için edinilmiş malla taşınmaza yaptığı katkının değer artış payı alacağı doğurmayacağı, ancak evlilik öncesi edinilen aracın satışından gelen para ile taşınmaza yapılan iyileştirmelerin davacı erkek için değer artış payı alacağı doğuracağı, araç bedeli dışındaki kısım için yapılan ödemelerin evlilik birliği içinde edinilen mallarla yapıldığı düşünüldüğünde, davacı erkeğin bu kısım için de katılma alacağına sahip olacağı, davacı erkeğin banka hesabında 54.000,00 TL olduğu, davacı erkeğin bu parayı 15.05.2012 tarihinde çektiği, davacının bu paranın 30.000,00 TL’sini dava dışı Okan isimli kişiye borcunu ödemek için verdiğini, kalanı kayınvalidesinin evinin tadilatı için harcadığını ileri sürdüğü ancak Okan isimli kişiye borç ödemesi yapıldığına dair dosyada evrak bulunmadığı, keza kayınvalidenin evine yapılan tadilatın davalı kadının alacağını etkilemeyeceği, davalı kadının bankadaki hesapta bulunan paranın yarısı kadar katılma alacağı hakkına sahip olduğu, davacı erkek adına kayıtlı araçların da değer tespitinin yapıldığı, bu araçlar için de araçların değerinin yarısı kadar davalı kadının katılma alacağı hakkına sahip olduğu, davacı tarafın Golf marka aracın alımında kardeşinden 40.000 Euro para alındığını ileri sürdüğü, ancak bu paranın bu aracın alımında kullanıldığına dair delil olmadığı, ayrıca bu durumun davacı tarafça dilekçeler aşamasında ileri sürülmediği, dava devam ederken ileri sürülen bu hususun davalı tarafça kabul edilmediği, bu kapsamda iddianın genişletilmesi yasağına tabi olduğu, bu nedenle ileri sürülen bu hususun dikkate alınmadığı, son olarak talep doğrultusunda yeniden değer tespiti yapıldığı, yapılan değer tespitine ve yukarıda belirlenen hususlara göre tarafların alacak haklarının tespit edildiği, davacı tarafça alacaklar konusunda takas yapılmasının gerektiğinin belirtildiği, ancak taraflarca aşamalarda takas definin ileri sürülmediği, bu nedenle alacakların takas edilmesinin mümkün olmadığı, alınan 07.09.2021 tarihli hesap bilirkişi raporuna göre davacının toplam 263.124,37 TL alacağının olduğu, davalının ise 156.340,33 TL alacağının olduğunun tespit edildiği, buna göre tarafların ıslah dilekçeleri doğrultusunda karar verildiği, davacının bedel açısından fazlaya dair haklarının saklı tutulmasına karar verildiği, tarafların davalarının diğer iddiaları açısından da kısmen reddine karar verildiği, davalının alacağının 156.340,33TL olduğu tespit edilmesine rağmen sehven kısa kararda 146.340,33TL olarak yazıldığı, hatanın karşı taraf açısından hakkın genişletilmesine neden olacağı anlaşılmakla düzeltilmesi yoluna da gidilmediği gerekçesi il asıl davanın kısmen kabulü ile; 106.784,04 TL alacağın (Katılma ve Değer Artış Payı Alacağı) karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı - karşı davacıdan alınarak davacı -karşı davalıya ödenmesine, ıslahla arttırılan kısım açısından fazlaya dair bedel hakkının saklı tutulmasına, diğer talepler açısından fazlaya dair istemin reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile; 146.340,33 TL alacağın (katılma alacağı) karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan alınarak, davalı karşı davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1- Davacı karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kendi davasında reddedilen kısım ile takas uygulanmaması yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
2- Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davasının reddedilen kısmı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eşlerin, 2003 yılında evlendiği, 11.06.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 19.02.2015 tarihinde kesinleşmesiyle boşandığı, mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona erdiği, tasfiyeye konu 55 DA 9.4 plaka sayılı araç ile 55 BD 4.2 plaka sayılı aracın, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu tarihte satın alınarak, davalı eş adına tescil edildiği, tasfiyeye konu mevduat hesabındaki 54.000,00 TL'nin ise boşanma davasının açılma tarihinden önce davacı erkek tarafından 15.05.2012 tarihinde çekildiğinden mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, alınan bilirkişi raporlarında 55 DA 9.4 plaka sayılı aracın güncel değerinin 132.340,00 TL olduğu, 55 BD 4.2 plaka sayılı aracın değerinin 126.340,67 TL olduğu mevduat hesabından çekilen 54.000,00 TL nin güncel değerinin ise 171.706,76 TL olmak üzere toplam 430.387,43 TL edinilmiş malın olduğu, bu bedelin 1/2 si oranında (215.193,71TL ) davalı karşı davacı kadının katılma alacağının bulunduğu, davalı karşı davacı kadının davasını 156.340,33 TL üzerinden ıslah talebinde bulunduğundan bu bedel üzerinden fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, hükmün sair yönlerinin ise usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacı karşı davalı erkek vekilinin tüm istinaf istemleri ile davalı karşı davacı kadın vekilinin sair istinaf istemlerinin esastan reddine, davalı karşı davacı kadın vekilinin istinaf istemlerinin kısmen kabulü ile hükmün karşı davaya ilişkin B bendinin tümüyle kaldırılmasına, davalı - karşı davacı kadının davasının kabulüne, davalı karşı davacı kadının 215.193,71 TL katılma alacağının olduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 156.340,33 TL katılma alacağının karar tarihi olan 31.03.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı - karşı davalıdan alınarak davalı - karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı karşı davalı erkek vekili Bölge Adliye Mahkemesinin kararının kadının davasının kabulü, kendi davasında reddedilen kısım ile takas uygulanmaması yönünden bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, karşılıklı değer artış payı ve katılma alacağı olup, uyuşmazlık değer artış payı ile katılma alacağının miktarı, takas mahsup uygulanması koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 25 inci maddesi, 26 ncı maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı karşı davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalı karşı davacı kadın vekili 12.10.2021 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinin ıslahı ile toplam 156.340,33 TL katılma alacağının yasal faiziyle hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Eldeki davada talebini 156.340,33 TL olarak sınırlamıştır. Taleple bağlılık ilkesine göre hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK md.26). Mahkemece davalı karşı davacı kadının talebi dahilinde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde 215.193,71 TL katılma alacağının olduğu yönünde tespit hükmü kurulması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3. 4721 sayılı Kanun'un 236 ncı maddesinin birinci fıkrasında, her eşin veya mirasçılarının, diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibi olacakları, alacakların takas edileceği düzenlenmiştir. Anılan madde kapsamında davalı tarafça cevap yahut ikinci cevap süresi içerisinde def'i olarak ileri sürülmeyen ya da karşı dava konusu yapılmamış alacağın 6100 sayılı Kanun'un 25 ve 26 ncı maddelerine uyarınca mahkemece kendiliğinden yargılama konusu yapılarak göz önüne alınması mümkün değil ise de; karşı dava olarak alacak talep edilmesi, yapılan yargılama neticesinde karşılıklı davalar kapsamında iki tarafın da alacağının bulunduğunun kabul edilmesi halinde, tarafların karşılıklı alacaklarının, 4721 sayılı Kanun'un 236 ncı maddesinde yer alan "alacaklar takas edilir" düzenlemesi kapsamında, ayrı bir talep bulunmasa dahi kanunun emredici düzenlemesi uyarınca takas edilmesi yasal zorunluluk olup, bu husus gözetilmeden kanunun yorumunda hataya düşülerek, aşamalarda takas definin ileri sürülmediği şeklinde yerinde olmayan gerekçe ile takas talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı karşı davalı erkek vekilinin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı karşı davalı erkek yararına alacaklarının takas edilmemesi ve davalı karşı davacı kadının tespitine karar verilen katılma alacağı yönünden BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Mehmet Kasım Çetin Rıza Sarıtaş Seydi Kahveci Sevil Kartal Harun Can
KARŞI DAVA OLARAK İLERİ SÜRÜLEN KATILMA ALACAĞI AÇISINDAN TAKAS DEFİ İLERİ SÜRÜLMESE BİLE KANUN GEREĞİ TAKAS EDİLİR.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2023/1039
Karar No : 2024/1963
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 28.11.2022
SAYISI : 2022/2514 E., 2022/3595 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı değer artış payı ve katılma alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı karşı davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı karşı davacı kadının istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının davalı karşı davacı kadının davası yönünden kaldırılmasına, davalı karşı davacı kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 2003 yılında evlendiklerini, müvekkilinin uzun yıllardır Samsun Gazi Devlet Hastanesinde beyin cerrahı olduğunu, davalının ise 5-6 yıldır özel dershanede öğretmen olduğunu, tarafların evliliklerinin akab2. de 22.12.2003 tarihinde Samsun ili, Merkez ilçesi, Kılıçdede Mahallesi 1228 ada, 1 parselde 2. Katta bulunan 13 nolu bağımsız bölümün alındığını, bu gayrimenkulün davalı adına tescil edildiğini, bu gayrimenkulün 120.000,00 TL'ye alındığını, davalının bu gayrimenkulün alınmasından yıllar sonra çalışmaya başladığından hemen ertesinde alınan bu gayrimenkulün peşin ödenen 22.425,00 TL'sini müvekkilinin kişisel geliri olan dolarları bozdurarak ödediğini, daha sonra müvekkilinin kişisel malı olan Ankara'daki dairenin 2003 eylül ayında satıldığından müvekkilinin satış bedeli olan 35.000,00 TL'yi müvekkilinin müteahhide ödediğini, davalının babasına ait olan İstanbul'daki dairenin 2003 sonunda satıldığında 15.000,00 TL'sinin davalının annesi, müvekkilinin kayın validesine verildiğini, kalan 65.000,00 TL'den borcun kalanının ödendiğini, ayrıca müvekkili tarafından kişisel mal varlığı ile bu binada çok ciddi tadilat yapılarak binanın bu günkü yüksek değerini kazanmasının sağlandığını, müvekkilinin katkı katılma ve değer artış payı alacaklarının bulunduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı karşı davalı erkek vekili, cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; Samsun İli Merkez İlçesi Kılıçdede Mahallesi 1228 Ada, Parsel'de 2. Katta bulunan 13 numaralı bağımsız bölümün 26.09.2003 tarihinde 120.000.00 TL'ye müvekkili tarafından alındığını, aynı gün satış protokolü yapıldığını, müteahhite 2.500 Euro ile 13.000 $ olarak toplam 21.735,00 TL'ye o anda üzerinde bulunan 690.00,00 TL'yi de ekleyerek, taplam 22.425,00 TL tutarın müvekkilince teslim edildiğini, davalı karişı davacı kadının kazalı Polo marka aracı olduğunun doğru olduğunu, aracı 2001 yılında 7-8 bin TL arasında bir fiyata sattığını, parasını dahi alamayıp taksit taksit zor aldığını ve bu parayı müvekkiline vermediğini, müvekkilinin Ankara'daki dairesini 35.000.00 TL'ye sattığını davalının doğruladığını, bu 35.000.00 TL'yi müteahhite vermeyip şahıslara olan borcunu ödedikten sonra kalan miktarı müteahhitin ödediğini iddia ettiğini, bunun da doğru olmadığını, dairenin 35.000.00 TL'ye dava konusu olan binanın alınabilmesi için satıldığını, müvekkilinin kayın validesi ve eşinden aldığı vekâletname ile İstanbul'da bulunan daireyi 80.000.00 TL'ye sattığını, bu paranın 65.000.00 TL'sini müteahhite havale ettiğini, fazlalık kalan 15.000.00 TL'yi de kayınvalidesine elden teslim ettiğini, evin 55.000.00 TL'sinin müvekkilinin varlık hesabından, 65.000.00 TL'sinin de davalının annesinin parasından ödendiğini, 55 DA 9.4 plakalı aracı sattığını veya satmış gibi gösterdiğini ayrıca halen davalı tarafından kullanılan 55 BD 4.2 plakalı aracın mevcut olduğu iddiasında bulunan davalı karşı davacının iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin 13 nolu dairenin tadilatı için 50.000,00 TL borç aldığını, 10.000,00 TL'sini ödeyebildiğini, kalan için 2 adet 20.000.00 TL'lik senet yaptığını, bu nedenle ödeme güçlüğü çektiğinden bu şahsın 55 DZ 4.2 plakalı araca haciz şerhi koydurduğunu, 55 DA 9.4 plakalı aracını ise müvekkilinin boşanmanın hemen ardından ekonomik sıkıntısı nedeniyle 45.000,00 TL'ye sattığını, eksiklerimi giderdiğini, eşya aldığını beyan etmiştir.
3. Davacı karşı davalı erkek vekili 06.10.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 106.784,04 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava konusu yapılan taşınmazın 120.000,00 TL'ye alındığının doğru olduğunu ancak peşin ödenen 22.425,00 TL'nin davacı tarafından ödenmediğini, bu peşinatın ödenmesi için müvekkiline ait Polo marka aracın satıldığını, satış bedelinin tamamının peşinat olarak ödendiğini, davacının bu iddiasının gerçeğe uygun olmadığını, davacının Ankara'daki dairesini sattığının doğru ise de satış bedeli olarak aldığı 35.000 TL'yi müteahhite ödediği hususunun doğru olmadığını, davacının 35.000 TL satış bedelinden sattığı taşınmazın kredi ve diğer borçlarını ödedikten sonra kalan bakiyesini ödediğini, davacının İstanbul'da bulunan müvekkilinin babasına ait dairenin satışından sonra 15.000,00 TL'yi müvekkilinin annesine ödediğini kalan 65.000 TL'yi ise müteahhite ödediği iddiasının da gerçeğe uygun olmadığını, satış bedeli 80.000,00 TL'nin tamamının müteahhite ödendiğini, müvekkilinin annesine hiçbir ödeme yapılmadığını, davacının çok ciddi bir tadilat yaptığı iddiasının da gerçeğe uygun olmadığını, basit bir tadilat yapıldığını, söz konusu taşınmazın müteahhitten sıfır olarak alındığını, dava konusu yapılan taşınmaz bedelinin çok büyük kısmının müvekkilinin annesi tarafından miras olarak intikal eden taşınmazın satılması yolu ile elde edilen paradan karşılandığını, müvekkili açısından karşılıksız kazanma söz konusu olduğunu, söz konusu taşınmazın müvekkilinin kişisel malı olduğunu, müvekkili tarafından Samsun 3. Aile Mahkemesinin 2012/189 esas sayılı dosyası ile şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davası açıldığını, ortak birikimle alınan 55 DA 9.4 plakalı aracı sattığını veya satmış gibi gösterdiğini, halen davalı tarafından kullanılan ortak birikimle alınmış 55 BD 4.2 plakalı aracın mevcut olduğunu, müvekkilinin tüm bu para ve araçlar üzerinde yasal hak sahibi olduğunu, davacının haksız davasının reddine, karşılık davalarının kabulü ile banka hesabında bulunan paradan ve araç bedellerinden müvekkilinin yasal hakkına isabet eden alacaklarının fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL üzerinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2- Davalı karşı davacı kadın vekili 12.10.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 156.340,33 TL katılma alacağının yasal faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı erkeğin mal rejiminden kaynaklı alacak davası açtığı, davalı kadın üzerine olan taşınmazdan olan hakkını talep ettiği, davalı kadının karşı dava açtığı, davacı erkeğin banka hesabındaki para ile davacı erkek adına olan araçlardan hak talebinde bulunduğu, tarafların tanıklarının dinlendiği, delillerinin toplandığı, dava konusu taşınmaz için keşif yapıldığı, araçların değer tespitinin yapıldığı, dava konusu Kılıçdede Mahallesi 1228 ada 1 parsel 13 bağımsız bölümün davalı kadın adına evlilik birliği içinde tescil edildiği, davacı erkeğin bu taşınmazın alımında İstanbul ve Ankara’daki satışlardan gelen paraların kullanıldığı, peşinat verildiğinin belirtildiği, davacı tarafça 65.000,00TL’lik kısmın Kılıçdede Mahallesindeki taşınmazı satan şirkete banka yolu ile gönderildiği, buna ilişkin dekontun dosyaya sunulduğu, İstanbul’daki dairenin satışından kalan 15.000,00TL’nin nasıl kullanıldığının net tespit edilemediği, buna göre bu kısmın bu taşınmazın alımında kullanıldığının kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davalının evlilik öncesi sahip olduğu Polo marka aracın satışından gelen paranın daire alımında kullanıldığını ileri sürdüğü, ancak bu iddiadan davalının sonraki dilekçesinde zımnen vazgeçtiği, buna göre davalı tarafa ait İstanbul’daki dairenin satışından gelen 65.000,00TL, davacı erkeğin Ankara’daki dairesinin satışından gelen 32.575,00 TL ile davacı erkeğin evlilik öncesi birikimi olan 21.735,00 TL’nin davalı kadın adına kayıtlı Kılıçdede Mahallesinde bulunan taşınmazın alımında kullanıldığı, davacı erkeğin 32.575,00 TL ile 21.735,00 TL için değer artış payı alacağı hakkına sahip olduğu, bu paraları davacı erkeğin peşinat için kullandığı, ancak evlilik birliği içinde edinilmiş sayılan 690,00 TL için katılma alacağı hakkına sahip olduğu, davacı erkeğin bu taşınmaz için edinilmiş malla taşınmaza yaptığı katkının değer artış payı alacağı doğurmayacağı, ancak evlilik öncesi edinilen aracın satışından gelen para ile taşınmaza yapılan iyileştirmelerin davacı erkek için değer artış payı alacağı doğuracağı, araç bedeli dışındaki kısım için yapılan ödemelerin evlilik birliği içinde edinilen mallarla yapıldığı düşünüldüğünde, davacı erkeğin bu kısım için de katılma alacağına sahip olacağı, davacı erkeğin banka hesabında 54.000,00 TL olduğu, davacı erkeğin bu parayı 15.05.2012 tarihinde çektiği, davacının bu paranın 30.000,00 TL’sini dava dışı Okan isimli kişiye borcunu ödemek için verdiğini, kalanı kayınvalidesinin evinin tadilatı için harcadığını ileri sürdüğü ancak Okan isimli kişiye borç ödemesi yapıldığına dair dosyada evrak bulunmadığı, keza kayınvalidenin evine yapılan tadilatın davalı kadının alacağını etkilemeyeceği, davalı kadının bankadaki hesapta bulunan paranın yarısı kadar katılma alacağı hakkına sahip olduğu, davacı erkek adına kayıtlı araçların da değer tespitinin yapıldığı, bu araçlar için de araçların değerinin yarısı kadar davalı kadının katılma alacağı hakkına sahip olduğu, davacı tarafın Golf marka aracın alımında kardeşinden 40.000 Euro para alındığını ileri sürdüğü, ancak bu paranın bu aracın alımında kullanıldığına dair delil olmadığı, ayrıca bu durumun davacı tarafça dilekçeler aşamasında ileri sürülmediği, dava devam ederken ileri sürülen bu hususun davalı tarafça kabul edilmediği, bu kapsamda iddianın genişletilmesi yasağına tabi olduğu, bu nedenle ileri sürülen bu hususun dikkate alınmadığı, son olarak talep doğrultusunda yeniden değer tespiti yapıldığı, yapılan değer tespitine ve yukarıda belirlenen hususlara göre tarafların alacak haklarının tespit edildiği, davacı tarafça alacaklar konusunda takas yapılmasının gerektiğinin belirtildiği, ancak taraflarca aşamalarda takas definin ileri sürülmediği, bu nedenle alacakların takas edilmesinin mümkün olmadığı, alınan 07.09.2021 tarihli hesap bilirkişi raporuna göre davacının toplam 263.124,37 TL alacağının olduğu, davalının ise 156.340,33 TL alacağının olduğunun tespit edildiği, buna göre tarafların ıslah dilekçeleri doğrultusunda karar verildiği, davacının bedel açısından fazlaya dair haklarının saklı tutulmasına karar verildiği, tarafların davalarının diğer iddiaları açısından da kısmen reddine karar verildiği, davalının alacağının 156.340,33TL olduğu tespit edilmesine rağmen sehven kısa kararda 146.340,33TL olarak yazıldığı, hatanın karşı taraf açısından hakkın genişletilmesine neden olacağı anlaşılmakla düzeltilmesi yoluna da gidilmediği gerekçesi il asıl davanın kısmen kabulü ile; 106.784,04 TL alacağın (Katılma ve Değer Artış Payı Alacağı) karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı - karşı davacıdan alınarak davacı -karşı davalıya ödenmesine, ıslahla arttırılan kısım açısından fazlaya dair bedel hakkının saklı tutulmasına, diğer talepler açısından fazlaya dair istemin reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile; 146.340,33 TL alacağın (katılma alacağı) karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan alınarak, davalı karşı davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1- Davacı karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kendi davasında reddedilen kısım ile takas uygulanmaması yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
2- Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davasının reddedilen kısmı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eşlerin, 2003 yılında evlendiği, 11.06.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 19.02.2015 tarihinde kesinleşmesiyle boşandığı, mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona erdiği, tasfiyeye konu 55 DA 9.4 plaka sayılı araç ile 55 BD 4.2 plaka sayılı aracın, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu tarihte satın alınarak, davalı eş adına tescil edildiği, tasfiyeye konu mevduat hesabındaki 54.000,00 TL'nin ise boşanma davasının açılma tarihinden önce davacı erkek tarafından 15.05.2012 tarihinde çekildiğinden mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, alınan bilirkişi raporlarında 55 DA 9.4 plaka sayılı aracın güncel değerinin 132.340,00 TL olduğu, 55 BD 4.2 plaka sayılı aracın değerinin 126.340,67 TL olduğu mevduat hesabından çekilen 54.000,00 TL nin güncel değerinin ise 171.706,76 TL olmak üzere toplam 430.387,43 TL edinilmiş malın olduğu, bu bedelin 1/2 si oranında (215.193,71TL ) davalı karşı davacı kadının katılma alacağının bulunduğu, davalı karşı davacı kadının davasını 156.340,33 TL üzerinden ıslah talebinde bulunduğundan bu bedel üzerinden fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, hükmün sair yönlerinin ise usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacı karşı davalı erkek vekilinin tüm istinaf istemleri ile davalı karşı davacı kadın vekilinin sair istinaf istemlerinin esastan reddine, davalı karşı davacı kadın vekilinin istinaf istemlerinin kısmen kabulü ile hükmün karşı davaya ilişkin B bendinin tümüyle kaldırılmasına, davalı - karşı davacı kadının davasının kabulüne, davalı karşı davacı kadının 215.193,71 TL katılma alacağının olduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 156.340,33 TL katılma alacağının karar tarihi olan 31.03.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı - karşı davalıdan alınarak davalı - karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı karşı davalı erkek vekili Bölge Adliye Mahkemesinin kararının kadının davasının kabulü, kendi davasında reddedilen kısım ile takas uygulanmaması yönünden bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, karşılıklı değer artış payı ve katılma alacağı olup, uyuşmazlık değer artış payı ile katılma alacağının miktarı, takas mahsup uygulanması koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 25 inci maddesi, 26 ncı maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı karşı davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalı karşı davacı kadın vekili 12.10.2021 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinin ıslahı ile toplam 156.340,33 TL katılma alacağının yasal faiziyle hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Eldeki davada talebini 156.340,33 TL olarak sınırlamıştır. Taleple bağlılık ilkesine göre hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK md.26). Mahkemece davalı karşı davacı kadının talebi dahilinde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde 215.193,71 TL katılma alacağının olduğu yönünde tespit hükmü kurulması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3. 4721 sayılı Kanun'un 236 ncı maddesinin birinci fıkrasında, her eşin veya mirasçılarının, diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibi olacakları, alacakların takas edileceği düzenlenmiştir. Anılan madde kapsamında davalı tarafça cevap yahut ikinci cevap süresi içerisinde def'i olarak ileri sürülmeyen ya da karşı dava konusu yapılmamış alacağın 6100 sayılı Kanun'un 25 ve 26 ncı maddelerine uyarınca mahkemece kendiliğinden yargılama konusu yapılarak göz önüne alınması mümkün değil ise de; karşı dava olarak alacak talep edilmesi, yapılan yargılama neticesinde karşılıklı davalar kapsamında iki tarafın da alacağının bulunduğunun kabul edilmesi halinde, tarafların karşılıklı alacaklarının, 4721 sayılı Kanun'un 236 ncı maddesinde yer alan "alacaklar takas edilir" düzenlemesi kapsamında, ayrı bir talep bulunmasa dahi kanunun emredici düzenlemesi uyarınca takas edilmesi yasal zorunluluk olup, bu husus gözetilmeden kanunun yorumunda hataya düşülerek, aşamalarda takas definin ileri sürülmediği şeklinde yerinde olmayan gerekçe ile takas talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı karşı davalı erkek vekilinin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı karşı davalı erkek yararına alacaklarının takas edilmemesi ve davalı karşı davacı kadının tespitine karar verilen katılma alacağı yönünden BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Mehmet Kasım Çetin Rıza Sarıtaş Seydi Kahveci Sevil Kartal Harun Can