Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 13 Aralık 2023 tarihli kararına göre boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşerek nüfusa işlem olması nedeniyle yabancı mahkemede verilen boşanma kararının tanıma ve tenfizinde
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21 Aralık 2023 tarihli kararına göre Milletlerarası Tahkim Kanunu hükümlerine göre verilmiş karar kamu düzeni gereği iptal edilebilir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29 Kasım 2023 tarihli kararına göre yabancı mahkemede gerçekleşen boşanma kararına ilişkin tasfiye zamanaşımı, yabancı mahkemedeki boşanma kararının
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08 Kasım 2023 tarihli kararına göre yabancı hakem kararına konu uyuşmazlığın Türk mahkemelerinde dava konusu olması her durumda yabancı hakem kararının
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18 Ekim 2023 tarihli kararına göre kesinleşen yabancı mahkeme kararı ile boşanmalarına karar verilen eşler birlikte yaşamalarına rağmen bu kararın
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10 Mayıs 2023 tarihli kararına göre yurt dışı sözleşmesinde çalışılan ülkenin mevzuatının uygulanacağına ilişkin hüküm olduğundan ihtilafların çözümünde
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27 Eylül 2023 tarihli kararına göre mahkeme milletlerarası yetkisizlik sebebiyle davanın reddine karar vermekle yetinmeli ve başka bir ülke mahkemesine gönderme
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 07 Haziran 2023 tarihli kararına göre 3332 sayılı Kanun'un geçici 4 hükmünün geriye etkili yürürlüğe girmesi karşısında yabancı mahkeme kararının tanınması
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 13 Mart 2023 tarihli kararına göre aynı vekille temsil durumunun Türk kamu düzenine açıkça aykırı olduğu veya Türk toplumunun temel yapısı ve temel çıkarlarını
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 15 Aralık 2022 tarihli kararına göre somut olayda yabancı mahkemenin kendi usul kurallarına göre bir miktar alacağın tahsilini hüküm altına aldığı
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 31 Ekim 2022 tarihli kararına göre yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olarak davacı yararına takdir edilen vekalet ücreti maktu olmalıdır.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 12 Ekim 2022 tarihli kararına göre resen tahkime tabi bir uyuşmazlıkta Türk mahkemesinin verdiği ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz da Türk mahkemesinde
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 15 Haziran 2022 tarihli kararına göre beş yıldan beri evlat edinenle birlikte yaşama koşulunun gerçekleşmemesi Türk kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil etmez.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 17 Kasım 2021 tarihli kararına göre yabancı hukuka göre verilmiş bir kararın sadece usul farklılığı nedeniyle kamu düzenine aykırılık oluşturduğu kabul edilemez.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 07 Aralık 2021 tarihli kararına göre mal rejimi kaynaklı alacak davasında zamanaşımı yabancı mahkeme ilamının tenfizine ilişkin kararın kesinleşmesi ile başlar.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 25 Ekim 2021 tarihli kararına göre hakem heyetince şikayetçinin teminat muafiyetinin bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 03 Haziran 2021 tarihli kararına göre yabancı mahkemenin asıl kararı Türk kamu düzenine açıkça aykırı ise masraf tespit kararının tenfizine de karar verilemez.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 28 Nisan 2021 tarihli kararına göre ICSID sözleşmesinde kararların doğrudan uygulanacağına ilişkin hüküm olmadığından doğrudan iç hukukta uygulanamaz.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 11 Mart 2021 tarihli kararına göre yabancı bir ülkede henüz görülmekte olan bir dava iç hukukumuz bakımından derdestlik teşkil etmez.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18 Şubat 2021 tarihi kararına göre yabancı mahkeme kararının tanınmasıyla boşanmaya yönelik kusur durumları kesin delil oluşturur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 15 Ekim 2019 tarihli kararına göre yabancı mahkemece verilen vasi tayini kararının tanınması ve tenfizinde genel mahkemeler görevlidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18 Ekim 2018 tarihli kararına göre zamanaşımının, yabancı mahkeme kararının o ülkedeki kesinleşme tarihinden itibaren başlaması gerekir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 30 Kasım 2017 tarihli kararına göre kusur belirlemesi yapmayan yabancı boşanma kararı dikkate alınmadan kusur belirlemesi yapılmalıdır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 01 Nisan 2015 tarihli kararına göre teminat gösterme yükümlülüğünü yerine getirmemiş yabancı kişi alacağını Türk vatandaşına temlik ederse teminat şartı aranmaz.
