KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

SOMUT OLAYDA HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARI İLE SUÇ SABİT OLDUĞUNDAN BU KARAR HUKUK HAKİMİNİ BAĞLAR.

TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi

ESAS NO       : 2021/18189
KARAR NO    : 2021/5811

Y A R G I T A Y   İ L A M I

MAHKEMESİ              : Ağrı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ                        : 19/12/2018
NUMARASI                 : 2018/150 - 2018/477
DAVACI                       : Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu
                                       Ağrı İl Sağlık Müdürlüğü vekili Av. R.U.
DAVALI                       : E.Y. vekili Av. M.M.

Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Hükmüne uyulan Dairemizin 22.11.2017 gün 2016/998 E. 2017/7530 K. sayılı ilamında; “…dava konusu olaya ilişkin olarak davalı hakkında Ağrı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 2011/6.9 esas ve 2013/5.2 karar sayılı dosyasında, davalı hakkında taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan mahkumiyet kararı verildiği, dosyanın temyiz incelemesinde, anılan kararın, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 25/10/2017 tarihli ve 2016/2538 esas, 2017/7940 karar sayılı ilamı ile davalı yönünden bozulduğu anlaşılmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 53. (6098 sayılı TBK’nın 74.) maddesi gereğince hukuk hâkimi ceza mahkemesinin kararı ile bağlı değilse de; ceza mahkemesince belirlenecek maddi vakıalar hukuk hâkimi yönünden de bağlayıcıdır. Bu nedenle; Ağrı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/6.9 esas 2013/5.2 karar sayılı ceza dosyasının sonucu ve kesinleşmesinin beklenmesi ve varılacak sonuca göre yapılacak değerlendirme ile birlikte karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.

Dava tarihi 27.05.2014 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 04.04.2018 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiş ve bozma nedeni yapılmamıştır.

Dosya kapsamından, davaya konu olay nedeniyle davalı hakkında taksirle öldürme suçundan kamu davası açıldığı, Ağrı 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/6.9 esas-2013/5.2 karar sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucu mahkumiyet kararı verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 25.10.2017 tarihli ve 2016/2538 esas-2017/7940 karar sayılı ilamı ile “sanık doktorun, eylemi ile bebeğin ölümü arasında illiyet bağının kurulamadığı ancak katılanın nonreaktif olan NST'sini reaktif olarak değerlendirerek tedavi sürecinde sık aralıklarla kontrol ve yapması gerekli tahlilleri yapma konusundaki ihmali nedeniyle, eyleminin TCK'nın 257/2. maddesindeki ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, Ağrı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/1. esas-2018/3.9 karar sayılı kararı ile davalı doktorun görevi ihmal suçundan mahkumiyetine karar verildiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 27.07.2018 tarih 2018/8.9 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilerek kararın 27.07.2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Borçlar Kanunu'nun 53. maddesi (TBK’nın 74. maddesi) gereği ceza mahkemesinde verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de, hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız olmayıp, ceza mahkemesinin maddi vakıaların belirlenmesine ilişkin mahkumiyet kararı hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olup taraflar yönünden kesin delil niteliği taşıyacaktır. Şu durumda mahkemece, davalının görevi ihmal suçunu işlediği ceza yargılamasıyla sabit olup ceza yargılamasındaki kesinleşen vakıalar değerlendirilerek davalının sorumluluğuna gidilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru değildir.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan            Üye            Üye                   Üye            Üye
A.Ş.Sertkaya    B.Aydın    K.Özerdoğan   S.Küçük     Ö.F.Aydıner

BİLGİ :
“Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda kesinleşen maddi olgular hukuk yargılamasını etkiler” şeklindeki Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 21 Mart 2018 tarihli kararı için bkz.

http://karamercanhukuk.com/yargitay-karari/kovusturmaya-yer-olmadigina-dair-kararda-kesinlesen-maddi-olgular-hukuk-yargilamasini-etkiler