KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

KREDİ KULLANIM ESNASINDA ALINMAYAN İSTİHBARAT ÜCRETİNİN ERKEN ÖDEME NEDENİYLE ALINMASI DA MÜMKÜN DEĞİLDİR.

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/4368
Karar No      : 2024/497

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
 Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 05.04.2022 
SAYISI                                 : 2021/1141 Esas, 2022/733 Karar

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin eski ünvanı K.A. Kültür Okulları Özel Eğitim Öğretim Hizmetleri A.Ş. iken ünvan değişikliğine giderek R. Eğitim Kurumları A.Ş. adını aldığını ve eski ünvanı ile davalı bankadan 2017 yılında farklı aylarda, farklı tutarlarda ve farklı vadelerle üç ayrı kredi kullandığını, müvekkilinin bu üç ayrı krediyi de erken kapatma yoluna gittiğini ve davalı bankaya toplam 14.750.000.00 TL tutarında kredi ödemesi yaptığını, yapılan ödemelerin detayı incelendiğinde davalı banka tarafından müvekkilinden haksız şekilde alınan bedeller alındığının olduğunun görüldüğünü, bunların 130.000,00 TL istihbarat ücreti ve 400.000,00 TL erken kapama ücreti olduğunu, erken kapama ücretinin olması gereken yasal oranların çok üzerinde olduğunu, istihbarat ücretinin ise hukuksuz olduğunu, taraflar arasındaki kredi sözleşmelerinin matbu sözleşmeler olup çeşitli isimler altında kesilen ücretler hakkında müvekkilinin bilgilendirilmediğini, yapılan işlemlerin müvekkilinin özgür iradesine dayanmadığını, istihbarat ücretinin davalı banka tarafından hangi zorunlu masraflara karşılık kesildiği hususunun ortaya konmadığını, banka tarafından tahsil edilen ücretlere ilişkin sözleşme hükümlerinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 20 ve devamı maddeleri kapsamında genel işlem şartı niteliğinde olduğunu beyanla kredi sözleşmelerine bağlı olarak istihbarat ve erken kapama ücreti adı altında tahsil edilen tutarlardan fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000.00 TL’lik kısmının ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı bankadan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı F. Katılım vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, davacı şirketin müvekkili bankanın kredili müşterisi olduğunu, davacıya Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında çeşitli kredi tahsisleri yapıldığını, söz konusu kredilerin taksitlerinin ödenmesinde gecikmeler yaşanmaya başlanması üzerine davacı şirket tarafından mevcut nakdi risklerin kaynağını teşkil eden kredi taksitlerinin tamamının ödenmesinin teklif edildiğini; bu teklifin müvekkili banka tarafından makul bulunarak davacı tarafa ödeme kolaylığı sağlamak adına mevcut taksitler üzerinden gerekli ıskontolar da yapılarak teklifin hayata geçirildiğini, 137-138-139 numaralı projeler ile ilgili olarak sadece anapara tahsilatları sağlandığını ve kar, BSMV, ve vb., gibi diğer kalemler için başkaca hiç bir tahsilat yapılmadığını, davacının 3 ayrı proje ile kullanmış olduğu kredilerin ticari kredi vasfında olduğunu ve bu tür kredilerde uygulanacak hüküm ve esasların yasada açıkça gösterildiğini, bu durumda davacının ticari kredi kullanımında erken ödeme/kapatma halinde indirim talep edilmesi ve kredi veren bankanın indirim yapma mükellefiyeti bulunmadığını, davacının talep ile söylemlerinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 3.12 maddesinde dava konusu edilmek istenen sürecin açıkça hüküm altına alındığını, her ne kadar davacı şirket ekstresinde bazı tahsilatların karşılığı "istihbarat ücreti" olarak gösterilmiş ise de bunun sistemsel bir idari açıklama olduğunu, bu tahsilatların esasen mevzuata, teamüllere ve taraflar arasındaki sözleşmelere uygun olarak yapılmış olan yasal ücret ve bedelleri ifade ettiğini, dolayısıyla davacının bu husustaki iddia ve söylemlerinin haksız olduğunu, davacı ile imzalanan sözleşmede bankanın vadesi gelmeyen kredi taksitlerinin ödenmesi halinde kar payı indirimi talep edilemeyeceğinin açıkça belirtildiğini, yapılmış olan işlemlerin hiç bir kaleminde ve herhangi bir aşamasında hukuka aykırılığın mevcut olmadığını, davacı şirketin "basiretli bir tacir gibi davranması yükümlülüğü"nün bulunduğunu, bu kapsamda sözleşmenin ve bu sözleşmeye ilaveten haricen imzalanmış olan protokolün maddelerinin genel işlem şartı olamayacağının açık olduğunu, yapılmış olan tahsilat işlemlerinin tamamının usul, yasa, taraflar arasındaki sözleşme ve ticari teamüllere uygun olarak yerine getirildiğini, herhangi bir gerekçe ile davacı tarafa iade edilmesi gereken haksız ya da fazladan tahsil edilmiş olan herhangi bir meblağ bulunmadığı gibi davacı tarafı zarara uğratmış olan herhangi bir işlemin de bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığı, davacının kredi borcunu ödeme tablosunda belirlenen tarihlerden önce erken ödeme yaparak kapattığı, davalı bankanın erken ödeme nedeniyle kapatma tarihinde davacıdan 400.000,00 TL erken ödeme ücreti ve 130.000,00 TL istihbarat ücreti tahsil ettiği, istihbarat ücretinin uygulamada kredi kullanım esnasında bankalarca tahsil edildiği, davalı bankanın ise kredinin erken kapatma tarihinde davacıdan istihbarat ücreti tahsil ettiği, bu ücretin tahsilinin mevzuata, teamüllere ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olduğu ve ayrıca dayanağının bulunmadığı, davacıya iadesi gerektiği, bilirkişi raporunda erken kapama bedeli olan 13.444.735,33 TL üzerinden 380.952,00 TL erken kapama ücretinin %2.833 oranında uygulandığının ve diğer banka uygulamaları ile orantılı olduğunun tespit edildiği, Mahkememizce bilirkişi raporuna itibar edildiği, davacının erken kapama ücreti iadesi talebinin yerinde olmadığı bu talebinin reddi gerektiği, davacının ıslah dilekçesi ile 140.000,00 TL talep ettiği, 04.02.2021 tarihli duruşmada 123.810,00 TL' sinin istihbarat ücreti olduğu beyan ettiği gerekçesi davanın kısmen kabulü ile; 123.810,00 TL istihbarat ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; istinaf gerekçelerini oluşturan tek husus kesilen 6.190,00 TL BSMV olduğu zira böyle bir paranın alınmaması elzem iken bunun vergisinin müvekkilden tahsili hukuka aykırı olup ilk derece mahkemesince istihbarat ücreti altında alınan paranın tamamının taraflarına verilmesi gerekli iken bir kısmına hükmedilmesi hukuka aykırı olduğunu, karara esas teşkil eden bilirkişi raporunda çok farklı tespitler yapıldığı, herhangi bir şekilde bankanın erken kapama halinde ''erken kapama ücreti'' adı altında bir ücret alacağı veya alacaksa da bunun oranının ne olacağı şeklinde bir hüküm yer almadığı, duruşma ve rapora itiraz dilekçesinde beyan etmelerine mahkemece dikkate alınmadığını, bilirkişi raporunda hesap edilen ve gerekçeli karara da dayanak oluşturan %2.833 lük oran doğru ve yerinde olmadığı, raporda matematiksel bir hata olmamakla beraber oran hesaplanırken 13.444.735,33 TL olan faiz masraflar vb her şeyin dahil olduğu toplam erken kapama bedeli dikkate alındığı, Oysaki yapılması gereken kapama tarihi itibariyle bakiye kalan ana para borcu üzerinden bir hesaplamadır, bu şekilde yapılan hesaplama sonucunda ise bankaca tahsil edilen oran %3.17 civarlarına çıkmakta olup bu hususta yeni bir rapor alma taleplerimiz de karşılık bulmadığını, yine hiç erken kapama bedeli alınmaması gerekirse o ihtimalde de fazladan alınan bedelin ne olduğunu ortaya koyması gerekli, ondan sonra mahkeme hukuki değerlendirmesini yaparak karar verilmedir, beyanında bulunarak, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın her iki tip talepleri hakkında da tamamen kabulüne karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı F. Katılım vekili istinaf dilekçesinde özetle; istihbarat ücretinin tahsil edileceği zamana dair mevzuatta herhangi bir düzenleme mevcut olmadığı, müvekkil bankanın istihbarat ücretini kredi kullandırım esnasında tahsil etmeyi sehven atlaması bu ücretin tahsili hakkından vazgeçtiği anlamına gelmeyeceği gibi ücretin tahsil edileceği zamana ilişkin yasal bir engel olmaması karşısında, kredinin tasfiyesine kadar her aşamada tahsil edebileceğinin kabulü gerektiği, davacı ile müvekkil banka arasında istihbarat ücreti tahsil edilmeyeceğine dair bir anlaşma bulunmadığını, yerel mahkemenin istihbarat ücretinin iadesine yönelik kararının; davalı bankanın istihbarat ücretini kredi kullanımı esnasında sehven tahsil etmemesinin bu haktan feragat anlamına gelmeyeceği, istihbarat ücretinin kredinin tasfiyesine kadar herhangi bir süre de tahsil edilmesinin önünde yasal bir engel bulunmaması, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi uyarınca müvekkil bankanın davacıdan ücret/masraf/komisyon tahsil edebileceği düzenlemesi karşısında hukuka aykırı olduğu izahtan vareste bulunduğu beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın tüm talepler yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı F. Katılım vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan krediye dair borcun erken kapatılması sebebiyle banka tarafından tahsil edilen erken kapama ve istihbarat ücretinin iadesi istemine ilişkindir.           

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 20 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava, davacının davalı bankadan kullanmış olduğu kredinin erken ödemesi sırasında davalı banka tarafından tahsil edilen istihbarat ücreti ve erken kapama ücretinin iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı bankaca erken ödeme sırasında davacıdan tahsil edilen 123.810,00 TL istihbarat ücreti + 6.190,00 TL BSMV’den 123.810,00 TL istihbarat ücretinin davacıya iadesine, erken kapama bedelinin iadesi talebinin ise reddine karar verilmiştir.

Davacıya 18.08.2016, 25.05.2017, 12.06.2017 tarihlerinde kredi kullandırılmış bu esnada istihbarat ücreti alınmamıştır.

Daha sonra Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tarafından 10.02.2020 tarih, 2020/4 sayılı tebliğ ile getirilen düzenleme neticesinde Bankalar tarafından tahsil edilen istihbarat ücreti uygulamasına son verilmiştir. Kredi kullanım esnasında alınmayan istihbarat ücretinin erken ödeme nedeniyle alınması da mümkün değildir. İstihbarat ücreti davacıdan alınamayacağına göre, istihbarat ücretine uygulanarak tahsil edilen BSMV ücretinin de alınmaması gerekir. Bu nedenle, istihbarat ücretine uygulanan BSMV’nin de davacıya iadesi gerekirken BSMV hariç istihbarat ücretinin iadesine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin bozma kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davacıya iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan V.             Üye                        Üye                       Üye                       Üye 
Hafize Gülgün       Dudu İrem Toros    Mehmet Durgun    Mehmet Cebeci     Okan Albayrak
Vuraloğlu