KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde yayınlanan tüm içerik telif yasaları ve Türk Patent Enstitüsü kapsamında koruma altındadır. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın kullanımından doğabilecek zararlar için KARAMERCAN HUKUK Bürosu hiçbir sorumluluk kabul etmez. www.karamercanhukuk.com/blog_yargitay.php internet adresinde paylaşılan Yargıtay Kararları’nın link verilmeden bir başka anlatımla www.karamercanhukuk.com internet adresinden alındığı belirtilmeksizin kopyalanması, paylaşılması ve kullanılması YASAKTIR. KARAMERCAN HUKUK Bürosu internet sitesini ziyaret etmekle, yukarıda belirtilen kullanım şartlarını kabul etmiş sayılırsınız.
Yazdır

VASİYET ALACAKLILARININ, VASİYET ALACAĞINI YASAL MİRASÇILARA İLERİ SÜRMESİ İÇİN TAŞINMAZIN MİRAS BIRAKAN VEYA MİRASÇILAR ADINA KAYITLI OLMASI YETERLİDİR.

T.C.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ

Esas No       : 2022/6916
Karar No      : 2024/561

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L  M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ                       :
Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
TARİHİ                                 : 29.09.2022
SAYISI                                 : 2022/1189 E., 2022/1197 K.

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin miras bırakanı Abbas Y.'nın 26.04.2019 tarihinde öldüğünü, miras bırakanın düzenlediği Artvin Noterliği 28.08.2018 tarih ve 6174 yevmiye numaralı vasiyetnamesinin Artvin Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasında açılıp okunduğunu, itiraz olmaksızın kesinleştiğinden beyanla vasiyetnamenin tenfizini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar İnan Y. ve Nurcan Mut duruşmadaki beyanlarında davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile miras bırakan Abbas Y.'nın düzenlediği Artvin Noterliğinin 28.08.2018 tarih ve 6174 yevmiye numaralı vasiyetnamesi Artvin Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasında okunarak kesinleştiğini, vasiyetnamenin iptali için taraflarca da dava açılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; vasiyetnamenin açılmasına ilişkin dosyadaki kesinleşmenin usulsüz olduğunu, mirasçıların vasiyete konu taşınmazı adlarına intikal ettirdiklerini, bu bakımdan vasiyetnamenin ifa kabiliyetinin bulunmadığını, Mahkeme kararının infaza elverişli olmadığını, taşınmazın değerinin yüksek belirlenmesi nedeniyle davalılar aleyhine yüksek yargılama gideri yüklendiğini, davalıların dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle aleyhe yargılama gideri de yüklenemeyeceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile vasiyetnameye konu taşınmazın 06.09.2019 tarihinde davacılardan Ümit Y.'nın tapuya müracaatı ile davacılar da dahil olmak üzere miras bırakan Abbas Y.’nın yasal mirasçıları adına intikalinin yapıldığı, bu haliyle vasiyetnamenin tenfizi davasının açıldığı 05.11.2019 tarihi itibarıyla dava konusu taşınmazın miras bırakan adına kayıtlı olmadığı, vasiyetnamenin ifasını talep etmenin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; davacıların dava konusu taşınmazın intikalini vasiyetnamenin gerçekleştirilmesi amacıyla yaptıklarını, vasiyetnamenin usulüne uygun olarak açılarak kesinleştiğini, davalıların vasiyetnamenin geçersiz olduğuna dair süresinde delil sunmadıklarını, davalıların istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri itirazlarının savunmayı genişletme yasağı kapsamında kaldığını, davalılar vekilinin karar tarihinden sonra vekaletname sunması karşısında vekalet ücreti hak etmediği halde Bölge Adliye Mahkemesince yeniden hüküm tesis edilerek davacılar aleyhine vekalet ücreti takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacılar lehine bozulması istemi ile temyiz yasa yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 599 uncu maddesi şöyledir;

"Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar.

Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, mirasbırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve mirasbırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olurlar.

Atanmış mirasçılar da mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler."

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 600 üncü maddesi şöyledir;

"Vasiyet alacaklısı, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona; yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı kişisel bir istem hakkına sahip olur.

Bu alacak, tasarruftan aksi anlaşılmıyorsa vasiyet yükümlüsünün mirası kabul etmesi veya ret hakkının düşmesiyle muaccel olur.

Vasiyet alacaklısı, yükümlülüğünü yerine getirmeyen vasiyet yükümlüsüne karşı, vasiyet edilen malın teslimini veya hakkın devrini; vasiyet konusu bir davranış ise, bunun yerine getirilmemesinden doğan zararın giderilmesini dava edebilir."

3. 03.07.2005 ve 19.07.2005 tarihlerinde yürürlüğe giren 5403 sayılı Yasa'nın “Tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi” başlıklı 8 inci maddesi gereğince asgari tarımsal arazi büyüklüğüne erişmiş tarımsal arazilerin bölünemez eşya niteliği kazanmış olacağı, asgari tarımsal arazi büyüklüğünün mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemeyeceği, ifraz edilemeyeceği, hisselendirilemeyeceği, Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedinin artırılamayacağı hüküm altına alınmıştır.

3. Değerlendirme

1. Dava, vasiyet alacaklısının yasal mirasçılara karşı vasiyetin yerine getirilmesi amacıyla açılan vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 600 üncü maddesi gereğince vasiyet alacaklısının hakkı yasal mirasçılara karşı ileri sürülebilen kişisel bir istem hakkını içerir. Vasiyet alacaklıları, miras bırakanın yasal mirasçılardan farklı olarak miras bırakanın külli halefi değil cüzi halefidir.

2. Yasal mirasçılar ise 4721 sayılı Kanun'un 599 uncu maddesi gereğince miras bırakanın külli halefi olarak, miras bırakanın ölümü ile mirasa konu tüm malvarlığını hiç bir işleme gerek kalmaksızın bir bütün halinde kazanırlar. Bu derhal geçiş kuralı külli halefiyetin bir sonucudur. Bu bakımdan yasal mirasçılar miras bırakanın ölümü ile vasiyet alacaklılarına karşı vasiyet borçlusu konumunda olup, vasiyet alacaklısı sadece yasal mirasçılara karşı alacak hakkını ileri sürebilir.

3. Dolayısıyla, yasal mirasçılar miras bırakanın külli halefi olduğundan, taşınmazın miras bırakan adına tapuda kayıtlı bulunması ile mirasçıları adına intikal ettirilmesinin hukuki sonuçları bakımından bir farkı bulunmamaktadır. Vasiyet alacaklılarının, vasiyet alacağını yasal mirasçılara ileri sürmesi için de taşınmazın miras bırakan yada mirasçılar adına kayıtlı olması yeterlidir. Mirasçıların adına oluşturulan tapu kaydının vasiyete konu olması nedeniyle vasiyetin yerine getirilmesine engel olmaz. Kaldı ki ölüm tarihi ile terekenin mirasçılara bir bütün halinde intikal etmesinden dolayı taşınmaza ölümle birlikte tüm mirasçılar elbirliği ortaklığı ile sahip olurlar. Buradaki intikal, kurucu nitelikte olmadığından taşınmazın sicil kaydının, ister yasal mirasçılar ister miras bırakan adına olsun yasal mirasçıların mülkiyetine bulunduğu kanun hükmü gereğidir. Bölge Adliye Mahkemesinin dava konusu taşınmazın miras bırakan adına kayıtlı olmadığı, vasiyetnamenin ifasını talep etmenin mümkün bulunmadığı gerekçesine katılma olanağı bulunmadığından işin esası hakkında karar verilmesi gerekir.

4. Diğer yandan, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş olsa da eksik inceleme ile hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Nitekim, dava konusu taşınmazın tarım arazisi olduğu, ifraz kararı verilebilmesi için 5403 sayılı Kanun gereği dava konusu taşınmazların niteliğinin tarla vasfında olduğu dikkate alınarak ifrazının mümkün olup olmadığı değerlendirilmeli, ifrazının mümkün olması durumunda bilirkişilerce ifraz krokisi hazırlanmalı ve ilgili kurumdan onay alındıktan sonra hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi de doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

Başkan             Üye               Üye                   Üye                 Üye 
Hikmet Onat      Suna Türe     Mustafa Erol     Bayram Şen    Necmi Apaydın