25 ŞUBAT 2021 TARİHİNDE CEVAP VERİLEN YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME BAŞVURUSU 3
BAŞVURU DİLEKÇESİ:
YARGITAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞINA
ANKARA
TALEP EDEN : Av. Fatih KARAMERCAN - (T.C. Kimlik No: 3.........8)
(Adres antettedir)
TALEBİN KONUSU : Hukuk yargılamasında kısmen ıslaha başvurmak isteyen tarafa HMK m. 181/1 hükmü gereği verilmesi gereken 1 haftalık sürenin mutlak bir süre olup olmadığı, hâkim tarafından HMK m. 181/1 hükmünde belirlenen süreden daha uzun bir süre tayin edilmiş ise bu tayin edilen sürede kısmen ıslah işleminin gerçekleştirilmesi durumunda kısmen ıslah işleminin geçerli olup olmadığı ve son olarak kısmen ıslah işleminin tahkikatın bitimine kadar yapılıp yapılamayacağı konusu oluşturmaktadır.
BİLGİ : Talep konumuz ile ilgili bire bir uyan Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları (her bir daireye ilişkin en fazla 3 karar) aşağıda sunulmaktadır.
KISMEN ISLAHA BAŞVURMAK İSTEYEN TARAFA HMK m. 181/1 HÜKMÜ GEREĞİ
VERİLMESİ GEREKEN 1 HAFTALIK SÜRENİN MUTLAK BİR SÜRE OLDUĞU YÖNÜNDEKİ
YARGITAY HUKUK DAİRESİ KARARLARI
(YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ KARARI)
“… Mahkemece, ıslah dilekçesi gözetilerek dava kabul edilmiş ise de; HMK'nun kısmi ıslah bahsini düzenleyen 181. maddesinde, "Kısmen ıslaha başvuran tarafa ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir." düzenlemesi bulunmaktadır. Davada ödenmeyen bakiye iş bedeli istenmiş, fazlaya dair haklar saklı tutulup 10.000,00 TL üzerinden harç yatırılarak dava açılmıştır. Islah dilekçesi ile talep 141.239,00 TL'ye çıkartılmışsa da, az yukarıda anılan düzenleme uyarınca ıslah için verilecek sürenin kesin süre olup, (1) hafta olduğu, bu süre zarfında verilmeyen ıslah dilekçesinin gözetilmesi mümkün olmadığından ıslah yapılmamış gibi dava sonuçlandırılmalıdır.” (EK-1 Y. 15. HD. 14.12.2017, 2016/1979 E. - 2017/4435 K.)
(YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ KARARLARI)
“… 2- Davacının ıslah işleminin süresinde olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun kısmen ıslaha ilişkin 181. maddesine göre; “(1) Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.”
Somut olayda mahkemece, 25/02/2015 tarihli celsede davacı vekiline davayı ıslah edip karşı tarafa tebliğ işlemini gerçekleştirmek üzere 25/03/2015 tarihine bırakılan gelecek celseye kadar kesin süre verilmesine karar verilmiş olup, davacı vekilince 09.03.2015 tarihinde ıslah harcı yatırılmak suretiyle dava kıdem tazminatı, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacakları yönünden ıslah edilmiştir. Ne var ki; hakim tarafından ıslah işleminin yapılabilmesi için kanunda açıkça düzenlenen süreyi aşacak biçimde süre verilemeyecek olup ıslah işlemi yasal süresi içinde yapılmamış bulunmaktadır.
Mahkemece ıslahın süresinde yapılmadığı dikkate alınarak, kıdem tazminatı, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacakları yönünden ıslah işlemi hiç yapılmamış gibi hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi yerinde değildir.” (EK-2 Y. 22. HD. 10.12.2019, 2017/25966 E. - 2019/22854 K.)
* * *
“… 3- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 181. maddesinde “Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” hükmü bulunmaktadır. Somut olayda, davacı vekili, duruşmanın 10/12/2015 tarihli celsesinde, ıslah işlemi için süre verilmesini talep etmiş, Mahkemece de, aynı celse davacıya ıslah için süre verilmiştir. Davacı vekili, 28/12/2015 tarihli ıslah dilekçesini sunarak, talep ettiği alacak değerlerini yükseltmiştir. Bahse konu ıslah işleminin kanunun tanıdığı bir haftalık süre içerisinde yapılmadığı sabit olup, ıslah geçersizdir. Mahkemece, ıslahın hiç yapılmamış sayılarak dava dilekçesindeki talep miktarlarıyla bağlı kalınması gerekirken, süresi geçtikten sonra sunulan ıslah dilekçesine geçerlilik tanınması hatalı olmuştur.” (EK-3 Y. 22. HD. 22.10.2019, 2016/20887 E. - 2019/19669 K.)
* * *
“… 4- Davacının ıslah işleminin süresinde olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun kısmen ıslaha ilişkin 181. maddesine göre; “(1) Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” Somut olayda mahkemece, 24/03/2016 tarihli celsede taraf vekillerine bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunmak üzere iki hafta kesin süre verilmesine, itiraz olmaması halinde ya da olup da tekrar bilirkişiye gönderilmemesi halinde bu tarihten geçerli olmak üzere davacı tarafa davasını ıslah etmesi veya harç tamamlaması için HMK 178 ve 181. maddesi gereğince bir hafta kesin süre verilmesine karar verilmiş olup, davacı vekili 02.05.2016 tarihli dilekçesi ile fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücreti yönünden talep artırımı, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti yönünden ise ıslaha başvurduklarını açıklamış, ıslah harcını yatırmıştır. Bu halde, talep artırımı herhangi bir süreye bağlı değil ise de, kıdem ve yıllık izin ücreti yönünden ıslah işleminin Kanunda öngörülen bir haftalık süre içinde yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece ıslahın süresinde yapılmadığı dikkate alınarak, yıllık izin ücreti alacağı yönünden ıslah işlemi yapılmamış gibi hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi yerinde değildir.” (EK-4 Y. 22. HD. 10.10.2019, 2016/20665 E. - 2019/18619 K.)
HÂKİM TARAFINDAN HMK m. 181/1 HÜKMÜNDE BELİRLENEN SÜREDEN
DAHA UZUN BİR SÜRE TAYİN EDİLMİŞ VE BU TAYİN EDİLEN SÜREDE KISMEN ISLAH İŞLEMİNİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ DURUMUNDA KISMEN ISLAH
İŞLEMİNİN GEÇERLİ OLDUĞU YÖNÜNDEKİ
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU VE YARGITAY HUKUK DAİRESİ KARARLARI
(YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI)
“… Davacı vekili bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasından sonra 20.09.2012 tarihli duruşmada rapora bir itirazının olmadığını, ıslah için süre talep ettiğini belirtmiştir.
Bunun üzerine mahkemece aynı tarihli duruşmada;
"1- Davacı vekiline dava dilekçesini ıslah etmesi harçlandırması ve karşı yana tebliğ ettirmesi hususunda duruşma gününden 5 gün öncesine kadar kesin süre verilmesine,
2- Davalı vekilinin rapora karşı itirazlarının davacı vekilinin ıslah dilekçesini sunduktan sonra karar verilmesine,
Duruşmanın bu nedenle 26/12/2012 günü saat 10.00'a bırakılmasına karar verildi." şeklinde oluşturulan ara kararı ile davacı vekiline ıslah yapmak üzere bir sonraki duruşma günü olan 26.12.2012 tarihinden beş gün öncesine kadar süre vermiştir.
Bu ara kararı gereği davacı vekili, 02.10.2012 harç ve havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu ettiği alacakların miktarını bilirkişi raporu doğrultusunda arttırmıştır. Islah dilekçesi davalı D. Cemiyeti vekiline 12.10.2012 tarihinde tebliğ edilmiş; davalı vekili 23.10.2012 havale tarihli dilekçesi ile ıslaha karşı itirazlarını sunmuştur.
Mahkeme, verilen süre içinde yapılan ıslaha değer vererek alacakları ıslah edilmiş şekli ile hüküm altına almıştır.
Bu hâlde, davacı vekili mahkemece kendisine verilen süre içinde kısmen ıslaha başvurup harcını yatırdıktan sonra ıslah dilekçesinin karşı tarafa tebliğini de sağladığına göre, artık bu şekilde mahkeme ara kararına uygun biçimde gerçekleştirilen ıslaha değer verilmesi gerekir.” (EK-5 Y. HGK. 21.02.2018, 2015/(7)9-3666 E. - 2018/244 K.)
(YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI)
“… Somut olayda; davacı-karşı davalı kadın düğünde takılan ziynetlerin erkek tarafından iade edileceği sözü ile kendisinden alındığını, ancak iade edilmediğini belirterek bu ziynetlerin aynen, mümkün değilse şimdilik 10.000-TL’sinin iadesini talep etmiş, davalı erkek ise söz konusu ziynetlerin kadın tarafından rızasına dayalı olarak verildiğini beyan etmiştir. Davacı-karşı davalı vekili, bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasından sonra 22.12.2015 tarihli celsede davasını ıslah etmek üzere mahkemeden talepte bulunmuş, mahkemece kendisine 1 aylık kesin süre verilmiştir. Mahkemece davacı vekilinin 24.01.2016 tarihli kısmi ıslah talebi dikkate alınarak düğünde davacıya takılan ve davalı tarafından alınarak iade edilmeyen ziynetlerin bedeli olan 12.180-TL’nin davalıdan alınarak davacıya iadesine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı vekili mahkemece (HMK m. 181) usule aykırı şekilde davasını ıslah için 1 aylık kesin süre dahi geçtikten sonra 24.01.2016 tarihinde ıslah etmiş, mahkemece de ıslah edilen değerler üzerinden hüküm kurulmuştur. Kesin süreye rağmen ıslah işlemi yapılmadığından ıslah işleminin yapılmadığı kabul edilerek hüküm kurulması gerekirken süresinde yapılmayan ıslaha değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” (EK-6 Y. 2. HD. 11.09.2018, 2016/22270 E. - 2018/8922 K.)
KISMEN ISLAH İŞLEMİNİN TAHKİKATIN BİTİMİNE KADAR
YAPILABİLECEĞİ YÖNÜNDEKİ
YARGITAY HUKUK DAİRESİ KARARLARI
(YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ KARARLARI)
“… 1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 177/1. maddesine göre ıslah, tahkikatın sonuna kadar başkaca bir sınırlamaya tabi olmaksızın yapılabilen usul işlemlerinden olup aynı kanunun 181/1. maddesindeki bir haftalık süre ıslahın yapılması için değil, yapılmış olan ıslaha ilişkin eksik usul işlemlerinin tamamlanması içindir. Açıklanan nedenle, davacının tahkikat tamamlanmadan yaptığı ıslah usul ve yasaya uygun olup bu ıslaha değer verilmesi gerekirken, 181/1. maddenin hatalı yorumu nedeniyle ıslaha değer verilmemesi doğru değil ise de, davacı temyizi olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.” (EK-7 Y. 9. HD. 04.07.2019, 2016/5736 E. - 2019/15063 K.)
* * *
“… 6100 sayılı HMK'nın 181. maddesinde "Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir" şeklinde kurala yer verilmiştir. Düzenleme ile, ıslahın HMK'nın 177/2. maddesine göre duruşmada sözlü beyan üzerine yapıldığı hallere yönelik olarak ıslah edilen işlemlerin tamamlanması için bir haftalık kanuni süre öngörülmüştür. Başka bir anlatımla tutanağa geçmek suretiyle yapılmış olan ıslah işleminin tamamlanması için bir süre tanınmıştır. Tarafın ıslah edeceğini belirterek süre talep etmesi durumunda, sözü edilen maddenin uygulanması söz konusu olmaz.
Somut uyuşmazlıkda, ilk derece mahkemesi tarafından davacı vekiline ıslah yapması için iki haftalık kesin süre verilmiş ve davacı vekili bu süreye uymamıştır. Daha sonra ve tahkikat sona ermeden ıslah yoluyla davaya konu ihbar ve kıdem tazminatı miktarları arttırılmıştır. Mahkemece kesin süre den sonra yapılan ıslaha değer verilerek arttırılmış miktarlar üzerinden ihbar ve kıdem tazminatlarının kabulüne karar verilmiştir.
HMK'nın 177/1. maddesine göre ıslah, tahkikat tamamlanıncaya kadar her zaman yapılabileceğinden, hakimin kanuni süreyi kısaltması mümkün değildir. Bu nedenle kanuni süresi içinde yapılan ıslaha değer verilerek karar verilmesi yerinde olup, bu durum usul ekonomisine de uygundur.
F) SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi tarafından kesin olarak verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, kararın bir örneğinin Resmî Gazetede yayınlanması için Adalet Bakanlığı'na gönderilmek üzere ilgili birime tevdiine 25.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” (EK-8 Y. 9. HD. 25.09.2018, 7174 /16678 sayılı Kararı)
* * *
“… 2- Somut uyuşmazlıkta; mahkeme 12/04/2016 tarihli duruşmada davacının davasını ıslah etmesi için bir haftalık kesin süre vermiştir. Ancak mahkeme HMK’nun 181. maddesini yanlış yorumlayarak, ıslahın bir haftalık kesin süre içinde yapılmadığından bahisle dosyayı mevcut haliyle karara çıkarmıştır.
HMK’nun 177/1. maddesine göre ıslah yapılması süreye bağlı olmayıp, ıslah tahkikatın sona ermesine kadar her zaman yapılabilir. Bu itibarla kesin süre içinde yapılmayan ıslah hakkının kaybedildiği düşünülerek dosyanın mevcut haliyle karara çıkarılması hatalıdır.” (EK-9 Y. 9. HD. 22.05.2018, 2017/11714 E. - 2018/11429 K.)
SONUÇ : Her türlü takdir hakkı sayın Yargıtay Birinci Başkanlığı’na ait olmak üzere TALEP KONUMUZA AİT YARGITAY HUKUK GENEL KURULU VE YARGITAY HUKUK DAİRELERİ’NCE VERİLMİŞ OLAN İÇTİHATLAR ARASINDAKİ FARKLILIKLAR NEDENİ İLE İÇTİHATLARIN BİRLEŞTİRİLMESİNİ saygı ile dilerim. 06.02.2020
Talep Eden
Av. Fatih KARAMERCAN, LL.M.
EKİ : Kimlik fotokopisi.
1-) Y. 15. HD. 14.12.2017, 2016/1979 E. - 2017/4435 K.
2-) Y. 22. HD. 10.12.2019, 2017/25966 E. - 2019/22854 K.
3-) Y. 22. HD. 22.10.2019, 2016/20887 E. - 2019/19669 K.
4-) Y. 22. HD. 10.10.2019, 2016/20665 E. - 2019/18619 K.
5-) Y. HGK. 21.02.2018, 2015/(7)9-3666 E. - 2018/244 K.
6-) Y. 2. HD. 11.09.2018, 2016/22270 E. - 2018/8922 K.
7-) Y. 9. HD. 04.07.2019, 2016/5736 E. - 2019/15063 K.
8-) Y. 9. HD. 25.09.2018, 7174 /16678 sayılı Kararı.
9-) Y. 9. HD. 22.05.2018, 2017/11714 E. - 2018/11429 K.
BAŞVURU SONUCU:
T.C.
YARGITAY
Birinci Başkanlığı
10.03.2021
Sayı : E-60482426/1517/2638-619
Konu : Kurul Kararı
Sayın Avukat Fatih KARAMERCAN
Çınarlı Mah. İslam Kerimov Cad.
No:1 (Martı Tower) Kat:8 Daire:804
Konak/İZMİR
İlgi : 06.02.2020 tarihli dilekçeniz.
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 25.02.2021 tarih ve 60 sayılı karar sureti ilişikte gönderilmiştir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Fevzi YILDIRIM
Yargıtay Üyesi
Genel Sekreter
EK : Karar Sureti
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 25/02/2021 tarihli ve 60 sayılı
Kararı
Yargıtay Kanunu'nun 10. maddesi gereğince toplanan Kurulumuzca:
Hukuk yargılamasında kısmen ıslaha başvurmak isteyen tarafa HMK m. 181/1 hükmü gereği verilmesi gereken 1 haftalık sürenin mutlak bir süre olup olmadığı, hakim tarafından HMK m. 181/1 hükmünde belirlenen süreden daha uzun bir süre tayin edilmiş ise bu tayin edilen sürede kısmen ıslah işleminin gerçekleştirilmesi durumunda kısmen ıslah işleminin geçerli olup olmadığı ve son olarak kısmen ıslah işleminin tahkikatın bitimine kadar yapılıp yapılmayacağı konusunda; Avukat Fatih Karamercan imzalı: 06.02.2020 tarihli; 2020/4225 sayılı içtihatları birleştirme başvurusunda;
Hukuk Genel Kurulu Başkanlığının: 21.02.2018 tarih, E:2015/(7)9-3666 K:2018/244;
İkinci Hukuk Dairesi Başkanlığının: 11.09.2018 tarih, E:2016//22270 K:2018/8922;
Dokuzuncu Hukuk Dairesi Baskanlığının: 04.07.2019 tarih, E:2016/5736 K:2019/15063; 25.09.2018 tarih, E:2018/7174 K:2018/16678; 22.05.2018 tarih, E:2017/11714 K:2018/11429;
Onbeşinci Hukuk Dairesi Başkanlığının: 14.12.2017 tarih, E :2016/1979 K:2017/4435;
(Kapatılan) Yirmiikinci Hukuk Dairesi Başkanlığının: 10.12.2019 tarih, E:2017/25966 K:2019/22854; 22.10.2019 tarih, E:2016/20887 K:2019/19669; 10.10.2019 tarih, E:2016/20665 K:2019/18619; sayılı kararları arasında içtihat aykırılığı bulunduğu ileri sürülmesi üzerine ilgili daire başkanlıklarının ve Hukuk Genel Kurulu Başkanlığının görüşleri alındı.
Gereği görüşüldü:
Aykırılık bulunduğu ileri sürülen kararlar arasında aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından içtihatları birleştirme yoluna gidilmesine gerek olmadığına;
25.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
25 ŞUBAT 2021 TARİHİNDE CEVAP VERİLEN YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME BAŞVURUSU 3
BAŞVURU DİLEKÇESİ:
YARGITAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞINA
ANKARA
TALEP EDEN : Av. Fatih KARAMERCAN - (T.C. Kimlik No: 3.........8)
(Adres antettedir)
TALEBİN KONUSU : Hukuk yargılamasında kısmen ıslaha başvurmak isteyen tarafa HMK m. 181/1 hükmü gereği verilmesi gereken 1 haftalık sürenin mutlak bir süre olup olmadığı, hâkim tarafından HMK m. 181/1 hükmünde belirlenen süreden daha uzun bir süre tayin edilmiş ise bu tayin edilen sürede kısmen ıslah işleminin gerçekleştirilmesi durumunda kısmen ıslah işleminin geçerli olup olmadığı ve son olarak kısmen ıslah işleminin tahkikatın bitimine kadar yapılıp yapılamayacağı konusu oluşturmaktadır.
BİLGİ : Talep konumuz ile ilgili bire bir uyan Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları (her bir daireye ilişkin en fazla 3 karar) aşağıda sunulmaktadır.
KISMEN ISLAHA BAŞVURMAK İSTEYEN TARAFA HMK m. 181/1 HÜKMÜ GEREĞİ
VERİLMESİ GEREKEN 1 HAFTALIK SÜRENİN MUTLAK BİR SÜRE OLDUĞU YÖNÜNDEKİ
YARGITAY HUKUK DAİRESİ KARARLARI
(YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ KARARI)
“… Mahkemece, ıslah dilekçesi gözetilerek dava kabul edilmiş ise de; HMK'nun kısmi ıslah bahsini düzenleyen 181. maddesinde, "Kısmen ıslaha başvuran tarafa ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir." düzenlemesi bulunmaktadır. Davada ödenmeyen bakiye iş bedeli istenmiş, fazlaya dair haklar saklı tutulup 10.000,00 TL üzerinden harç yatırılarak dava açılmıştır. Islah dilekçesi ile talep 141.239,00 TL'ye çıkartılmışsa da, az yukarıda anılan düzenleme uyarınca ıslah için verilecek sürenin kesin süre olup, (1) hafta olduğu, bu süre zarfında verilmeyen ıslah dilekçesinin gözetilmesi mümkün olmadığından ıslah yapılmamış gibi dava sonuçlandırılmalıdır.” (EK-1 Y. 15. HD. 14.12.2017, 2016/1979 E. - 2017/4435 K.)
(YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ KARARLARI)
“… 2- Davacının ıslah işleminin süresinde olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun kısmen ıslaha ilişkin 181. maddesine göre; “(1) Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.”
Somut olayda mahkemece, 25/02/2015 tarihli celsede davacı vekiline davayı ıslah edip karşı tarafa tebliğ işlemini gerçekleştirmek üzere 25/03/2015 tarihine bırakılan gelecek celseye kadar kesin süre verilmesine karar verilmiş olup, davacı vekilince 09.03.2015 tarihinde ıslah harcı yatırılmak suretiyle dava kıdem tazminatı, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacakları yönünden ıslah edilmiştir. Ne var ki; hakim tarafından ıslah işleminin yapılabilmesi için kanunda açıkça düzenlenen süreyi aşacak biçimde süre verilemeyecek olup ıslah işlemi yasal süresi içinde yapılmamış bulunmaktadır.
Mahkemece ıslahın süresinde yapılmadığı dikkate alınarak, kıdem tazminatı, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacakları yönünden ıslah işlemi hiç yapılmamış gibi hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi yerinde değildir.” (EK-2 Y. 22. HD. 10.12.2019, 2017/25966 E. - 2019/22854 K.)
* * *
“… 3- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 181. maddesinde “Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” hükmü bulunmaktadır. Somut olayda, davacı vekili, duruşmanın 10/12/2015 tarihli celsesinde, ıslah işlemi için süre verilmesini talep etmiş, Mahkemece de, aynı celse davacıya ıslah için süre verilmiştir. Davacı vekili, 28/12/2015 tarihli ıslah dilekçesini sunarak, talep ettiği alacak değerlerini yükseltmiştir. Bahse konu ıslah işleminin kanunun tanıdığı bir haftalık süre içerisinde yapılmadığı sabit olup, ıslah geçersizdir. Mahkemece, ıslahın hiç yapılmamış sayılarak dava dilekçesindeki talep miktarlarıyla bağlı kalınması gerekirken, süresi geçtikten sonra sunulan ıslah dilekçesine geçerlilik tanınması hatalı olmuştur.” (EK-3 Y. 22. HD. 22.10.2019, 2016/20887 E. - 2019/19669 K.)
* * *
“… 4- Davacının ıslah işleminin süresinde olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun kısmen ıslaha ilişkin 181. maddesine göre; “(1) Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” Somut olayda mahkemece, 24/03/2016 tarihli celsede taraf vekillerine bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunmak üzere iki hafta kesin süre verilmesine, itiraz olmaması halinde ya da olup da tekrar bilirkişiye gönderilmemesi halinde bu tarihten geçerli olmak üzere davacı tarafa davasını ıslah etmesi veya harç tamamlaması için HMK 178 ve 181. maddesi gereğince bir hafta kesin süre verilmesine karar verilmiş olup, davacı vekili 02.05.2016 tarihli dilekçesi ile fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücreti yönünden talep artırımı, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti yönünden ise ıslaha başvurduklarını açıklamış, ıslah harcını yatırmıştır. Bu halde, talep artırımı herhangi bir süreye bağlı değil ise de, kıdem ve yıllık izin ücreti yönünden ıslah işleminin Kanunda öngörülen bir haftalık süre içinde yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece ıslahın süresinde yapılmadığı dikkate alınarak, yıllık izin ücreti alacağı yönünden ıslah işlemi yapılmamış gibi hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi yerinde değildir.” (EK-4 Y. 22. HD. 10.10.2019, 2016/20665 E. - 2019/18619 K.)
HÂKİM TARAFINDAN HMK m. 181/1 HÜKMÜNDE BELİRLENEN SÜREDEN
DAHA UZUN BİR SÜRE TAYİN EDİLMİŞ VE BU TAYİN EDİLEN SÜREDE KISMEN ISLAH İŞLEMİNİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ DURUMUNDA KISMEN ISLAH
İŞLEMİNİN GEÇERLİ OLDUĞU YÖNÜNDEKİ
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU VE YARGITAY HUKUK DAİRESİ KARARLARI
(YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI)
“… Davacı vekili bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasından sonra 20.09.2012 tarihli duruşmada rapora bir itirazının olmadığını, ıslah için süre talep ettiğini belirtmiştir.
Bunun üzerine mahkemece aynı tarihli duruşmada;
"1- Davacı vekiline dava dilekçesini ıslah etmesi harçlandırması ve karşı yana tebliğ ettirmesi hususunda duruşma gününden 5 gün öncesine kadar kesin süre verilmesine,
2- Davalı vekilinin rapora karşı itirazlarının davacı vekilinin ıslah dilekçesini sunduktan sonra karar verilmesine,
Duruşmanın bu nedenle 26/12/2012 günü saat 10.00'a bırakılmasına karar verildi." şeklinde oluşturulan ara kararı ile davacı vekiline ıslah yapmak üzere bir sonraki duruşma günü olan 26.12.2012 tarihinden beş gün öncesine kadar süre vermiştir.
Bu ara kararı gereği davacı vekili, 02.10.2012 harç ve havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu ettiği alacakların miktarını bilirkişi raporu doğrultusunda arttırmıştır. Islah dilekçesi davalı D. Cemiyeti vekiline 12.10.2012 tarihinde tebliğ edilmiş; davalı vekili 23.10.2012 havale tarihli dilekçesi ile ıslaha karşı itirazlarını sunmuştur.
Mahkeme, verilen süre içinde yapılan ıslaha değer vererek alacakları ıslah edilmiş şekli ile hüküm altına almıştır.
Bu hâlde, davacı vekili mahkemece kendisine verilen süre içinde kısmen ıslaha başvurup harcını yatırdıktan sonra ıslah dilekçesinin karşı tarafa tebliğini de sağladığına göre, artık bu şekilde mahkeme ara kararına uygun biçimde gerçekleştirilen ıslaha değer verilmesi gerekir.” (EK-5 Y. HGK. 21.02.2018, 2015/(7)9-3666 E. - 2018/244 K.)
(YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI)
“… Somut olayda; davacı-karşı davalı kadın düğünde takılan ziynetlerin erkek tarafından iade edileceği sözü ile kendisinden alındığını, ancak iade edilmediğini belirterek bu ziynetlerin aynen, mümkün değilse şimdilik 10.000-TL’sinin iadesini talep etmiş, davalı erkek ise söz konusu ziynetlerin kadın tarafından rızasına dayalı olarak verildiğini beyan etmiştir. Davacı-karşı davalı vekili, bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasından sonra 22.12.2015 tarihli celsede davasını ıslah etmek üzere mahkemeden talepte bulunmuş, mahkemece kendisine 1 aylık kesin süre verilmiştir. Mahkemece davacı vekilinin 24.01.2016 tarihli kısmi ıslah talebi dikkate alınarak düğünde davacıya takılan ve davalı tarafından alınarak iade edilmeyen ziynetlerin bedeli olan 12.180-TL’nin davalıdan alınarak davacıya iadesine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı vekili mahkemece (HMK m. 181) usule aykırı şekilde davasını ıslah için 1 aylık kesin süre dahi geçtikten sonra 24.01.2016 tarihinde ıslah etmiş, mahkemece de ıslah edilen değerler üzerinden hüküm kurulmuştur. Kesin süreye rağmen ıslah işlemi yapılmadığından ıslah işleminin yapılmadığı kabul edilerek hüküm kurulması gerekirken süresinde yapılmayan ıslaha değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” (EK-6 Y. 2. HD. 11.09.2018, 2016/22270 E. - 2018/8922 K.)
KISMEN ISLAH İŞLEMİNİN TAHKİKATIN BİTİMİNE KADAR
YAPILABİLECEĞİ YÖNÜNDEKİ
YARGITAY HUKUK DAİRESİ KARARLARI
(YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ KARARLARI)
“… 1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 177/1. maddesine göre ıslah, tahkikatın sonuna kadar başkaca bir sınırlamaya tabi olmaksızın yapılabilen usul işlemlerinden olup aynı kanunun 181/1. maddesindeki bir haftalık süre ıslahın yapılması için değil, yapılmış olan ıslaha ilişkin eksik usul işlemlerinin tamamlanması içindir. Açıklanan nedenle, davacının tahkikat tamamlanmadan yaptığı ıslah usul ve yasaya uygun olup bu ıslaha değer verilmesi gerekirken, 181/1. maddenin hatalı yorumu nedeniyle ıslaha değer verilmemesi doğru değil ise de, davacı temyizi olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.” (EK-7 Y. 9. HD. 04.07.2019, 2016/5736 E. - 2019/15063 K.)
* * *
“… 6100 sayılı HMK'nın 181. maddesinde "Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir" şeklinde kurala yer verilmiştir. Düzenleme ile, ıslahın HMK'nın 177/2. maddesine göre duruşmada sözlü beyan üzerine yapıldığı hallere yönelik olarak ıslah edilen işlemlerin tamamlanması için bir haftalık kanuni süre öngörülmüştür. Başka bir anlatımla tutanağa geçmek suretiyle yapılmış olan ıslah işleminin tamamlanması için bir süre tanınmıştır. Tarafın ıslah edeceğini belirterek süre talep etmesi durumunda, sözü edilen maddenin uygulanması söz konusu olmaz.
Somut uyuşmazlıkda, ilk derece mahkemesi tarafından davacı vekiline ıslah yapması için iki haftalık kesin süre verilmiş ve davacı vekili bu süreye uymamıştır. Daha sonra ve tahkikat sona ermeden ıslah yoluyla davaya konu ihbar ve kıdem tazminatı miktarları arttırılmıştır. Mahkemece kesin süre den sonra yapılan ıslaha değer verilerek arttırılmış miktarlar üzerinden ihbar ve kıdem tazminatlarının kabulüne karar verilmiştir.
HMK'nın 177/1. maddesine göre ıslah, tahkikat tamamlanıncaya kadar her zaman yapılabileceğinden, hakimin kanuni süreyi kısaltması mümkün değildir. Bu nedenle kanuni süresi içinde yapılan ıslaha değer verilerek karar verilmesi yerinde olup, bu durum usul ekonomisine de uygundur.
F) SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi tarafından kesin olarak verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, kararın bir örneğinin Resmî Gazetede yayınlanması için Adalet Bakanlığı'na gönderilmek üzere ilgili birime tevdiine 25.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” (EK-8 Y. 9. HD. 25.09.2018, 7174 /16678 sayılı Kararı)
* * *
“… 2- Somut uyuşmazlıkta; mahkeme 12/04/2016 tarihli duruşmada davacının davasını ıslah etmesi için bir haftalık kesin süre vermiştir. Ancak mahkeme HMK’nun 181. maddesini yanlış yorumlayarak, ıslahın bir haftalık kesin süre içinde yapılmadığından bahisle dosyayı mevcut haliyle karara çıkarmıştır.
HMK’nun 177/1. maddesine göre ıslah yapılması süreye bağlı olmayıp, ıslah tahkikatın sona ermesine kadar her zaman yapılabilir. Bu itibarla kesin süre içinde yapılmayan ıslah hakkının kaybedildiği düşünülerek dosyanın mevcut haliyle karara çıkarılması hatalıdır.” (EK-9 Y. 9. HD. 22.05.2018, 2017/11714 E. - 2018/11429 K.)
SONUÇ : Her türlü takdir hakkı sayın Yargıtay Birinci Başkanlığı’na ait olmak üzere TALEP KONUMUZA AİT YARGITAY HUKUK GENEL KURULU VE YARGITAY HUKUK DAİRELERİ’NCE VERİLMİŞ OLAN İÇTİHATLAR ARASINDAKİ FARKLILIKLAR NEDENİ İLE İÇTİHATLARIN BİRLEŞTİRİLMESİNİ saygı ile dilerim. 06.02.2020
Talep Eden
Av. Fatih KARAMERCAN, LL.M.
EKİ : Kimlik fotokopisi.
1-) Y. 15. HD. 14.12.2017, 2016/1979 E. - 2017/4435 K.
2-) Y. 22. HD. 10.12.2019, 2017/25966 E. - 2019/22854 K.
3-) Y. 22. HD. 22.10.2019, 2016/20887 E. - 2019/19669 K.
4-) Y. 22. HD. 10.10.2019, 2016/20665 E. - 2019/18619 K.
5-) Y. HGK. 21.02.2018, 2015/(7)9-3666 E. - 2018/244 K.
6-) Y. 2. HD. 11.09.2018, 2016/22270 E. - 2018/8922 K.
7-) Y. 9. HD. 04.07.2019, 2016/5736 E. - 2019/15063 K.
8-) Y. 9. HD. 25.09.2018, 7174 /16678 sayılı Kararı.
9-) Y. 9. HD. 22.05.2018, 2017/11714 E. - 2018/11429 K.
BAŞVURU SONUCU:
T.C.
YARGITAY
Birinci Başkanlığı
10.03.2021
Sayı : E-60482426/1517/2638-619
Konu : Kurul Kararı
Sayın Avukat Fatih KARAMERCAN
Çınarlı Mah. İslam Kerimov Cad.
No:1 (Martı Tower) Kat:8 Daire:804
Konak/İZMİR
İlgi : 06.02.2020 tarihli dilekçeniz.
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 25.02.2021 tarih ve 60 sayılı karar sureti ilişikte gönderilmiştir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Fevzi YILDIRIM
Yargıtay Üyesi
Genel Sekreter
EK : Karar Sureti
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 25/02/2021 tarihli ve 60 sayılı
Kararı
Yargıtay Kanunu'nun 10. maddesi gereğince toplanan Kurulumuzca:
Hukuk yargılamasında kısmen ıslaha başvurmak isteyen tarafa HMK m. 181/1 hükmü gereği verilmesi gereken 1 haftalık sürenin mutlak bir süre olup olmadığı, hakim tarafından HMK m. 181/1 hükmünde belirlenen süreden daha uzun bir süre tayin edilmiş ise bu tayin edilen sürede kısmen ıslah işleminin gerçekleştirilmesi durumunda kısmen ıslah işleminin geçerli olup olmadığı ve son olarak kısmen ıslah işleminin tahkikatın bitimine kadar yapılıp yapılmayacağı konusunda; Avukat Fatih Karamercan imzalı: 06.02.2020 tarihli; 2020/4225 sayılı içtihatları birleştirme başvurusunda;
Hukuk Genel Kurulu Başkanlığının: 21.02.2018 tarih, E:2015/(7)9-3666 K:2018/244;
İkinci Hukuk Dairesi Başkanlığının: 11.09.2018 tarih, E:2016//22270 K:2018/8922;
Dokuzuncu Hukuk Dairesi Baskanlığının: 04.07.2019 tarih, E:2016/5736 K:2019/15063; 25.09.2018 tarih, E:2018/7174 K:2018/16678; 22.05.2018 tarih, E:2017/11714 K:2018/11429;
Onbeşinci Hukuk Dairesi Başkanlığının: 14.12.2017 tarih, E :2016/1979 K:2017/4435;
(Kapatılan) Yirmiikinci Hukuk Dairesi Başkanlığının: 10.12.2019 tarih, E:2017/25966 K:2019/22854; 22.10.2019 tarih, E:2016/20887 K:2019/19669; 10.10.2019 tarih, E:2016/20665 K:2019/18619; sayılı kararları arasında içtihat aykırılığı bulunduğu ileri sürülmesi üzerine ilgili daire başkanlıklarının ve Hukuk Genel Kurulu Başkanlığının görüşleri alındı.
Gereği görüşüldü:
Aykırılık bulunduğu ileri sürülen kararlar arasında aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından içtihatları birleştirme yoluna gidilmesine gerek olmadığına;
25.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.