Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 11 Haziran 2024 tarihli kararına göre Avukatlık Kanunu madde 35/A hükmü uyarınca düzenlenen tutanağın ilam niteliğinde kabul edilebilmesi için koşulsuz olması gerekmektedir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 18 Nisan 2024 tarihli kararına göre işe başlatmama suretiyle feshe bağlı alacaklar için işe iade davasından önce düzenlenen arabuluculuk başvurusundan ayrı başvuruda bulunulması gerekir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 10 Mayıs 2023 tarihli kararına göre ihtiyari arabuluculuğa başvurmak, İİK 284 hükmünde belirlenen beş yıllık hak düşürücü süreyi kesmez.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 20 Kasım 2023 tarihli kararına göre asıl alacaklar bakımından gerçekleştirilen arabuluculuğun bu alacaklara ilişkin işlemiş faizi de kapsadığı kabul edilmelidir.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 11 Ekim 2023 tarihli kararına göre arabuluculuk aşamasında davalı hayatta olup dava tarihinden kısa bir süre önce vefat ettiğinden HMK 124/4 hükmü uygulanabilir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 20 Eylül 2023 tarihli kararına göre davacı işçi ile arabuluculuk sürecinde telefonla görüşmek ve sonunda mutabakata varmak arabuluculuk tutanağının sıhhatini etkilemez.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 21 Eylül 2023 tarihli kararına göre görevli mahkemede esasa girilmeden önce arabuluculuk işlemi tamamlandığından dava şartı yerine getirilmiş olup işin esasına girilmelidir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 15 Mart 2023 tarihli kararına göre davacının asli talebi para alacağı olmadığından arabuluculuk dava şartı olmadan dosya incelenebilir.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 06 Mart 2023 tarihli kararına göre arabuluculuk anlaşma tutanağı ile doğrudan doğruya iflas koşulları oluşmasına imkan bulunmamaktadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 04 Temmuz 2023 tarihli kararına göre anlaşmama tutanağının gizlilik veya beyan ve belgelerin kullanılamayacağı gerekçesiyle temerrüt oluşturmayacağının kabulü
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 08 Haziran 2023 tarihli kararına göre davanın açıldığı tarihte Belediye taraf olup Belediye tacir de olmadığından dava konusu uyuşmazlık arabuluculuğa
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 02 Mayıs 2023 tarihli kararına göre tüketici hukuku kaynaklı menfi tespit davalarında arabuluculuk dava şartı aranmalıdır.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 13 Nisan 2023 tarihli kararına göre itiraz üzerine duran takip için arabuluculuğa başvurulması durumunda icra edilebilirlik şerhi alınarak aynı dosyadan
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 30 Kasım 2022 tarihli kararına göre mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi istemi, taşınmazın aynına ilişkin olduğundan arabuluculuk dava şartına tabi değildir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 13 Haziran 2022 tarihli kararına göre talep yığılmasının söz konusu olduğu davaların arabuluculuğa tabi olmaksızın mahkemece çözüme kavuşturulması gerekir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27 Eylül 2022 tarihli kararına göre görevsizlik kararı kesinleşmeden arabuluculuk tutanağı görevli mahkemeye sunulmuşsa dava şartı yokluğundan dava
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 22 Haziran 2022 tarihli kararına göre dava yığılması ve talepler arasında bağlantı bulunması halinde arabuluculuk dava şartı aranmaz.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 26 Eylül 2022 tarihli kararına göre icra edilebilirlik şerhli arabuluculuk belgesindeki alacak şarta bağlandığı ve eda hükmü içermediği için ilamlı takibe konu edilemez.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 26 Nisan 2022 tarihli kararına göre arabulucu sorumluluğunu usulünce yerine getirmeyip arabuluculuk faaliyetini sonlandırsa bile arabuluculuk dava şartı gerçekleşir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 19 Nisan 2022 tarihli kararına göre arabuluculuk faaliyetinin vekille temsil edilmesi nedeniyle ayrıca bir vekalet ücreti takdir edilip davalıya yükletilemez.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 21 Mart 2022 tarihli kararına göre kıdem tazminatı dışındaki alacaklar için arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarihte temerrüt gerçekleşmektedir.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 14 Mart 2022 tarihli kararına göre konkordatoda çekişmeli alacaklar hakkındaki dava zorunlu arabulucuk kapsamında sayılamaz.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 16 Mart 2022 tarihli kararına göre 02.06.2018 tarihinden sonraki arabuluculuk başvurularında alacak veya tazminat kalemleri açıkça belirtilmelidir.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 16 Şubat 2022 tarihli kararına göre iflas davaları kamu düzeni ile ilgili olduğundan dava şartı arabuluculuk kapsamında bulunmamaktadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 02 Kasım 2021 tarihli kararına göre aynı alacakla ilgili arabuluculuğa başvuran davacının ıslaha konu kısım için ayrıca bu yola başvurması zorunlu değildir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 13 Eylül 2021 tarihli kararına göre sigortacıya başvuru konusu yapılmayıp arabuluculuk konusu zarar için davalı arabulucuya başvuru tarihinde temerrüde düşmüştür.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 13 Ekim 2021 tarihli kararına göre işe iade talebiyle ilgili olarak asıl işveren ile alt işverene karşı birlikte arabulucuya başvurulması zorunludur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 21 Eylül 2021 tarihli kararına göre ticari nitelikteki menfi tespit davalarında arabuluculuk dava şartının aranmadığı hususu dikkate alınmalıdır.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 15 Mart 2021 ve 18 Mart 2021 tarihli kararlarına göre eser sözleşmesi kaynaklı menfi tespit davalarında arabuluculuk dava şartı aranmaz.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin 04 Aralık 2020 tarihli kararına göre ticari nitelikteki itirazın iptali davalarında dava öncesi arabuluculuya başvurmak zorunludur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 17 Şubat 2020 tarihli kararına göre alacağın tahsili ile birlikte ortaklığın kurulmadığının tespitinde arabuluculuk dava şartı aranmaz.