KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

HER BİR MUDİNİN HESABINA YATAN MİKTAR YÖNÜNDEN EŞLERİN SERBEST İRADELERİYLE PAYLAŞIM GERÇEKLEŞTİRDİKLERİ KABUL EDİLİR.

T.C.
Y A R G I T A Y
2. Hukuk Dairesi

ESAS NO:           KARAR NO:
2022/3443            2022/5629

TÜRK MİLLETİ ADINA

Y A R G I T A Y   İ L A M I

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın ve davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin tüm, davacı-davalı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yersizdir.

2. Davacı-davalı kadının diğer temyiz itirazlarının incelemesinde;

a. Asıl davada tasfiyeye konu 2613 ve 2775 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince;

Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK mad. 222).

Somut olayda, mahkemece tasfiyeye konu 2613 ve 2775 parsel sayılı taşınmazların kişisel mal olduğu, davacı-davalı kadının edinilmiş mal olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle işbu taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verildiği, tasfiyeye konu 2613 parsel sayılı taşınmazın 245/875 hissesi ve 2775 parsel sayılı taşınmazın 1/6 hissesi davalı-davacı erkeğin annesi Emine Ç. adına kayıtlı iken 17.08.2005 tarihinde satış yoluyla davalı-davacı Mustafa Ali adına tescil edildiği anlaşılmakla, tasfiyeye konu taşınmazlar edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde davalı-davacı erkek adına satın alındığından, kanuni karine gereğince edinilmiş mal olup aksinin ispat külfeti davalı-davacı erkektedir (TMK mad. 6, HMK mad. 190). O halde, mahkemece, taşınmazların kişisel mal olduğuna yönelik ispat külfeti davalı-davacı erkekte olmasına rağmen, hatalı değerlendirme ile ispat külfetinin davacı-davalı kadında olduğunun kabul edilerek karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

b. Birleşen davada tasfiyeye konu davacı-davalı kadının Ziraat Bankası hesabına İmar Bankasından devredilen miktara yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;

Somut olayda, mahkemece tasfiyeye konu banka hesabının edinilmiş mal kabul edilerek katılma alacağının kabulüne karar verildiği, İmar Bankasından gelen yazı cevabına göre, taraflar adına müşterek hesap olarak açılan hesaplarda bulunan paraların tarafların Ziraat Bankasındaki bireysel hesaplarına her bir mudinin hesabına olacak şekilde 16.01.2004 tarihinde 53.310,64 TL ve 16.735,74 TL, 15.10.2007 tarihinde 128.168,94 TL yattığı anlaşılmakla, Ziraat Bankası hesabında bulunan 128.168,94 TL İmar Bankasındaki açılan müşterek hesaptan her bir mudinin hesabına devredilen miktar olup, her bir mudinin hesabına yatan miktar yönünden eşlerin serbest iradeleriyle paylaşım gerçekleştirdikleri, diğer bir deyişle, her bir payın o eşin kişisel mal grubuna terk edildiğinin kabul edilmesi gerekir.

O halde, mahkemece davacı-davalı kadının Ziraat Bankası hesabına İmar Bankasından aktarılan miktar yönünden kişisel mal denkleştirmesi yapılarak karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi de hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 2.a. 2.b. bentlerinde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıdaki yazılı harcın Mustafa Ali'ye yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Saadet'e geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 13.06.2022 (Pzt.)

Başkan                         Üye                            Üye                       Üye                     Üye
Ömer Uğur Gençcan    A. Albayrak Doğan     Sedat Demirtaş    M.Kasım Çetin    Harun Can 

BİLGİ : “Eşler evlilik devam ederken serbest iradeleriyle gerçekleştirdiği paylaşımla parayı da diğer eşin kişisel mal grubuna terk edebilir” şeklindeki Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08 Şubat 2022 tarihli kararı için bkz.

http://karamercanhukuk.com/yargitay-karari/esler-evlilik-devam-ederken-serbest-iradeleriyle-gerceklestirdigi-paylasimla-parayi-da-diger-esin-kisisel-magrubuna-terk-edebilir