Karamercan Hukuk

Katkı - Değer Artış Payı & Katılma Alacağı Davaları 9. Baskı

Öncelikle eserime ilgi gösteren tüm okuyucularıma teşekkür ederim.

Kitabın sekizinci baskısına ek olarak dokuzuncu baskısında, aradan geçen zaman zarfındaki Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin en güncel içtihatları (en yakın 13.12.2023 tarihli) ve edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesine ilişkin olan konularda diğer Yargıtay Hukuk Daireleri tarafından verilmiş en güncel içtihatlar da titizlikle tek tek incelenmiş ve okuyucuya en iyi şekilde sunulmaya çalışılmıştır. Ayrıca, edinilmiş mallara katılma rejimine ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından verilmiş en güncel kararlar da kitapta yer almıştır. 2023 yılından itibaren onama ilâmları da açıklamalı olarak yazıldığından dokuzuncu baskıda tüm onama ilâmları tek tek incelenmiş ve özelliği olanlar kitapta ilgili yerlere işlenmiştir.

Kitabın sekizinci baskısına ek olarak dokuzuncu baskısında İsviçre Federal Mahkemesi’nin vermiş olduğu önemli ve güncel mal rejimine ilişkin (19.01.2015, 27.09.2022, 14.02.2023, 06.06.2023 tarihli) ve hem mal rejimlerine hem de usûl hukukuna ilişkin (14.02.2023 ve 20.09.2023 tarihli) kararlarına yer verilmiştir.

“Yetkili Mahkeme” başlığının altında “Aynî Hak Talep Edilmesi Durumunda” kısmı eklenmiştir.

"TMK 240. ve 652. Maddesinin Birbirlerinden Farkları" başlığının altına "Hakların Birbirleriyle İlişkisi" kısmı eklenmiştir.

Her baskıda olduğu gibi hem mal rejimine hem de usûl hukukuna ilişkin en güncel eserler ve makaleler incelenmiş ve bu çalışmalara kitapta ilgili kısımlarda yer verilmiştir. Her baskıda olduğu gibi atıf yapılan eserlerin güncel baskılarına karşılık gelen sayfaları da güncellenmiştir.

Dokuzuncu baskıda aynı yönde verilmiş daha eski tarihli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin kararları metinden çıkarılmış ve çıkarılan kararın künyesi dipnota verilerek kitabın sayfa sayısından tasarruf edilmeye çalışılmıştır.

Kanımca, üçüncü baskıdan beri ifade ettiğim üzere, kitabımın belki de en farklı yönünü oluşturan ve dolayısıyla detaylı incelenmiş ve uygulamada sorunlara yol açan kısmı olan edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde, şirketin veya şirketlerin dava konusu olması durumu, bu konunun çözümlenmesinde Medeni Hukuk alanı yeterli gelmediği düşünüldüğünden Ticaret Hukuku (ve yeri geldikçe Vergi Hukuku) ile birlikte İşletme Bölümü’nün konusuna giren “Şirket Değerlemesi” alanı da bu çözümlemede yer aldırılarak görüşümüz de ifade edilmiş olup kitabımızdaki bu görüşlerin doktrin açısından da doğrulandığı görülmüştür. Görüşlerimizin doğrulandığı kısımlar, kitabın ilgili kısımlarında okuyucuya yol göstermesi açısından da açıkça gösterilmiştir.

Kitabımızın 4. baskısından (2018 yılı Mart ayından) bu yana, istikrarlı bir şekilde ortaya koyduğumuz (şirket değerlemesi yapılırken dikkate alınması gereken kalemlere ilişkin) görüş, İsviçre Federal Mahkemesi’nin 11.12.2019 tarihli (BGE 146 III 73) Kararı’nda da kabul görmüştür. Bu yüzden, mehaz kanunumuzu oluşturan İsviçre Hukuku açısından ortaya konulan bu içtihat, Türk Hukuk uygulaması tarafından kabul edilerek uygulanmalıdır.

Kitabımın ikinci baskısı ile birlikte IV. Bölüme 7. Başlıkla kendisine yer bulan “Yargılama Sırasında Yapılan Hatalar ve Usûl Uyarıları” kısmına, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları ile daha da sistematik bir görünüm kazandırılmış olup “Eski Hale Getirme” kısmı eklenmiştir.

Kitabın dokuzuncu baskısında mal rejimi davalarını da ilgilendiren “Hukuk yargılamasında takas def’ini ileri süren taraf lehine vekalet ücreti takdir edilip edilemeyeceği” konusundaki” 10.07.2020 başvuru tarihli içtihat aykırılıklarının giderilmesi yolundaki talebimiz, Yargıtay Birinci Başkanlığı tarafından 30.05.2023 tarih ve 159 sayılı Kararı ile “Aykırılık bulunduğu ileri sürülen kararlar arasında aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından içtihatları birleştirme yoluna gidilmesine gerek olmadığı” gerekçesi ile ve “6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açılmış olan hukuk davalarında davanın açılmış olduğu mahkemece verilen görevsizlik veya yetkisizlik kararı sonucunda, dosyanın HMK m. 20/1 hükmü prosedürüne göre yasal süresi içerisinde görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesi durumunda, görevli veya yetkili mahkeme tarafından HMK m. 331/2 hükmü kapsamında vekille temsil edilen davalı lehine vekalet ücreti hükmedilip hükmedilemeyeceği” konusundaki 07.11.2019 başvuru tarihli içtihat aykırılıklarının giderilmesi yolundaki talebimiz, Yargıtay Birinci Başkanlığı tarafından 30.11.2023 tarih ve 323 sayılı Kararı ile “Aykırılık bulunduğu ileri sürülen kararlar arasında aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından içtihatları birleştirme yoluna gidilmesine gerek olmadığı” gerekçesi ile reddedilmiş olup ilgili kısımda bu konuya ilişkin bilgilendirme yapılmıştır.

Son olarak kitabın sekizinci baskısında mal rejimi davalarını da ilgilendiren tarafımca yapılan içtihadı birleştirme başvurusu sonucunda; Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 28.04.2023 tarihli kararına göre “Hukuk davalarında, hükümde kanun yolu süresinin hatalı gösterilmesi halinde, hatalı gösterilen kanun yolu süresi içerisinde yapılan kanun yolu başvurusunun incelenmesi gerekir” şeklindeki karar da kitapta ilgili kısımda yer aldırılmıştır.

https://www.seckin.com.tr/kitap/s-p-521472394