KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

KEŞİDECİ BORÇLUNUN BORCU KABUL ETTİĞİ NAZARA ALINMADAN SENEDİN KAMBİYO VASFINDA OLMADIĞI GEREKÇESİYLE TAKİBİN İPTALİNE KARAR VERİLMİŞ OLMASI HATALI OLMUŞTUR.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2023/5902
Karar No      : 2023/7624

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       : 
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 24/05/2023
SAYISI                                 : 2023/668 - 2023/1965

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Kiraz Koyuncu Ceylan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK'nın 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oy birliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlular Uğur T. ve A.İ. İmar İnşaat Anonim Şirketi'nin icra mahkemesine başvurularında; senet üzerinde bulunan şirket kaşesinin sahte olduğunu, senette düzenleme yeri bulunmadığını ve fahiş miktarda faiz talep edildiğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettikleri, İlk Derece Mahkemesince, diğer şikayet nedenleri yerinde görülmeyerek işlemiş faizin 1.272.959,59 TL'sini aşan kısmının iptaline karar verildiği, kararın borçlular tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, senette düzenleme yeri bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile İİK'nın 170/a maddesi gereğince takibin şikayetçi borçlular yönünden iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK'nın 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikâyet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takibi iptal edebilir.

Diğer taraftan, İİK'nın 170/a maddesinin son fıkrasına göre her ne suretle olursa olsun imza inkârı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz. Başka bir anlatımla borçlu imzaya itirazını geri almış veya borcu kısmen veya tamamen kabul etmiş ise, takip dayanağı senet kambiyo senedi niteliğinde olmasa veya alacaklı kambiyo hukuku gereğince takip hakkına sahip olmasa bile icra mahkemesi şikâyet üzerine veya re'sen takibin iptaline karar veremez.

Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde, şikayetçi borçlulardan takip dayanağı senedin keşidecisi Uğur T.'nin, aynı senetteki şirket kaşesinin sahte olduğu iddiasına ilişkin ceza yargılamasının yapıldığı İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 2022/4. Esas sayılı dosyasının 28.04.2022 tarihli duruşmasında "... esasen ben 2015 yılında 1.500.000 TL faizle borç almıştım, daha sonraki aşamada bu borç ödenmediği için en nihayetinde 4.700.000 TL'lik bir senet vermek durumunda kaldım, ben 2015 senesinde borç aldığımda çek vermiştim, çeki zamanında ödeyemeyince borç katlandı, dolayısıyla her aşamada bir başka çek veya bono tanzim etmek durumunda kaldım" şeklindeki savunmasından borcu kabul ettiği sonucuna varılmıştır. Borçlulardan Uğur T.'nin 6100 sayılı HMK'nın 188/1 maddesi gereği mahkeme içi ikrar olarak kabul edilmesi gereken bu beyanı karşısında, İİK'nın 170/a-son maddesi uyarınca takibin dayanağı olan senedin kambiyo vasfında olmadığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verilemez. Buna karşın, senette aval veren konumundaki borçlu A.İ. İmar İnşaat Anonim Şirketi yönünden borcun kabulüne ilişkin bir beyanın bulunmadığı anlaşılmaktadır.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince; borçlulardan A.İ. İmar İnşaat Anonim Şirketi yönünden, şikayetin kabulü ile İİK'nın 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmiş olması isabetli ise de, keşideci borçlu Uğur T. yönünden, İİK'nın 170/a-son maddesi uyarınca borcun kabul edildiği hususu nazara alınmaksızın, takibin dayanağı olan senedin kambiyo vasfında olmadığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verilmiş olması yerinde görülmediğinden kararın borçlu Uğur T. yönünden bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının borçlulardan Uğur T. yönünden kısmen kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 24.05.2023 tarih, 2023/668 E. - 2023/1965 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.11.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan               Üye                   Üye                    Üye                      Üye 
A. TUNCAL         N. ŞİMŞEK       M. ÇAMUR        S. ÖZTEMİZ        Y. ÇİFTCİ