KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

KONKORDATONUN KAMU DÜZENİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLERİ VAR İSE DE TÜMÜNÜN KAMU DÜZENİ İLE İLGİLİ OLDUĞU KABUL EDİLEMEZ.

T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2023/2573
Karar No      : 2023/3085

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       : 
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 23.02.2023
SAYISI                                 : 2022/2296 E., 2023/296 K.

Taraflar arasındaki konkordato davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili ve bir kısım müdahil vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun resen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin ülkedeki ekonomik durum nedeni ile borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemez duruma düştüğünü, belirli bir vade tanınması halinde borçlarını ödeyebileceğini ileri sürerek, konkordato projesinin tasdikini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Bir kısım müdahiller davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tasdik şartları bakımından İİK'nın 305. maddesi kapsamında; şirketin borca batık olmadığı, İİK'nın 302/b maddesinde öngörülen çoğunlukla projenin kabul edildiği, teklifin kaynakları ile uyumlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile davacıların konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili, TEB A.Ş. vekili, Akbank TAŞ. vekili, Anadolu Bank A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin istinaf konusu kararında (m.9) İİK m.308/ç gereğince düşmesine karar verdiği hacizlerin istisnaları içerisinde "rehinli alacaklıların rehinin kıymetini karşılayan miktardaki alacaklarını" da saydığını ayrıca (m.10) rehinli alacaklıların rehinin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları için İİK m. 308/c-f2 (Bağlayıcı hale gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.) hükmünün uygulanmamasına karar verdiğini, bu kararın 4. madde hükmü ile çelişmekte olduğunu, bu çelişkinin giderilmesi gerektiğini ileri sürerek hükmün düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

Asli müdahil Türkiye Ekonomi Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; duruşma gününü İİK m. 288 uyarınca ilan etmesi gerekirken somut olayda kanuna ve usule uygun olarak yapılmış bir ilan bulunmadığını, tasdik kararında bahsedilen miktarların müvekkili bankanın alacağında anaparayı dahi karşılamadığını ayrıca ödemelerin 5 yıllık bir sürece yayılmasının, paranın kaydedeceği değer de göz önünde bulundurularak tamamen hakkaniyete aykırı olduğunu, itiraza uğramış alacaklar için pay ayırmamış olmasının, İİK 308 vd hükümlerinin de uygulanmamasının, İİK 306 madde gereği alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiğinin ve borçlunun hangi takvim çerçevesinde ödeme yapacağının açıkça belirtilmesinin gerekmesine rağmen bunun da yapılmamış olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

Asli müdahil Akbank T.A.Ş. vekilleri istinaf dilekçesinde özetle; konkordatonun tasdikini gerektiren şartlar yasaya uygun olarak yerine getirilmediğini, çekişmeli alacak kısmına ilişkin müvekkili bankaya herhangi bir tebligat gönderilmeyerek çekişmeli miktara yapacakları itirazın engellendiğini, itiraza uğramış alacaklar için pay ayırmamış olmasının, İİK 308 vd hükümlerinin de uygulanmamasının, İİK 306 madde gereği alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun hangi takvim çerçevesinde ödeme yapacağının açıkça belirtilmesi gerekmesine rağmen bunun da yapılmamış olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

Asli müdahil Anadolubank A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin, vadesi gelmiş borçlarının tamamını derhal, bütün borçlarını da alacaklıları fazla bekletmeden ödeyebilecek güçte olmasına rağmen ödemeyi 4 yıla yayarak borçların zaman etkisinden yararlanılarak eritilmeye çalışıldığını ve tek ortağın ve şirketin bu süreçte hiçbir yükümlülük altına girmeyerek konkordatonun finansal bir enstrüman olarak kullanılmasını dürüstlüğe aykırı olarak amaçladığını, ana para alacaklarının eksik belirlendiğini, İİK m.305' de yer alan konkordato tasdik şartlarının somut olayda oluşmadığını, konkordato süreci ve prosedürel işlemlerin eksik ve hatalı uygulandığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar yerel mahkemece, K. Ahşap Yapı Elemanları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin ve Nihat K.’un konkordato projesinin (revize edilmiş haliyle) tasdikine ve konkordatoya tabi adi borçlarının tamamını ilk taksidi 2023 yılı Ocak ayından başlamak üzere 36 ayda (üç yılda) eşit taksit halinde ödemesine, karar verilmiş ise de; davacı şirketin aktif toplamının borç toplamına göre 8.528.882.85.TL fazla olduğu, davacı gerçek kişinin de toplam malvarlığının pasifinden fazla olduğu yani davacıların borca batık olmadığı halde davada konkordatoya tabi borçlarını 2023 yılı Ocak ayından başlamak üzere birer ay ara ile 36 eşit taksitte (3 yılda) kesin mühlet tarihi olan 29.06.2020 tarihinden itibaren faizsiz olarak ve 2023 yılı Ocak ayından başlayarak ödenmesine ilişkin konkordato projesinin örtülü tenzilat ve vade konkordatosu içerdiği, 2023 yılı Ocak ayından başlayarak 36 ay gibi çok uzun süre de faizsiz ödeme teklifinin borca batık olmayan davacıların ekonomik durumuna göre gerçeği yansıtmadığı gibi tenzilat ve ödeme vadelerinin davacıların kaynaklarına göre makul seviyede olmadığı, borçluların ödemeyi teklif ettiği tutarın, eşitlik ve kaynakları ile orantılı olması şartına açıkça aykırı olduğu bu durumda İİK.'nın 305. maddesinde öngörülen tasdik koşulları oluşmadığından dolayı davacı şirketin borca batık durumda olmadığı ve İİK.' nun 308. maddesi çerçevesinde doğrudan iflas nedeni de bulunmadığı, davacı gerçek kişinin tacir sıfatına haiz olmaması ve iflasa tabi kişilerden olmaması dikkate alınarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; konkordato projesinin alacaklıların oyu ile kabul edildiği, daha önce verilen konkordato kararına karşı alacaklı vekillerinin istinaf başvurusunun usulden reddedildiği ve buna karşı temyize başvurmadıklarını bu durumda ilk verilen konkordato kararının usulü kazanılmış hak oluşturduğu, şirket aktifi fazla olsa da yıllık bazda borç ödenmesinin mümkün olmadığı, revize proje ile davacı gerçek kişiye ait taşınmazların satışı ile elde dilecek gelirle ödeneceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.        

C. Gerekçe       

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, konkordatonun tasdiki istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

İİK’nın 308/a

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 1086 sayılı Kanun'un 437 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konkordatonun tasdiki istemine ilişkindir.

Gerek HMK 341 vd. maddelerinde ve gerekse İİK’nın Kanun Yolları başlıklı 308/a maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri öncelikle usulüne uygun olarak istinaf kanun yoluna başvuru var ise istinaf incelemesi yapabilecektir. Her ne kadar istinaf incelemesi yapılırken istinaf nedenleri dışında re'sen inceleme yapılabilmesinin mümkün olduğu durumlar var ise de istinaf kanun yoluna başvuran tarafların başvuruları yok kabul edilerek ve bu itirazlar hiç incelenmeden İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf incelemesinin re’sen yapılması mümkün değildir. Zira özellikle müdahil alacaklıların usulüne uygun bir istinaf başvuruları yok ise re'sen istinaf incelemesi yapılarak davacı aleyhine olacak şekilde kararın kaldırılması mümkün olmadığından dosyanın öncelikle istinaf kanun yoluna başvuran tarafların başvuruları incelenmek üzere bozularak Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi gerekmiştir.

3. Kabule göre de; Konkordatonun kamu düzeni ile ilgili hükümleri var ise de tümünün kamu düzeni ile ilgili olduğu kabul edilemez. Konkordato sonucunda borca batıklık nedeniyle iflas kararı verilmesi gerektiği halde kamu düzeninden bahsedilebilir. Bunun dışında mahkemelerin “taraflarca getirilme ilkesi” doğrultusunda talep edilmeyen bir hususta karar vermeleri mümkün değildir. Eldeki davada iflas kararı verilmemiştir. Davacı şirket borca batık değildir. Kamu düzenini ilgilendiren bir husus yoktur. Bu nedenle istinaf mahkemesinin re’sen inceleme yaparak konkordato kararını kaldırıp talebin reddine karar vermesi bu kararı istinaf kanun yoluna başvuranların istinaf taleplerini yok sayarak yapması doğru olmamıştır.

4. Bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1- Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

2- Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan            Üye                          Üye                    Üye               Üye
Murat Kıyak      Mahmut Coşkun     Zeki Gözütok      İlhan Kara      Mehmet Özdemir