KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

SATIŞ TALEBİ, PARA HACİZLERİNDE DOSYA CELBİNİN İSTENMESİ SURETİYLE YAPILIR.

T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2023/410
KARAR NO    : 2024/197

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L Â M I

MAHKEMESİ              : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
TARİHİ                        : 09.12.2022
NUMARASI                : 2022/1462 E., 2022/1539 K.

Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; şikayet dışı borçlu aleyhine takip yaptıklarını, borçlunun 3. Kişi banka nezdindeki alacağına haciz konulduğunu, ilk haczin müvekkili haczi olmasına rağmen sıra cetvelinde tüm paranın şikayet olunan dosyasına ödenmesine karar verildiğini, sıra cetvelinin hatalı olduğunu ilk sıraya müvekkili dosyasının alınması gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalin talep etmiştir.

II. CEVAP

Şikayet olunan vekili cevap dilekçesinde; şikayetçinin haciz tarihinde borçlunun banka mevduat hesabında sadece 4,2 TL bulunduğunu, müvekkilinin haciz tarihinde sıra cetveline konu paranın mevcut olduğunu ve bu para üzerine haciz konulduğunu, sıra cetvelinin usulüne uygun olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetin, sıra cetvelinde sıraya ilişkin olduğu, sıra cetveli düzenlenirken kesin hacizlerin infaz tarihleri, ihtiyati hacizlerin ise kesinleşme tarihlerinin dikkate alınacağı, ilk kesin haciz ya da ilk kesinleşen ihtiyati haciz ile (eğer varsa) buna iştirak edebilecek hacizler belirlenerek sıra cetvelinin bu hacizlerin tarihleri ve oluşan usulî müktesep haklar da dikkate alınarak düzenleneceği, dosyada alınan uzman bilirkişi raporuna göre sıra cetvelindeki sıranın usulüne uygun olarak düzenlendiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

 İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde; alacaklıların, borçluların banka hesaplarını sürekli olarak kontrol etmelerinin, hesaba para girip çıktığından haberdar olmalarının mümkün olmadığını, günümüz şartları dikkate alındığında kişilerin artık tüm harcama, birikim, borç ödeme ve tahsil gibi işlemlerini bankalar aracılığı ile yaptığını, bankalara giren paranın ümit ve ihtimale dayalı olmadığını ve bir gereklilik sonucu bu aktarımların yapıldığını müvekkiline ait dosyada banka haczinin 15.10.2021 tarihinde, davalı taraf haczinin ise 01.12.2021 tarihinde konulduğu göz önüne alındığında mahkemenin kararının hakkaniyete uygun olmadığını, sıra cetvelinin iptaline ilişkin açılan davaların icra dairesinin yaptığı hatalı işlemin düzeltilmesine ilişkin olduğunu, davalı lehine 1.700-TL vekalet ücretine hükmedilmiş olmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçi dosyasında bankaya gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde borçlunun banka nezdindeki mevduat hesabında bulunan miktar üzerine haciz uygulanması nedeniyle icra müdürlüğünün oluşturduğu sıra cetvelinde bir isabetsizlik bulunmadığı, mahkemece kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle şikayetçi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sıra cetveline şikayet istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 88, 89, 140 ve 142. maddeleri

3. Değerlendirme

1. Borçlunun üçüncü kişilerdeki mal, alacak ve diğer haklarının haczi İİK’nın 89. maddesi çerçevesinde mümkün kılınmıştır. Bu hükümle, üçüncü kişiye haciz ihbarnamesi tebliğ edilmek suretiyle söz konusu mal, alacak ve hakların haczine imkân tanınmış, tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine üçüncü kişinin itiraz yolu açık tutulmuştur. Kendisine birinci haciz ihbarnamesi gönderilen kimsenin, bu haciz ihbarnamesine itiraz etmemesi halinde, mal yedinde ve borç zimmetinde sayılır. Üçüncü kişinin ihbarnameye süresi içinde itiraz etmesi halinde, usulüne uygun bir haczin varlığından bahsedilemez. Elinde borçluya verilmesi gereken bir mal ya da para bulunan üçüncü kişinin, gerçeğe aykırı itirazı halinde dahi hacizden söz edilemez ve alacaklının hakları ancak aynı yasanın 89/4 ve 120/2. maddeleri çerçevesinde korunabilir. Borçlunun üçüncü kişi ile arasındaki bir hukuki ilişkiye dayanan henüz doğmamış olmakla beraber doğması muhtemel alacakları için İİK.nın 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilebilir. Üçüncü kişilerde hak ve alacakların ne şekilde haczedilebileceği anılan maddede gösterilmiştir. Bu yola tevessül etmeden, sadece haciz tezkeresi ile konulan haciz aynı Yasa'nın 88. maddesi kapsamında menkul haczi olarak nitelendirilebilir ve ancak mevcut bir hak ve alacak üzerine konulabilir; bir diğer ifade ile üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların tezkere yazılması suretiyle haczi mümkün değildir.

2. Para ya da alacak hacizlerine ilişkin işlemler, kural olarak İİK'nın 88. maddesi hükmü uyarınca menkul mal haczini düzenleyen hükümlere göre yapılır. Borçluya ait nakit parayla karşılaşan icra memuru, İİK'nın 88. maddesi hükmü çerçevesinde bu parayı haczedebilir. Üçüncü kişinin elindeki bir paranın İİK’nın 89. maddesine göre değil de, taşınır hacizlerine ilişkin 88. maddesine göre haczedilmesinde, tıpkı taşınırlarda olduğu gibi, paranın somut olarak üçüncü kişi elinde mevcut olması gerekir. Henüz mevcut olmayan bir paranın taşınır hükümlerine göre haczine yasal olanak bulunmamaktadır. Bu bakımdan üçüncü şahıstaki para alacağının da anılan 110. madde hükmüne kıyasen hacizden itibaren 6 aylık süre içerisinde icra dosyasına celbinin istenmesi gerekir. Aksi halde haciz düşer (Satış talebi, para hacizlerinde dosya celbinin istenmesi suretiyle yapılır.)

3. Somut olayda, şikayetçinin alacaklı olduğu Fatsa İcra Dairesi 2021/481 E sayılı dosyasında, şikayetçi alacaklı vekilinin 14.10.2021 tarihinde İİK'nın 89/1. maddesi uyarınca İş Bankası A.Ş.'ne 1. haciz ihbarnamesi gönderilmesini talep ettiği, bu doğrultuda İİK'nın 89/1. maddesine uygun haciz ihbarnamesinin anılan bankaya gönderildiği ve 15.10.2021 tarihinde tebliğ edildiği, İş Bankası A.Ş tarafından ise borçlunun üçüncü şahıs nezdinde tebliğ tarihinde bilinen belirli ve mevcut bir alacak veya hukuki ilişkiden doğacak alacaklarını kapsamakta olup ümit ve ihtimale dayalı alacaklar bakımından haciz işlemi yapılamayacağı gerekçesiyle itiraz edilerek bankaca şikayetçinin bu haczi ilk sıraya alınarak borçlunun mevduat hesabına haciz konulduğu, Şikayet olunan dosyasından ise İİK'nın 88. maddesi hükmü uyarınca 01.12.2021 tarihinde haciz talep edildiği ve borçlunun İş Bankası A.Ş nezdinde bulunan mevduat hesabında bulunan 114.283,04 TL alacağına 05.12.2021 tarihinde haciz konulduğu yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, doğacak alacaklar yönünden İİK'nın 89. maddesi uyarınca, haciz konulmasının mümkün olduğu, ilk konulan haczin şikayetçiye ait bulunduğu ve sıra cetvelinin düzenlendiği tarih itibari ile de paranın icra dosyasına celbi için 6 aylık talep süresinin geçmediği bu durumda mahkemece şikayetçinin alacaklı olduğu Fatsa İcra Dairesi 2021/481 E sayılı dosyasında 15.10.2021 tarihinde konulan haczin ilk haciz olarak kabulü ile şikayetin kabulüne ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle ;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.01. 2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan             Üye                    Üye                  Üye                       Üye 
Murat Kıyak      Bahri Aydoğan    Özcan Turan    Ömer Kızılkaya     İlhan Kara